Tatar memnun... Muhalefet kızgın...

Yayın Tarihi: 19/03/25 07:50
okuma süresi: 5 dak.

Cenevre zirvesi tamamlandı. Zirve sonrasında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın uzun süren basın toplantısını internetin sürekli kopmasına rağmen yayın odasından izledim. Şunu açıkça söylemek gerekiyor ki Tatar zirveden memnun dönüyor. Hatta Tatar o kadar bir mutlu oldu ki zirveden çıkan sonuçlardan defalarca kez Genel Sekreter Guterres’e birkaç kez teşekkür etmeyi de ihmal etmedi. Peki ne oldu Cenevre zirvesinde ne çıktı, Tatar neden memnun dönüyor zirveden.

Aslında pek bir sonuç çıkmadı dersek yalan söylemiş olmayız. Yani şunu demek istiyorum; Cenevre zirvesinden çıkan sonuçlar aslında Liderlerin Lefkoşa’da da bir araya gelerek çıkarabilecek sonuçlardan oluşuyor. Kapı açılması, mezarlık temizliği, mayın temizliği. Çıkan sonuçlar böyle sonuçlar. Bunları konuşup çözmek için Garantör Devletlerin himayesinde üstelik BM Genel Sekreterinin önce yoğun iş temposunda zaman ayırarak Cenevre’ye gelmesine gerek yoktu.

Bakınız karıştırmayın; Zirve boşuna yapıldı demiyorum, demem o ki Türk ve Rum Lider’in az yukarıda yazdığım sonuçları elde edebilmeleri için demek ki abilerinin başkanlık edeceği bir ortama ihtiyaçları varmış. Taraflar Kabul ederse Guterres bir de özel temsilci atayacak ve Temmuz ayının sonuna doğru bir zirve daha gerçekleşecek. Muhtemelen taraflar bir özel temsilciyi Kabul edeceklerdir. Bu Holguin mi olur başkası mı olur bilmiyoruz şimdilik. Yüksek ihtimaldir ki yeniden Holguin olabilir.

Temmuz sonuna kadar yine liderler arasında bir mekik diplomasisi yaşanacak ve Temmuz sonunda bir zirve için taraflar yeniden buluşacaklar.

Cenevre zirvesinin sonuçlarını küçük görmemekle birlikte son derece yetersiz bulduğumu da söylemem lazım. Ama gelin görün ki hali hazırda zaten Gayrı resmi bir görüşmeydi bu. Mesele tarafları birbirlerine yakınlaştırmak için yapılmış bir zirveydi.

Cumhurbaşkanı Tatar’ın pozisyonu açık; 3D’yi Kabul edin diyor müzakere masasına oturayım. Rumların da pozisyonu açık; onlarda 3D’yi Kabul etmeyeceklerine göre hiçbir şekilde müzakere süreci başlamayacak. Tabii ister istemez bu soruyu ben de kendi kendime soruyorum; Rum tarafının ve Türk tarafının pozisyonları bu kadar açık ve netken Temmuz ayına kadar ne olacak ki müzakereler başlasın ya da daha iyi bir yol alınsın.

Türk tarafı iki sınır kapısının açılmasını önerirken Rum tarafı dört kapının açılmasını önerdi ve diğer iki kapıyı Kıbrıs’a döndükten sonra açıklayacaklarını ifade ettiler. Peki temmuza kadar olan dört ayın sonunda mezarlıklar temizlendiğinde, mayınlı araziler temizlendiğinde, dört kapı daha açıldığında Kıbrıs sorununda gerçek anlamda bir ilerleme sağlanmış olacak mı? Elbette ki hayır.

Olumsuz ya da kötü şeyler mi bu yazdıklarım; elbette ki değil. Değil ama yeterli değil. Bir yerlerden taraflar uzlaşarak müzakere sürecinin başlaması lazım. Kapı açmakla bir yere varılamaz.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dönecek olursak; daha önce de yazmıştım Ankara Tatar’ın elini güçlendirmeye çalışıyor. Kıbrıs konusunda bir ilerleme sağlanamazsa Tatar Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde neyin propagandasını yapıp seçime hangi çözüm odaklı argümanlarla gidecek.

Daha önce de yazdığım gibi Ankara, Tatar’ı seçimlere hazırlıyor. Ne kadar yeterli olur ne kadar tatminkâr olur onu da zaman gösterecek. Zaman dediğim çok değil dört ay sonra bir zirve daha yapılacak ve bu dört aylık sürede taraflar yakınlaşma anlamında ne kadar yol kat etmişler onu göreceğiz.

Dünkü programda CTP Milletvekili Sevgili Armağan Candan’ı telefona bağladık; haliyle sert bir dille eleştirdi ve zirveden çıkan sonuçlar için treni sallarsınız ve insanlar trenin gittiğini sanır benzetmesini yaptı. Haksız da sayılmaz eleştirilerinde.

Yazının başında da ifade ettiğim gibi Zirvenin sonuçlarını küçümsememekler birlikte yeterli olmadığını ve elde edilen kazanımların pek ala Kıbrıs’ta ara bölgedeki bir toplantıda da elde edilebileceğini söylemem lazım.

Bekleyip göreceğiz.

************************

Günün Sözü

"Ben şimdiye kadar, yürek acısına kulaktan şifa verildiğini hiç duymadım."

William Shakespeare


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları