Bir dava, bin nasihatten iyidir
Tarih 21 Ocak 2025, Türkiye'nin Bolu ilinde Kartalkaya Kayak Merkezi.
12 katlı Grand Kartal Otel, sabaha yakın, saat 03.30 sıralarında büyük bir yangın meydana geldi.
Yangın sonucunda, 78 kişi hayatını kaybetti, 51 kişi de yaralandı.
Hayatını kaybedenlerin 36’sı çocuk.
Büyük acı, travma, trajedi.
Ne kadar üzücü, bu tür yazıları çeşitli zaman dilimlerinde, çeşitli konular için yazdık, yazmaya devam ediyoruz.
Konular, sebepler çeşitli, farklı, ancak sonuç aynı, acı, gözyaşı, ihmal, öfke ve değişen bir şeyin olmayacağı inancını besleyen, çaresizlik.
Otelin dördüncü katında, restoran bölümünde başlamış yangın ve üst katlara yayılmış.
Yangın alarmı sistemi çalışmamış, devreye girmemiş, bazı otel misafirleri, çarşafları birbirine bağlayarak pencerelerden inmeye çalışmış, korku ve panik içinde camdan atlayarak hayatını kaybeden insanlar olmuş.
Ve yangın yaklaşık 12 saat sonra kontrol altına alınabilmiş.
Tabi ki hemen soruşturma başlatıldı, otel sahibi, bazı belediye yöneticileri gözaltına alındı.
Her kötü olay sonrası, bildik tartışmalar, güvenlik, denetim, kontrol, önlem, yasalara uygunluk ve tabi ki kadercilik, afet, olağanlaştırma.
İnsanlar ölüyor, canlar gidiyor, önceden yapılamayanlar, sonradan gündeme geliyor, getiriliyor.
6 Şubat 2023 depremi sonrasında da aynı konular tartışıldı.
Bugün bu tartışmalar sonucunda, önlem sağlayacak uygulamalar, hayat buldu mu?
Adıyaman da, İSİAS davası bu sebeplerle çok önemliydi, hala çok önemli.
Sadece KKTC için, şampiyon melekler için değil.
Benzer olaylarda, ihmali olan, kasıtlı şekilde, bile bile üzerine düşeni yapmayan, kurallara uymayan, uygulamayan, denetlemeyen, her kim varsa, olası kast kapsamında yargılanmalı.
İSİAS davasında ki daha dava kapanmadı, kapanmayacak, emsal bir karar çıksaydı, işin ciddiyeti daha iyi anlaşılacak, sorumluluklar daha fazla dikkate alınacak ve bu tür olaylar da zarar en aza inecek.
İşte bu yüzden, İSİAS davası önemliydi.
Onlarca insan hayatını kaybetti, hem de çok kötü bir şekilde.
Eksiklikler, hatalar, yapılmayanlar, yılların ihmalleri, hepimizin içini yakan, yürek acısı.
En başta söyledim, bu üzüntü ve acıya ortak olma, bu tür yazılar yazma, bitmiyor.
Biri bitmeden, bir diğeri başlıyor.
Ve klasik bir tartışma, bizde durum ne?
Depremi günlerce tartıştık, denetimler yapıldı, özellikle kamusal binalar, en başta okullar, eksiklikler giderildi mi?
Yapılanlar yeterli mi?
Şimdi de yangın konusu, aslında bu yaz aylarının tartışması.
Ama Türkiye de, Bolu da yaşanan otel yangını, bizdeki tartışmayı erkene aldı.
Umalım ki tartışma da kalmasın.
Yapılması gereken, şart olmuş, çok iş var.
Ülke de en başta büyük şehirlerde, insan, bina, araç yoğunluğu, olası bir acil durum da müdahaleyi geciktiriyor.
Pek çok bölgeye, itfaiye, ambulans girmesi zor, hatta imkânsız.
İtfaiyenin imkânları, teçhizat, personel, yeterli mi, binalarda, yüksek katlı yapılarda, acil çıkış kapıları, yangın merdivenleri, var mı, kullanılır durumda mı?
Bu işin şakası, ertelemesi yok, olmaz, olmamalı.
Kötü olayların yaşanmasını beklemeden, zor da kalmadan, günü kurtarmadan, önlem almak, tedbirli olmak gerekiyor.
Söylemekten yorulduk, çaresiz kaldık, ancak bir kez daha geçmiş olsun Türkiye.
Geçmiş ve son olsun, en azından bunu canı gönülden, diliyor ve umuyorum.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.