BİRAZ AYDINLIK

Mert MAPOLAR, C.Ht.
mertmapolar@gmail.com
Mert MAPOLAR, C.Ht.

KKTC Devlet Hastanesi’nde bebek ihmali: Sağlık sistemimiz ne kadar güvende?

Yayın Tarihi: 01/11/24 07:00
okuma süresi: 7 dak.

MERT MAPOLAR’IN KÖŞE YAZISINI SESLİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Geçtiğimiz günlerde, KKTC Acil Durum Hastanesi Yeni Doğum Bakımı servisinde, 20 günlük bir bebek inanılmaz bir sorumsuzluk ve ihmalkârlık yüzünden hayatını kaybetti. Devlet hastanesinin ilgili servisinde, 7 çocuğun genel durumu eşzamanlı olarak bozuldu. Bu servisteki bebeklerin mamasına su yerine, alkol karıştırıldığı iddia edildi. Ortaya atılan iddialar her ne olursa olsun, oldukça önemlidir ve düşündürücüdür. Ortada çok ciddi sorumsuzluğun ve ihmalkârlığın olduğu gerçeği, karşımızda dimdik en açık şekilde durmaktadır. Sorumluların, en ağır şekilde cezalandırılması bir kenara, kaybedilen canların geri gelmeyeceği de kesindir. Ülkemizde yaşanan trajik olay, sağlık sisteminde köklü reform ihtiyacını, bir kez daha gözler önüne seriyor.

Bu olayın ardından, toplumda büyük bir infial ve haklı bir öfke yaşanırken, yaşananlar ve yaşatılanlar, ne ilk ne de son olacağa benziyor…

Şimdi, üzerinde daha fazla durulması gereken, hayati derecede çok önemli konular vardır…

Daha fazla sorulması gerekenler vardır…

Bu duruma, ülkesel şartlarda nelerin sebep olduğuna, şimdi daha fazla odaklanmalıyız…

Yaşanılan bu ihmallerin en büyük sebebi nedir?

Bunlara kısaca bir bakalım...

KKTC Sağlık Sisteminin Mevcut Durumu:

Bu olay, yalnızca bireysel ihmallerin ötesinde, KKTC’nin sağlık sistemindeki derin sorunları gözler önüne seriyor. Yetersiz eğitim alan sağlık personelinin sorumlulukları, altyapı eksiklikleri, yoğun nüfus akışıyla baş edemeyen sistem ve genel anlamda sağlık sektöründe yaşanan kaotik durum, bu tür faciaların yaşanmasına zemin hazırlıyor.

Kabul edilse de edilmese de, şimdi daha fazla dikkat edilmesi gereken çok önemli konular vardır.

1. Personel Eğitimi ve Denetim Eksikliği: Sağlık sektöründe görev yapan personelin, eksik eğitim alması ve hastane içindeki denetim mekanizmalarının yeterince işlememesi, ölüme varan hataların yapılmasına neden olabiliyor.

2. Altyapı ve Kaynak Yetersizliği: KKTC Devlet Hastanesi, artan nüfus yoğunluğuna karşı bu durumu karşılayabilecek altyapıdan yoksundur. Bu eksiklik, mevcut çalışanların yükünü artırırken, yeterli kontrol ve sağlık koşullarının sağlanamaması da başka ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

3. Nüfus Artışı ve Kaotik Yapı: KKTC'de hızla artan nüfus, sağlık hizmetleri üzerindeki baskıyı artırıyor. Devlet hastaneleri bu yükü kaldırmakta zorlanırken, eksik personel sayısı ve hizmet sunumundaki aksaklıklar, giderek daha da belirgin hale geliyor.

Sormamız Gereken Sorular:

Bu trajedinin ardından, sorumluların cezalandırılmasının ötesinde, gelecekte benzer faciaların yaşanmaması için, sağlık sistemini yeniden yapılandırmak zorundayız.

Bu sorulara kısaca bir bakalım...

  • Sağlık personeli yeterince eğitiliyor mu ve görev başında sürekli olarak denetleniyor mu?
  • Hastanelerde hijyen ve güvenlik standartları nasıl sağlanıyor?
  • Ülke nüfusundaki artış, sağlık sistemi üzerinde hangi açıkları doğuruyor?
  • Sağlık sistemindeki altyapı yetersizlikleri nasıl giderilebilir ve bu konuda kaynaklar nasıl artırılabilir?

