En azından, ihtiyaç olduğu kabul edildi

Kıbrıs sorunu konusunda, yeni bir süreç başladı mı?

Sürecin yeniden başlamasından çok “bu defa sonuca ulaşılacak mı?” sorusu tabi ki daha önemlidir.

Her iki taraf, sorunu çözmek için mi, yoksa süreci yeniden başlatmak için mi istekli, ya da amaç nedir?

İletişim, diyalog önemlidir, diplomasi, her sorunun çözüm yoludur.

İletişim, diyalog, diplomasi derken, bu tüm taraflar için önemlidir ve çaba gösterilmelidir.

Sürecin sonunda, varılacak nokta belirlenmemişse, ucu açık ve amaçsız bir süreç, sırf yapılsın diye yapılır.

Kıbrıs sorununu çözümü için yeni bir motivasyon var mı?

İşin özü budur, yani tarafları çözüme odaklanmak, en erken zamanda ulaşmak için hangi kazanç etkileyecek, şuan böyle bir kazanç hedefi mevcut mu?

Bunlar tabi ki genel bir bakış ve bu bakış açısı, iletişimi, diyalogu, yapıcı süreci olumsuz olarak etkilemez, etkilememeli.

Kapıların açılması, geçiş noktalarının artması, hem sosyal, hem de ticari anlamda önemlidir.

İki lider, Tatar ve Hristodulidis, geçtiğimiz pazartesi günü bir araya geldi.

Bu ekim ayından bu yana beklenen bir görüşmeydi.

Ekim 2024 de iki lider geçiş noktalarındaki geçişlerin artırılması ve ticaretle ilgili konuları görüşmek üzere Lefkoşa’da bir araya gelmeyi kabul etmişlerdi.

Görüşme sonucunda, ortaya net bir tablo çıkmamış olabilir.

Ancak, yeni geçiş kapılarının gerekliliği, bunun bir ihtiyaç olduğu kabul edildi.

Erenköy de geçiş kapısı açılması talebi, askeri sebeplerle kabul görmedi.

Akıncılar bölgesine kapı açılması önerisi, hem ihtiyaç hem de pratiklik açısından daha kabul edilebilir bir öneri.

Bölgenin her anlamda canlanması için son derece gerekli, yararı, faydası çok üst derecede, üstelik her iki topluma da kazanç sağlayacaktır.

Sürecin yavaş ilerlemesinin tabi ki pek çok sebebi var.

Siyasi sebepler, beklentiler, bölgede ki belirsizlik, pazarlık payının elde tutulması, artırılması, toplumsal ihtiyaç ve güvene sağlanacak katkı, ne yazık ki ikinci planda kalıyor.

Tablonun geniş tarafına bakılacak olursa, bilindiği gibi Rum tarafı, Kıbrıs Cumhuriyeti avantajıyla, birçok alanda, uluslararası anlaşma yapıyor.

Son dönemde en çok tartışılan, ABD ile üstelik ABD’nin seçimi arifesinde, Biden yönetimiyle yapılan askeri anlaşma.

Yangından mal kaçırır gibi, adeta Trump yönetimi gelmeden, bu anlaşmayı hayata geçirmek için özel bir çaba harcandı.

ABD’deki Rum lobisi, seçimler için yönlendirildi, belki de bu anlaşmanın bir amacı da buydu.

Peki, şimdi Trump, Kıbrıs meselesine nasıl bakacak?

Hristodulidis, Trump’ın tavrını görmeden, net adımlar atacak mı?

Yoksa süreci sürüncemede bırakıp, Trump’ın tavrına göre mi hareket edecek.

Benzer durum tabi ki Türkiye içinde geçerli.

Kabul edelim, süreç çok taraflı ve belirsiz.

En başa dönersek, ağır bir şekilde olsa da iletişim, diyalog, önemlidir.

Yeni geçiş kapılarının ihtiyaçtan kaynaklandığının kabul edilmesi, kazançtır, önemsenmelidir.

Bunun yanında, mevcut geçiş kapılarının, iyileştirilmesi, geçişlerin daha kolay ve hızlı yapılması için altyapıların yeniden güncellenmesi, güçlenmesi de öncelik yapılmalıdır.