En güzel cevabı Fakılı verdi…
Aile olarak KKTC’ye 74 öncesi gelip yerleştirilmişler…
O tarihten beri de Ankara’ya şükrediyorlar!
Ankara’nın bütün Kıbrıs politikalarını da şimdiye kadar desteklemişler…
Hallerinden de hayli memnunlar!
Ailenin en büyük oğlu bir mekanda yorum yapıyor;
Hakaretin bu kadarını da beklemiyorduk…
Ne demekmiş gelip Kıbrıs Türküne had bildireceklermiş!
“Yıllarca ana-yavru, et ile tırnak ilişkilerini gururla destekledik…
Ama artık saygımız azalmaya başladı…”
…
Belli ki başörtüsü kriz daha bitmedi, bitmeyeceğe de benziyor!
Reis birtakım açılışlar için KKTC’ye geliyor…
Anladığımız kadarıyla ağır suçlamalarda bulunacak!
Ortalık çok daha fazla karışacak…
Belki de mevcut hükümete ağır bir fırça çekip kendilerine gelmeleri için sert eleştirilerde bulunacak ama ya kamuoyu bundan nasıl bir mesaj alıp tepkisi ortaya koyacak, işte o da muammadır!
Son zamanlarda iki kardeş ülkesinde hiç olmaması gerekenler oluyor, açıklamalar yapılıyor…
Açıklamaların çoğu da tahrik içerikli oluyor!
Yıllardır iki kardeş olarak bilinen ülkelerin şimdi düşman olarak yansıması üzücüdür…
Gidilen yol da yol değildir…
…
Türkiye’nin Eski Büyükelçisi Şakir Fakılı yaptığı açıklamada Kıbrıs Türkünün yüreğine su serpmiştir;
“Kıbrıs Türkleri için Türkiye özeldir. Kıbrıs Türklerinin özgürlük mücadelesinin unutulmaz önderi Denktaş, Kıbrıs’ın AB’ye girmesi tartışılırken, 2003 yılında ‘Türkiyesiz cennete dahi girmem’ demiştir. Onun gibi düşünenler her zaman çoğunluktadır. ‘Kıbrıslılar bizi istemiyor’ demenin ada gerçeklerini ne denli nesnel yansıttığı tartışmalıdır. Onların istemedikleri, çağdaş hayat tarzından, demokrasiden, Atatürk ilkelerinden uzaklaşılmasıdır. Kıbrıs Türkleri, her ülkede olabilecek kriminal olayların küçük bir adada bütün halka mal edilmesine üzülmektedir. Halkın büyük çoğunluğu, adanın kaderini kalıcı biçimde değiştiren 1974 Barış Harekâtıyla sağlanan huzurun kıymetini bilmektedir. Rum baskılarıyla ve her gün malûm siyasi konuyu tartışarak yaşamak yerine, kendi Türk kültür ve gelenekleri bozulmadan, sanatla, bilimle, kültürle uğraşarak yaşamak, dünyaca kabul edilmek onların da hakkıdır.”
…
Bu açıklamanın altında imzasını atmayan tek bir Kıbrıslı Türk bulamazsınız…
Kıbrıs Türkü için Türkiye hayati öneme sahiptir ama bir de gelenekler, görenekler ve kendine has yaşam tarzı vardır!
Kızgınlık bunların değiştirilmek istenmesinedir…
Bunda da yerden göğe kadar hakları vardır!
Türkiyesiz bir Kıbrıs Türkünün olmayacağı her kes tarafından kabul edilmekte ancak kültürünün birtakım girişimlerle, hem de dini siyasete alet edip, tehdit ve baskı yolunun seçilmesi artık bardağı taşıran son damla olmuştur…
Bunlar devam ettikçe de tünelin ucunda ışık görülmemektedir!
Umarız taraflar Şakir Fakılı’nın Kıbrıs Türkü için yaptığı yorumdan dersini alır…
Almazsa da artık vay halimize!
Sonunu düşünmek bile tüylerimizi diken diken yapıyor…
…
Bu arada Türkiye’deki siyasi çekişmeler KKTC’ye de yansımaya başladı…
CHP’nin Koordinatörü İlhan Uzkal öyle bir açıklama yaptı ki evlere şenlik!