Reform İhtiyacı ve Toplumsal Farkındalık:

Bu olaylar, sağlık sisteminde köklü bir dönüşüm ihtiyacını gözler önüne seriyor. Yapılması gerekenler yalnızca altyapı yatırımları ile sınırlı değil; aynı zamanda sağlık çalışanlarının eğitim süreçlerinin tekrardan  düzenlenmesi, sistematik denetimlerin sıklaştırılması ve toplumsal bilincin artırılması gibi çok yönlü adımları içeriyor. Toplumun sağlık alanındaki haklarının korunması, sorumluların hesap vermesi ve gelecekte benzer vakaların yaşanmaması adına, tüm kesimlerin bu konuda duyarlı olması şarttır.

KKTC Devlet Hastanesi’nde yaşanan bu skandal, ülkenin sağlık sisteminin zayıf noktalarını bir kez daha ortaya koyuyor. Bu acı olay, ihmallerin ve eksikliklerin ağır bedellere mal olabileceğini hatırlatıyor. Artık ülke genelinde sağlık hizmetlerinin yeniden yapılandırılması için, harekete geçme zamanı gelmiştir.

Buradan bir kez daha şu gerçeğin altını çizmek istiyorum, KKTC Devlet Hastanesi’nde yaşanan ve bir bebeğin hayatına mal olan bu ihmal skandalı, yalnızca bir sağlık hatası değil, aynı zamanda ülke genelinde göz ardı edilen ciddi yapısal sorunların acı bir yansımasıdır. Bu tür olaylar, KKTC’nin yalnızca sağlık sektöründe değil, adalet, eğitim, ekonomi ve kamu hizmetlerinde de yıllardır gözlenen köklü eksikliklerin bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor.

Toplum olarak her bireyin sağlık hizmetine güvenle ulaşabilmesi, insan onuruna yaraşır sağlık koşullarında tedavi görebilmesi, en temel haklardandır. Ancak ne yazık ki ülkenin sağlık sistemi, yetersiz altyapı, eğitim eksiklikleri, denetimsizlik ve hızla artan nüfusla baş edememe gibi nedenlerle, bu güveni sunamıyor. KKTC’deki sağlık sektöründe yaşanan kaotik durum, bu son trajedide olduğu gibi, masum hayatların kaybıyla sonuçlanabilecek, tehlikeli sonuçlar doğurabiliyor.

Bu noktada sorulması gereken temel soru şudur: Başka bir bebek aynı ihmalkârlığın kurbanı olmadan, başka aileler aynı acıyı yaşamadan, ne zaman gerçekçi adımlar atılacak? Bu olay, yalnızca sorumluların cezalandırılmasıyla çözülebilecek bir mesele değil; aynı hataların tekrar yaşanmaması adına, sağlık sisteminde köklü bir dönüşüm gerektiren, çok önemli bir alarmdır.

KKTC’nin sağlık sistemindeki kaos, maalesef sadece bir kesime veya hastaneye özgü değil, tüm ülkenin yapısal sorunlarının en acımasız ve görünür hali olarak, her gün yeniden kendini gösteriyor. Bu skandal, toplum olarak hepimizin uyanması gerektiğinin ve vatandaş olarak daha güvenli bir sistem talep etme sorumluluğumuzun altını çiziyor. Unutulmamalıdır ki, bir sağlık sistemi toplumun en savunmasız üyelerine dahi, güvenli ve şefkatli bir şekilde hizmet veremiyorsa, o toplum için daha derin bir çürüme tehlikesi kapıdadır.

Bu acı olaydan ders çıkararak, yalnızca sağlıkta değil, toplumu etkileyen her alanda reform taleplerimizi artırmalı, yönetim mekanizmalarını, en yüksek şeffaflık ve sorumluluk ilkeleriyle yeniden yapılandırmalıyız. Aksi takdirde, ihmalin, kaosun ve umursamazlığın başka canlar almaya devam edeceği kaçınılmazdır.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.