“Ret cephesi” Mağusa ağırlıklı mı?

Hafta sonu, geçen haftanın yorgunluğunu, nabzını bir nebze düşürdü.

Siyasetteki tansiyon, biraz olsun düştü.

Hafta sonu hem Gönyeli de, hem de Lefkoşa, Dereboyu bölgesinde çok önemli, güzel, büyük emeklerle hazırlanmış, sosyal etkinlikler vardı.

Biraz olsun, rahatladık, içinde bulunduğumuz, tartışma ortamından, stresten uzaklaştık.

Bu dinginlik ve sessizlik sonrası belli ki, bu hafta yine tansiyon yükselecek, ülke gündemi yine siyasetin çıkmazı ile şekillenecek.

Geçtiğimiz hafta, Cumhuriyet Meclisi, Cumhuriyet tarihinin en tartışmalı günlerini yaşadı.

Meclis Başkanlığı seçimi, bir hükümet, genel olarak siyaset, elbette UBP ve kısa süre önce yapılan kurultayın gölgesinde yaşandı.

Tabloya daha geniş bakmak gerek.

Bu seçim, sırf Meclis Başkanlığı seçimi olmadı.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, aslında doğru bir benzetme ile konuyu özetledi.

Konu farklı ve değişken aktörlerle bir “satranç oyunu” haline dönüştü, dönüştürüldü.

Meclis Başkanlığı seçimi, UBP kurultayından, Cumhurbaşkanlığı seçimine, UBP içinde birçok önemli ismin yıpranmasına kadar çok şeyi barındırdı.

Faiz Sucuoğlu, Zorlu Töre ve Kutlu Evren’e karşı, gerek UBP gurup, gerekse Mecliste yapılan oylamalarda, farklı isimler, her turda farklı kararlarla, oylarını farklı şekillerle kullanarak, tam bir satranç oynandı.

Ret oyu kullananların, Mağusa ağırlıklı olduğu, parti içi kulis ve önemli isimler tarafından söyleniyor.

Konuştuğum, farklı ve önemli isimlerin verdiği bilgi bu.

Bu tabloda hesaba katılmayan, Zorlu Töre’nin inandı oldu.

Zorlu Töre, makamda, koltukta, kalmak için her şeyi yaptı eleştirileri var.

Tabi ki doğaldır, yaşananların, kamuoyuna yansıması, bu şekilde oldu.

İşin bir diğer tarafında ise, ortaya çıkan, çıkarılan, yaşanan bu tablonun bir inatla karşılaşması oldu.

Bu inadın sahibi, Zorlu Töre.

Zorlu Töre, adaylıktan çektirilip, Kutlu Evren aday gösterilince, kabullenip, Kutlu Evren’i tebrik etmeye hazırlanıyordu.

Bu da, hem Zorlu Töre’ye yakın olan isimler, hem de bazı Meclis çalışanlarından alınmış bir bilgidir.

Zorlu Töre “bana yapılanlar, oyundur, kumpastır, başka hesapların, benim üzerimden görülmeye çalışılmasıdır” diyerek, geri adım atmadı.

Geri adım atmayacağını da, ilgili herkese, her merkeze iletti.

Bu konu derinleşecek, KKTC Başsavcılığı bugün bir görüş verecek, beklenti bu.

Pek çok kesim, siyasetçi, hukukçu, gazeteci, hatta sıradan vatandaş, konu özelinde yorumlar yapıyor, görüşler savunuyor, dile getiriyor.

Sonuç ne olursa olsun, Başsavcı görüşü, seçim için hangi yönde verilirse verilsin.

Bir önceki yazımda da yazdım, bu testi artık su tutmaz.

Eski gibi olmaz, olmayacak, şimdi herkesin bir hesabı var.

Ve yine herkesin, sıradan vatandaşın aklındaki soru hep aynıdır.

Değer miydi, değer mi?

Bu iş bir çıkmaz yola girdi, bir çıkış bulunmalı.

Şu veya bu şekilde Meclis Başkanlığı konusu kapanacak.

Kapanırken, arkasından neler gelebileceğini, şimdiden tahmin etmek zor değil.

UBP ve Başbakan Ünal Üstel, nasıl bir yol haritası çizecek.

Bugünden itibaren, birçok cambaz, aynı ipte oynarken, derin hesaplaşma hamleleri de her fırsatta, ortaya konacak.