“İsrailliler bina değil, toprak alıyor”
Bazı gerçekler var.
Bilinen, görünen, normalleşen, sıradanlaşan.
Bazı gerçekler ki tabulaştırıldı.
Konuşulmayacak, tartışılmayacak, eleştirilmeyecek, değiştirilmeyecek.
Mesela, vatandaşlık konusu böyledir.
Polis, polis terfileri, kamuya istihdamlar, kamuda yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, bunların bir yerden sonra daha ileriye taşınamaması, sürüncemede kalması.
Bunların her biri çok ağır konulardır.
Bu ağırlık sadece konunun muhataplarını değil, toplumsal olarak hepimizi etkiliyor.
Tepkisizleştiriyor, hiçleştiriyor, empati yoksunu, kendi içine kapanma, bireysel kurtuluşu aramaya itiyor.
İş insanı Redif Nurel, Kıbrıs Postası Web TV'de konuğumdu.
Redif Nurel, pek çok alanda iş yapmanın yanında, spor kulübü başkanlığı ve siyasetçi kimliği de taşıyor.
Demokrat Parti kanadından siyasetin de içinde.
Yaptığımız programın seyri içinde ekonominin gelmiş olduğu noktadan, iş insanlarının kamuda, bürokraside yaşadığı zorlukları da konuştuk.
Konuyla ilgili haberi, yine Kıbrıs Postası'nda, Özge Nesil Ertürk’ün kaleminden okudunuz.
Bazı bölümleri bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum;
"Şu anda toprak ürünleri bile ham maddeyi adaya getiremiyor. Soya, ay çiçeği, mısır hiçbir şey adaya getirilemiyor. Sebebi yapılan yolsuzluklardır, bu kurumlar maalesef bu durumlara düşürüldü.
Denize akan su için izin istedim, devlete faydam dokunsun diye bunu yapmak istedim, eğer düzgün bir şey yapmak isterseniz, o koltuklarda oturamazsınız. Yolsuzluk yapanlar değil, yapanın cezalandırılması için evrak verenler görevden alınıyor.
Eğer devletle ilgili bir işiniz varsa ve özellikle yurt dışından geldiyseniz, mutlaka bir şekilde bedelini ödeyeceksiniz. Devlet dairelerinde en fazla çalışanlar, asla müdür olamaz. Siyasilerin, istediği gibi çalışanlar müdür olabilir.
Bu ülkede bir şeyler oluyor biz bile farkında değiliz. Yabancılara çok satış var ve bizi korkutan apartman dairelerinin satılması değil, toprağın satılmasıdır.
Ben ve birçok müteahhit arkadaş bu durumdan memnun değiliz çünkü yavaş yavaş yok olacağız. Koçanlı mallarımızı İsrailler alıyor. Satışlar, şirketler üzerinden yapılıyor. Şirket sahipleri de bakanlık yapmış, hala siyasette olan abilerimizdir. Şirketler ve %51 yerli ortak göstermeliktir.”
Özellikle, İskele bölgesinde, çok yoğun bir mülk satış var.
Yabancılara ciddi satışlar yapılıyor, bunlar toprak.
Mülk fiyatları inanılmaz boyutlarda ve KKTC vatandaşlarının bu fiyatlarla mülk sahibi olması mümkün değil.
Yurt dışından gelip konut alanlar yanında, toprak satın alanlar da var.
Detaylı, kamuoyunu doyurucu bilgi yetersizliği var.
Ve yine bir başka iddia, kamuda rüşvetsiz iş dönmemesi konusu.
Bu da bir tabu haline getirildi.
Bir iş adamının söylediklerini okudunuz.
Ve devamı da var, Redif Nurel devamla diyor ki;
“Tepeden tırnağa öyle çirkef bir haldeyiz ki. Özellikle bakanlık ve dairelerde. Hiçbir yönetici, çalışanlara emir veremez. Çünkü herkes birbirini açığını biliyor. Rüşvet sistemdir. İş adamları, ABD doları olarak görülüyor. Özellikle yurt dışından gelen iş adamları. Bunun yanında yerli iş adamlarından da istenilenler var. Benden de istendi. Ne olduğunu bugün için anlatmayacağım.
Bazı dairelerde, işi anında yapılan iş adamları var. Bazı iş adamları var, işi günlerce yapılmıyor. Suç işi yapan personeller de değil, yöneticilerdedir.”
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.