Anayasa değişikliği “tabu” değil 

Konulara veya sorunlara, bununla beraber çözümlere bakış açıları, farklı olabilir. 

Normali, olması gerekeni bu. 

Konu fark etmez, sorun varsa, çözüm ve çözümleri de vardır. 

Mesele niyetle beraber, iradedir. 

Ülkenin çözülmesi mümkün sorunları var mı? 

Evet, var. 

Sorun çok, tarafların, toplumun geneli hemfikir, yani “aynı düşüncede olmak ve aynı görüşü paylaşmak” sorunların tespitinde ortak nokta. 

Sloganlar ve günlük tartışmalarla zaman, enerji ve her türlü potansiyel harcanıyor. 

Gündeme gelen pek çok konu günlerce tartışıldı, suni konular haftalarca konuşuldu. 

Hepsi bitti, sonuçsuz kaldı ve tükendi. 

Suya yazılan yazı gibi, sabun köpüğü gibi, saman alevi gibi, unutuldu, gitti. 

KKTC de her şey yolundaymış gibi bir hava estikçe esiyor, estiriliyor. 

Daha sonraki yazılarımda bunu daha da açıp detaylandıracağım, ama yerel seçim sürecindeyiz, bir haftalık bir süre kaldı. 

Hala daha kaldırım, temizlik, aydınlatma, düğün salonu, beklentiler bu seviyede, vaatler bu çerçevede. 

Maaş ödeyen, fakat bölgesinin gelişimine katkı koymayan, bir adım ilerlemeyen belediyeler, başarılı sayılıyor. 

Ülkenin genelindeki beklenti düşüklüğü tabi ki yerel yönetimlerle beraber, toplumsal beklentileri de düşürüyor. 

Görmek ve ivedi adımlar atmak gerekli. 

Meclis Ekonomi Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Resmiye Eroğlu CANALTAY; 

“Bizim devlet ve bakanlıklar olarak da yatırımlar yapmamız lazım. Biz bir yatırım bütçesi maalesef hazırlayamıyoruz. Bütçe tekniklerini tekrardan gözden geçirmek gerek. Yatırımların daha fazla olabilmesi için bütçede bu kalemlerin ayrılması lazım. 

Biz ada ülkesiyiz, ne olduğumuzun farkına varırsak, artılarımızı ön plana çıkarmayı deneyebilirsek, tarihimizi kültürümüzü denizimizi satmayı başarabilirsek, yasalarımızı yapabilirsek, ülkemiz cazibe merkezi haline gelebilir. Bizim artık yatırım yapmamız gerek. Bilişim adası olmamız gerekiyorsa bizim artık bunlara kafa yormamız ve yatırımlarımızı bu yönde geliştirmemiz gerekir.” 

Genel amaç elbette bunlar olmalı. 

Yeterli mi, tabi ki değil, hatta genişletilebilir. 

CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy; 

"Parlamenter sistemi tartışma gerekir. İstikrarı sağlayacak, parlamenter sistemi etkin kılıcı bir sistem üzerinde çalışıyoruz. Üzerinde duracağız. Büyük siyasi partiler arasında uzlaşı lazım. Halk bize tek başına yetki versin istiyoruz ama istikrarlı bir sistemde gelmek istiyoruz, uzlaşı gerekir. Yerel seçim sonrası oturup konuşacağız." 

Sorunların çözümü için en başta siyasi irade ve istikrar gerekli. 

Yeni bir siyasal sistem, parlamentoyu güçlendirecek, seçim sisteminde, siyasi partiler yasasında, değişiklikler yaparak güncellemek, tıkanmış ve sürdürülemez gidişatın, en önemli reçetesidir. 

Bunu yaratacak olan adımların atılması şart. 

Yeni bir anayasa, başka seçim süreçlerinden arındırılmış, mecliste nisap sorununu ortadan kaldıracak, dokunulmazlığı kürsü ile sınırlandıracak, yargının çalışma şartlarını iyileştirecek, iyi çalışılmış, zamana yayılmış, toplumsal mutabakatla hazırlanmış bir anayasa değişikliği gündeme gelmek zorunda. 

Anayasa ve anayasa değişikliği, bir tabu değil, günün şartlarının getirdiği bir gerekliliktir. 

İyi niyet, irade, toplumsal hazmediş ve uzlaşı.