En kötüsü “bilgi kirliliği”

Yayın Tarihi: 28/10/24 07:00
okuma süresi: 4 dak.

“Acil Durum Hastanesi Yeni doğan Servisi’nde bir hemşirenin yanlışlıkla, yedi bebeğe mamaya su yerine alkol karıştırarak, gıda desteği verdiği öğrenildi.

Alkollü mama verilen yedi bebekten birinin yaşamını yitirmesinin ardından Sağlık Bakanlığı geniş çaplı bir soruşturma süreci başlattı.

İlk bulgulara göre bebeğin alkollü mamadan ölmediği tespit edildi.”

Dün gündeme bomba gibi düşen bir haberdi bu.

Tabi ki bir haberin ötesinde, çok yoğun anlamlar içeren bir konu.

Hala şok içindeyim, dehşet, üzüntü, öfke, karışık duygularla, bu yazıyı yazmaya çalıştım.

Yedi bebeğe, yanlışlıkla, su yerine, alkol katılan mama verilmiş.

İnsan soruyor, nasıl yani? Böyle bir hata mı olur?

Bir zamanlar, kendi çocuğuma, kendi ellerimle, hastane eczanesinden verilen, yanlış ilacı vermiştim.

Yanlış ilaç verildiğini de tesadüfen öğrenmiştim.

Hatırladıkça, ömrümden, ömür gidiyor.

İnsan canından, hayatından, yeni doğmuş bebeklerden bahsediyoruz.

Söylemesi kolaydır, ama bir de anne, babalara, ailelere sormak lazım.

Onlar neler yaşıyor, bu yazıyı okuyan herkes, kendini bu insanların yerine koysun.

Yeni bir heyecan, aylardır süren bekleyiş, gelip çatan doğum günü, doğum anı, yeni bir yaşam, aileye neşe verecek yeni bir birey.

Ve bir anda yaşanan hayal kırıklığı, endişe, beklenti, üzüntü.

Kimsenin yaşamasını istemeyeceğim, hayat boyunca iyileşmeyecek yaraların, ömür boyu sürecek sorun ve sıkıntıların başlaması.

Erken doğum, yoğun bakım, küvez, bir insan, bir dünya, kararan hayatlar.

Bunların hepsini, çok üzün sürece yaşamış, birebir tecrübe etmiş birisi olarak, aileleri, anne babaları, çok iyi anlıyorum.

En kısa zamanda, bebeklerin sağlığı ile ilgili güzel haberler almalarını temenni ediyorum.

Hala aklım almıyor, su yerine alkol verilmiş, bu nasıl olur, elbette bu satırları kısa bir süre içinde edinmiş olduğum bilgilerle yazıyorum.

Su ve alkol nasıl karışır, nasıl aynı yerde, fark edilmeden çocuk mamasına katılır.

Konu araştırılıp netleştikçe, anlaşılacak, gerekenler yapıldıkça, tekrarlanması, yeniden yaşanması önlenecek.

Böylesi durumlarda, netlik, şeffaflık en iyi yoldur ve olan bitenin açıklanması, konunun taraflarının, birebir işin içine katılmasından yanayım.

Bilgi kirliliği en kötüsüdür, güvensizdir, sadece zaman kazandırır.

Mutlaka ki konu araştırılacak, tahkikat yapılacak, polis soruşturması ile yargı süreci olacak, ama bu noktada, çocuk ve sağlık, bunlara da önem verilmeli.

Mesele, yürekleri soğutmak olmalı.

Merak eden, olan biteni bilmeyen, anlamaya çalışan, bilgi bekleyen, çocuğunu merak eden insanları, söylenecek hiçbir söz, yapılacak hiçbir hareket rahatlatmaz.

İnsanlar feryat ediyor, olayın üzerinden 36 saat geçmiş hala bilgi veren yok diye.

Tekrardan altını çizeyim, bilgi kirliliği en kötüsüdür.

Ve empati, kendini çocuklarından haber bekleyen annelerin, babaların yerine koymak.

Bebeklerin sağlığı, ailelerin çocuklarına kavuşması, en önemlisi.

Soruşturma, suçlu, sorumlu, hatalı, mutlaka ortaya çıkacak, çıkarılacak.

Bir yenisinin yaşanmaması için ne yapılacak, bu da en az olayın aydınlatılması kadar önemlidir.

Bu acı olaydan etkilenmeyen yoktur.

En başta birebir ilgili olan tüm ailelere, büyük geçmiş olsun ve bebeğini kaybeden aileye de sabırlar diliyorum.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları