KKTC’nin gizli çöküşü: Gençler, kara para ve çark - Kıbrıs görüşmelerine etkisi?

MERT MAPOLAR’IN KÖŞE YAZISINI SESLİ DİNLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Kıbrıs meselesi, sahne önünde "bir ileri, iki geri" tartışılmaya devam ederken, perde arkasında KKTC’yi, çok daha büyük bir tehlike bekliyor. Ülke gün geçtikçe daha da "gri" bir alana sürüklenirken, kara para aklama sistemleri, yasa dışı bahis ağları ve rüşvet çarkı her geçen gün güçleniyor.

Özellikle Türkiye’de yasaklı sanal bahis gelirlerinin, KKTC üzerinden aklanması, ülkeyi bir kara para merkezi hâline getirmiş durumda. Paravan şirketler aracılığıyla, sistematik şekilde büyütülen bu düzen, yalnızca ekonomik ve siyasi yapıyı değil, toplumsal dokuyu da çürütüyor. Bugün, KKTC’de birçok otel, restoran, emlak ve lüks tüketim sektöründe dönen büyük paraların, kara para ile bağlantılı olduğu iddiaları gün geçtikçe artıyor.

Kamera Arkasında Neler Oluyor?

Her yıl Kıbrıs meselesi üzerine yeni görüşmeler yapılırken, aslında KKTC’de oluşan ve her geçen gün büyüyen yasa dışı ekonomik yapı, adadaki çözüm sürecini de doğrudan baltalıyor. Çünkü artık mesele sadece siyasi bir anlaşmazlık değil; finansal ve ekonomik çıkarlar da devreye girmiş durumdadır.

Özellikle Türkiye’de aranan birçok sanal bahis baronu ve kara para aklayıcısının, KKTC’de bulunması, buradaki sistemin ne kadar derinleşip, güçlendiğini gösteriyor. Son raporlara göre, Türkiye’de yürütülen kara para operasyonlarında, adı geçen çok sayıda kişinin, KKTC’de ortak şirketler kurduğu ve bu şirketler aracılığıyla, sanal bahis paralarını akladığı belirtiliyor.

Peki bu sistem nasıl işliyor?

• KKTC’de sahte şirketler kurularak, yasadışı bahis gelirleri aklanıyor.

• Açılan paravan hesaplar üzerinden, milyonlarca dolar kripto para ve nakit dolaşıma sokuluyor.

• Lüks restoranlar, oteller ve kumarhaneler aracılığıyla faturalandırma yapılarak, paranın izi kaybettiriliyor.

• Sahte faturalarla, yüksek gösterilen harcamalar sayesinde, vergilerden kaçınılıyor.

• Ülke yöneticileri, bu sürece göz yumarak veya bilinçli olarak dahil olarak, sistemi beslemeye devam ediyor.

Gençler Sistemin İçine Şimdi Daha Fazla Çekiliyor!

Belki de en büyük tehlike, KKTC’de ekonomik zorluklar yaşayan gençlerin, bu sisteme dahil edilmesi. Yüksek işsizlik oranı ve ekonomik sıkıntılar, gençleri kolay yoldan para kazanmaya itiyor.

• Gençler, banka hesapları açarak, kara para aklama süreçlerinde kullanılıyor.

• Çeşitli yasa dışı ofislerde, sanal bahis operasyonları yürütüyorlar.

• Kripto para hesapları açarak, büyük meblağların transfer edilmesine aracı oluyorlar.

KKTC’de devletin tanınmamışlığı, çözümsüzlüğü, sistemin genişlemesi için uygun bir zemin sunuyor. Yasal yaptırımların eksikliği ve devletin kara para ile mücadelede etkisiz kalması, bu kirlenmiş düzenin daha da yayılmasına neden oluyor.

Bu Sistem KKTC’yi Nereye Götürüyor?

Eğer bu yapı kontrol altına alınmazsa, KKTC’nin geleceği tehlike altında. "Gri" ekonomi, devleti tamamen ele geçirdiğinde;

• Ülkenin uluslararası itibarı daha da zedelenecek.
• Hukuk sistemi tamamen çökecek ve yolsuzluk daha da derinleşecek.
• KKTC, uluslararası kara para aklama raporlarında, daha sık yer alarak, ekonomik yaptırımlara yaptırımlara maruz kalacak.
• Toplum, yasa dışı faaliyetlere bağımlı bir yaşam tarzına sürüklenecek.

Çözüm İçin Neler Yapılmalı?

1. Sıkı Mali Denetim Mekanizmaları Kurulmalı

   • Kara para aklamayla mücadele için, Türkiye'deki "MASAK" benzeri bağımsız bir denetim kurulu hemen oluşturulmalı.

   • Yüksek miktarda para giriş-çıkış yapan hesaplar, sürekli izlenmeli.

2. Paravan Şirketlere Sıkı Denetim

   • KKTC’de kurulan şirketlerin gerçek faaliyetleri araştırılmalı.

