CTP’de iç kavga var mı?

CTP’yi hepimiz tanırız. Aşıla gelmiş diğer partilerden farklıdır. Kendi içinde kaynar ama dışarıya birlik mesajı verirler. Kendi içlerindeki zaman zaman ağır çekişmeleri de duyarız ancak bu durum sosyal medya malzemesi olmaz çoğu zaman.

Son günlerde Doğuş Derya ve Murat Şenkul arasındaki kavga bu sükûneti bozdu. Yalnız bu da değil. Bazı önemli konularda bir bakıyorsunuz Asım Akansoy açıklama yapıyor Genel Sekreter sıfatıyla; bazen CTP imzalı bir açıklama görüyorsunuz. Çok nadir Tufan Erhürman imzalı da bir açıklama gördüğümüz oluyor. Elçi konusu ya da AK Parti konusu oldu mu ağırlıklı olarak parti imzalı bir açıklama yapılıyor. Bunun dengesini herhalde kendi içlerinde buluyorlar. Genel Başkan olarak Tufan Erhürman genellikle siyasiler ve memleket sorunlarıyla ilgili açıklamalar yapmayı tercih ediyor.

CTP’li bir dostumla konuştum dün. Aday mısın diye sordum; “hayır değilim” dedi ve ekledi “partide kavga var bu kavga varken aday olmam” diye ekledi. Öyle anlıyorum ki her partide olan gruplaşmalar CTP içinde de var. Bu, bugünün bir meselesi değil. Bıyıklılar ve bıyıksızlar diye iki grup var CTP’de. AK Parti Hükümetine yakın olanlar da var tam karşısında olanlarda var. Buradaki mesele kavganın artık yüksek sesle yapıldığı ve komşuların bu bağırmaları duyması. CTP’de değişiyor; eski kimliğinden başka yeni bir kimliğe bürünüyor.

ERHÜRMAN HALA EN İYİ SEÇENEK

Tufan hocanın son dönemi. Üç yılı dolduğunda başkanlığı artık bırakması gerekecek ve görev süresi sona erecek. Cumhurbaşkanlığında son bir deneme yapacak. Kazanma şansı hayli yüksek, bu sefer şartlar farklı. CTP’ye şöyle bir baktığımda halen Erhürman’dan başkasının iyi bir başkanlık yapamayacağını görüyorum. Erhürman sadece CTP’lilerin değil tüm halkın takdirini ve beğenisini kazanmış bir parti lideri. Katıldığı Cumhurbaşkanlığı seçiminde de genel milletvekilliği seçiminde de hem sağ oylardan hem de A politik oylardan payına düşeni almış bir siyasi kimlik. Erhürman cumhurbaşkanlığını kazanamazsa siyasete gerçekten de erken veda etmiş olacak. Tarafsız bir gözle bakacak olursak hem CTP için hem cumhurbaşkanlığı adaylığı için hala en iyi seçenek Tufan hocadır.

CTP İYİ BİR ADAY ÇIKARABİLİRSE

İsimler dolaşıyor dolaşmasına da sanırım kesin bir isim üzerinde uzlaşılmadı. Bugün yarın belli olur. CTP iyi bir aday çıkarabilirse seçimi göğüsleyecektir. Ali Başman, UBP adına kötü bir aday olmayabilir ama Ali Başman’ın belirlenmesinde parti MYK’sına ya da meclisine herhangi bir şey sorulmamış, milletvekilleri dahi basından öğrenmişler UBP’nin adayını. Canları da sıkkın. Bu nedenle Ali Başman’a kazanabileceği kadar oy çıkar mı orası biraz kuşkulu. Bu nedenle CTP iyi bir aday çıkarabilirse bu seçimi gönül rahatlığı ile göğüsleyebilir.

CTP ÜLKE İÇİN ÖNEMLİ

Yeri gelmişken şunu belirtmekte fayda var. CTP’nin varlığı, siyaseti bu ülke için önemlidir. Bu nedenle iç çekişmeleri ve kavgaları varsa buna erken zamanda veda etmeleri ve daha huzurlu bir yola girmeleri gerekiyor. Kuşak kavgası yaşayan, ekol kavgası yaşayan ve bölünen bir CTP’nin ne kendisine ne ülkeye bir faydası dokunmaz. Tufan hocanın toparlayıcılığı daha fazla ön plana çıkmalı ve parti başkanlığının ağırlığını hissettirmeli. Örneğin arabulucuğu basın önünde yapılmaması perde gerisinde yürümesi gerekiyor.

Sonuç olarak ekonomik anlamda oldukça zor bir dönemdeyiz ve 14 Mayıs Türkiye seçimlerinden sonra daha ağır bir döneme gireceğiz. Siyaseten KKTC partilerinin kendi içlerindeki sorunları ortadan kaldırmaları ve bir bütün halinde hareket etmeleri gerekiyor. Örneğin UBP’de de bir tüzük değişikliği var ki parti milletvekillerinin bazıları buna karşı. Yani UBP’nin de içi yakında karışacak. Orada da herkes diken üstünde ne olacağını konuşuyor, bekliyor.

Bu ülkenin daha iyi bir hükümete ve daha birlik bir muhalefete ihtiyacı var. Erken seçimi konuşmak havanda su dövmekten başka bir şey değil. Hükümet hükümetliğini, muhalefet de muhalefetliğini tam anlamıyla yerine getirmeli.

Gelin görün ki her ikisi de patlayacak bomba gibi gerginlikler ve kavgalar yaşıyor.

***************

Günün Sözü

“Hiç kimseyi, rüyanda görecek kadar sevme. Çünkü o zaman uyusan da geçmez.”

Cemal Süreyya