Vatandaşın zerre umuru değil...
İki tane önemli gündem var. Birincisi KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş’in dün benim programımda deprem bütçesi için toplanan 650 milyon liranın başka bir yere harcandı ama nereye harcandığını bilmiyorum iddiası, ikinci önemli konu ise Mecliste yaşanan rezillik. Açık konuşmak gerekirse hangisini bugün kaleme alayım bilemedim. Ama öyle sanıyorum ki Burak Maviş’i yarına bırakacağım. Evet Mecliste dün yine gerginlik vardı. Geçen hafta yazdım mecliste süreç bizi gerginliğe arbedeye götürülecek ve işler çirkinleşecek diye. Öyle de oldu. İşler çirkinleşti. Ne CTP geri adım atıyor ne de UBP geri adım atıyor. Meclis malum bir hafta ertelendi. Bir hafta sonra karşımızda farklı bir fotoğraf olmayacak.
Bu işin nereye varacağını en güzel YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı açıkladı. Taraflar geri adım atmayacak ve biz bütçeyi geçiremeyeceğiz dedi ve ekledi bütçeyi 12 de birini kullanmak zorunda kalacağız dedi. Film oraya doğru gidiyor; gidiyor gitmesine de CTP haklı pozisyondan haksız pozisyona düşüyor bunu da yeri gelmişken söylemek lazım. Hatta ağır başlılığıyla bilinen Tufan Erhürman’ın dün yaşanan karmaşada diyalogla çözelim çağrısının diğer vekiller tarafından pek duyulmadığını da gözlemledik.
Peki CTP ne yapmalı? Susup kalmalı mı Kabul mü etmeli tüm bu yaşananları? Elbette ki hayır zaten CTP’den beklenen de bu değildir ama dün yaşananlar da CTP’ye yakışan şeyler değildir. CTP meclisi boykot edip toplantılara katılmayabilir, mücadelesini Ziya Hocanın koltuğunu ele geçirmeye çalışmak yerine muhalefetini meclis dışında sokakta sürdürebilir, erken seçim çağrısını devam ettirerek UBP'yi Mecliste yalnızlaştırmaya ve erken seçime zorlamaya devam edebilir. Bunların hepsi bir seçenektir ama dün yaşananlar bir seçenek değildir. Bu toplumun genelinden tepki gördü kimse alınmasın.
VATANDAŞIN ZERRE UMURU DEĞİL
Şunu da yeri gelmişken söyleyelim; sanıyorsanız ki Mecliste yaşananlar vatandaşın çok umurudur yanılırsınız. Vatandaşın tek bir derdi var o da parasızlık. Her geçen gün kötüye giden ekonomik şartlar. Pahalılaşan hayat, eğitim, Kıbrıs sorunundaki çözümsüzlük, yarınını görememe. Vatandaşın sorunları bunlardır ve Mecliste Ziya Hoca başkan olmuş olmamış, CTP eylem yapmış şu olmuş bu olmuş inanın bana kimsenin umurunda değil.
Hani bir bakın sosyal medyada var mı bir hareketlilik? Yok. Hiçbir hareketlilik yok. Sendikalarda var mı bir hareketlilik? Yok. CTP bir denesin bakalım 20 bin kişi meydanlara toplayıp Hükümeti defe koyup çalabiliyor mu? O da yok.
Anlıyor musunuz demek istediğimi? Bu yaşananlar zerre kadar halkın umurunda değil.
Burada önemli olan ve CTP’nin dikkat etmesi gereken mesele şudur; Haklı iken haksız duruma düşmemek. Bakın bu son derece önemlidir.
Bütçe geçmezse Hükümet zora girer mi evet girer ama bu idare edilemeyecek bir durum değildir. Ödemelerini yapamaz, çiftçinin hayvancının narenciyecinin ödemeleri aksar ama bilin ki fatura UBP’ye değil CTP’ye kesilir, bu nedenle şu bütçe meselesinde CTP’nin doğru ve mantıklı adım atması gerekmektedir. UBP’liler belki muhalefeti beceremez ama provokasyon ve demagoji yapmasını iyi becerir, algı yaratmaya üstlerine yoktur ve bunu CTP’nin üstüne yıkmayı başaracaklardır.
Bu nedenle CTP enerjisini ve politikasını, Ziya hocanın o koltuğa oturmasını nasıl engeller ve eylem yaparım yerine UBP’yi nasıl köşeye sıkıştırırıma harcamalıdır.
**********************
Günün Sözü
"Hayat zamanda iz bırakmaz, bir boşluğa düşersin bir boşluktan. Birikip yeniden sıçramak için. Elde var hüzün."
Attila İlhan
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.