   • Vergi denetimleri artırılarak sahte faturalar engellenmeli.

3. Gençlerin Yasa Dışı Sisteme Dahil Olması Önlenmeli

   • Üniversiteler ve eğitim kurumları aracılığıyla gençlere, bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı.

   • Alternatif istihdam alanları yaratılarak, gençler bu sistemden uzak tutulmalı.

4. Uluslararası İşbirliği Artırılmalı

   • Türkiye, Avrupa Birliği ve uluslararası mali kuruluşlarla işbirliği yaparak, KKTC’nin yasa dışı finansal faaliyetlere karşı denetlenmesi sağlanmalı.

Sonuç: KKTC Sahne Önünde Görüşme Konuşuyor, Sahne Arkasında Elden Gidiyor!

KKTC’de çok gizli bir hiyerarşi içinde kurulan ve sürekli revize edilen, büyütülen, kara para çark sisteminde, en üstekilere ulaşmanın, kolay olmadığına da dikkat çekiliyor. Oluşum, kendi kendini sürekli yeniliyor ve genişletiyor... Sistem, KKTC’nin tanınmamışlığını, kötü giden ekonomiyi ve işsizliği de kullanarak, KKTC’deki gençleri şimdi daha fazla hedef alıyor. Gençler, hem birkaç tane banka hesabı açıp bunu sistemin kullanımına sunuyor, hem de yasa dışı kurulan ofislerde sanal bahis oynatıyor... Çok yüksek miktarda paralar, farklı hesaplarla ve çeşitli araçlarla toplanarak, sistemin en üstündekilerine aktarılıyor. Baronların zenginliği, KKTC'den her geçen gün artmaya devam ediyor...

Anlayacağınız KKTC şimdi, daha belirgin bir şekilde; “gri” alanda... Gürcistan, Arnavutluk, Belarus ve Malta’da olduğu gibi, KKTC’de de siyasilerin “satın alındığı” ve baronların da işlerini son sürat, tanınmamış ve çözümsüz böylesine bir ülkede, büyüterek sürdürmeye devam ettiğidir... İddialara göre sistem, ülkemizde, otel, restoran, emlak ve çeşitli şirketleri satın alarak ve/veya ortak olarak, çarkı kullanıyor, paralar aklanarak, oluşumun içerisine dahil ediliyor. Sahte faturalarla ve vergisi ödenmeden, çark döndürülüyor. Ülke yöneticileri ile, hükümetler, siyasetçiler ve siyasi partiler de tüm bunlara sadece seyirci kalıyor.

KKTC’de siyasetçiler, Kıbrıs görüşmelerine kimlerin katılacağını tartışırken, ülkenin sahne arkasında da, bambaşka bir gerçeklik, derinleşerek büyüyor... Kara para aklama sistemi, devletin en üst kademelerine kadar ulaşmış durumda. KKTC, yasa dışı ekonomik faaliyetlerin merkezi hâline gelerek, uluslararası alanda güvenilmez bir noktaya doğru, hızla ilerliyor veya ilerletiliyor.

Ülke sahnesinin önünde, Kıbrıs sorununa yönelik görüşmeler devam ede dursun, arka sahnesinde oluşan devasa güç, Kıbrıs konusunu çözüme yaklaştıracağa benzemiyor.

Arka sahnede KKTC’de oluşan ve/veya oluşturulan, güçlendirilen, beslenen ve şimdi daha fazla besleyen, bu devasa güç karşısında gerçekten, hangi çözümden bahsedilebilir ki...

Ülkede göstermelik bir takım yasalar var ama, ortada yaptırım gücü yok... İlgili yasalar çıkarılıyor gibi görünüyor ama, yasaların içi boş, ülkede çalışmıyor, çalıştırılmıyor... Çıkar sistemi, beslenmeye ve beslemeye devam ediyor... Çarkın üst yönetimi, KKTC’de konuşlanıp, güçlenmeye devam ediyor, devam ettiriliyor... Ülkede ekonomik zorluklarla boğuşan gençler de, sisteme şimdi daha fazla dahil ediliyor.

Derinleşen, genişleyen ve yaygınlaşan bu sistemin, KKTC’de kök salması oldukça ciddidir ve hayati derecede önemlidir.

Eğer bu yapılar temizlenmezse, KKTC’de sadece ekonomik bir çöküş değil, toplumsal ve siyasi bir çöküş de kaçınılmaz olacaktır. Göz boyayan siyasi tartışmalardan sıyrılıp, gerçek sorunları görmenin ve bu sistemi ortadan kaldırmanın zamanı çoktan gelmiştir.

Şimdi üzerinde durmamız ve altını çizerek sormamız gereken soru: Böylesine bir düzenin içerisine saplanmış bir ülke, gerçekten Kıbrıs görüşmelerinde bir sonuç alabilir mi?

Mert MAPOLAR, C.Ht.