İktidara gelirce Kıbrıs sorununu çözeceklermiş, falan, filan…
Resmen dalga geçiyorlar sanki!
Çözecekler de nasıl çözeceklerine dair bir ip ucu yok…
Bu da Kıbrıs üzerinden siyaset yapmaktan öte geçemiyor!

Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvarGözden Kaçmadı
#gozdenkacmadiLevent Özadam'dan #mesajınızvar
Sayın Ceyhun KIROK,
24/04/2025 05:00
Belediyenize bağlı Karaağaç bölgesinde orman içinde bir takım yapılaşmaların ve dolayısıyla ağaç kesimleri yapıldığı yönünde bölge halkından şikayetler yapılmaya başladı, bundan haberiniz var mı, yapılaşma yasal çerçevede mi yapılıyor dersiniz…
Sayın Hasan TOSUNOĞLU,
24/04/2025 05:00
Uzun bir süredir aranızın açık olduğu Serdar Denktaş ile dün öğle saatlerinde bir mekanda yemekte görülmüşsünüz. Kırgınlıkların sona ermesi iyiye işaret de sohbet konusu hayli merak olmuş ki mesajlarınız gelmeye başladı. Hadi bakalım hayırlara vesile olsun…
Sayın Emrah YEŞİLIRMAK,
24/04/2025 05:00
Sahte diploma konusunda daha önce de belirttiğimiz gibi partiniz size sahip çıktı olumsuz karar üretti. 23 Nisan kutlamalarını daha coşkulu kutlamışsınızdır değil mi? Bir de vatandaşın vicdanını sorgulamak gerek tabi ki, bakalım nasıl yorumlar alacaksınız artık…
Sayın Serhat AKPINAR,
24/04/2025 05:00
DP Genel Sekreterlik görevinden istifa etmenize rağmen Eylül ayında yapılacak olan kurultayda Fikri Ataoğlu’nun yanında duracağınıza dair bir takım yorumlarda bulunduğunuz yönünde mesajlarınız gelmeye başladı. Hoş istifa gerekçenizden kimse bir şey anlamadı vardır bir bildiğiniz değil mi?
Sayın Ersan SANER,
24/04/2025 05:00
Kovanlarınıza eşek arılarının saldırmasıyla birlikte hobi olarak yaptığınız bal üretiminde hayal kırıklığı yaşadığınız söyleniyor, geçmiş olsun, arılar yeter ki size saldırıp da sağlığınıza halel gelmesin. Bu arada inşaat da artık bitmek üzereymiş, hayırlı işler bol kazançlar dileriz…
Sayın Selahi ŞAHİNER,
24/04/2025 05:00
Yılbaşında kamu maaşlarının ödenmeyeceği ihtimali olduğu yönündeki açıklamalarınız kamuoyunda ilgiyle karşılandı ve sorular gelmeye başladı. Zira yıllar önce maaşlar iki gün gecikmeli olarak ödenince neler yaşandığını biliyorsunuzdur değil mi?
Sayın İlkay ASLIM,
24/04/2025 05:00
Damat Fenerli olunca üçüzlerden birini yakında dünya evine koymak için hiç tereddüt etmemişsiniz diye duyduk. Bu arada bizim takım siz şampiyonluk özlemini giderin diye seneye liglere katılmamak için karar üretiyormuş, hadi yine iyisiniz, zaten başka türlü de olmayacak değil mi?
Sayın Ayhan ARIKLI,
24/04/2025 05:00
Şahsınıza karşı yapılan son hakaret gerçekten de amacını fazlasıyla aştı gibi gözüküyor. Söylenenlerin aksine ticari hayatınızı en iyi bilenlerdeniz, onun içindir iki günlük dünyada fazla kafaya takmaya gerek yok.
Yorumlar
Yorum yapmak için GİRİŞ YAPMANIZ gerekmektedir
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da
benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU,
24/04/2025 05:00
Dünkü 23 Nisan törenlerinde sadece Girne’de 5 küçük çocuğun güneşin altında baygınlık geçirdiğini biliyor muydunuz? Ne bir ambülans ne de bir sağlık görevlisi yoktu, yani birkaç dakikalığına koltuğu onlara devretmek yetmiyor değil mi?