Yağmur Durduğunda

Yayın Tarihi: 14/01/25 05:00
okuma süresi: 5 dak.

Tiyatro, insan ruhunun sahnede vücut bulmuş hâlidir. Duyguların, düşüncelerin, acıların ve sevinçlerin kelimelerle ve beden diliyle izleyiciye aktarılmasıdır. Bir oyuncunun sahneye adım attığı an, sadece bir karakteri canlandırdığı değil, aynı zamanda kendi ruhunu da izleyiciye sunduğu andır. İşte tam da böyle bir büyüyle karşı karşıyayız "Yağmur Durduğunda" oyunuyla…

Bu oyun, sadece bir sahne performansı değil, aynı zamanda tiyatronun özüne dair bir manifesto niteliğinde. Andrew Bovell’in kaleminden çıkan ve Ezgi Yentürk’ün Türkçe’ye çevirdiği bu eser, Nehir Demirel’in oldukça yaratıcı yönetmenliğiyle hayat buluyor ve seyirciyi derinden sarsan, düşündüren ve sorgulatan bir anlatı sunuyor. Oyun, 38 yıl aradan sonra Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları ile Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’nun ortak bir projede buluşmasıyla da tarihî bir anlam taşıyor.

Ve sahnede hayat bulan karakterler… Hepsi birbirinden yetenekli, hepsi birer sanat aşığı. Oyuncuların isimlerini anmadan geçmek olmaz: Özgür Oktay, Döndü Özata, Barış Refikoğlu, Cem Aykut, Melis Günalp, İzel Seylani, Ulaş Öğüç, Birce Birsel Çağlar ve Kurtuluş Altaylı bu oyuna ruhlarını katıyorlar. Sahneye çıktıkları an, sadece karakterleriyle değil, kalpleriyle de oradalar. Onların performansını izlerken insanın içinden geçen tek şey, tiyatronun bir sanat dalı olmanın ötesinde, bir yaşam biçimi olduğudur.

Bu noktada, benim için bu oyunun bir başka anlamı daha var. Henüz daha lise yıllarında Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’nun gençlik oyunlarında kendini geliştirmeye adamıştı bu oyunda onu da izlediğimiz kızım Birce Birsel Çağlar. Onun küçüklüğünden beri tek hayali tiyatro sahnesinde olmak, duygularını ve düşüncelerini sanat yoluyla aktarmaktı. Bilkent Üniversitesi’nde aldığı eğitim ile Ankara ve  Diyarbakır Devlet Tiyatrolarında edindiği oyunculuk ve yöneticilik deneyimlerinin ardından, şimdi Kıbrıs’ta, evinde, çocukluk yıllarından beri hayalini kurduğu sahnede, hem de o yıllardan beri hayranı olduğu oyuncularla birlikte ve her biri ayrı ayrı yetenekli oyuncu arkadaşlarıyla yılların emeği ve tutkusunu da katarak bizlere muhteşem bir performans sergiliyor, sahnede ışıl ışıl parlıyorlar. Bir sanatçının en büyük motivasyonu, sahneden izleyiciye geçen duygudur. İşte "Yağmur Durduğunda" bize tam olarak bunu veriyor: Sahici, çarpıcı, unutulmaz bir deneyim… Hepsi birer değer olan bu oyuncularla birlikte onunla da hem bir tiyatro izleyicisi hem de bir baba olarak gurur duymamak mümkün mü?

Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı’nın da oyunun prömiyer gecesinde belirttiği gibi, “Güçlerimizi birleştirip, kaynaklarımızı doğru kullandığımızda, ne kadar değerli işler ortaya çıkabileceğine tanık olduk.” Oyunun başarısı, bu iş birliğinin ne denli anlamlı olduğunu kanıtlıyor.

Ayrıca, oyunun dekor ve kostüm tasarımını Özlem Yetkili, ışık tasarım ve uygulamasını Salih Kanatlı, özgün müziğini Fatih Çiçekli, afiş ve broşür tasarım ile fotoğraflarını Umut Ersoy, ses ve efekt uygulamasını Mehmet Eseri, oyun asistanlığını Ali Moda ve sahne amirliğini Mehmet Demir üstlendi. Bu büyük emeğin her parçası, izleyiciyi içine çeken atmosferin yaratılmasında önemli rol oynuyor.

Bu muhteşem yapımı izlemek isteyenler için de önemli bir not: Oyun her Çarşamba ve Cumartesi saat 20.00’de Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’nda sahneleniyor. Eğer tiyatronun gücüne, büyüsüne inanıyorsanız ve gerçekten sahnede hayat bulan bir hikâyeye tanıklık etmek istiyorsanız, bu oyunu kaçırmayın derim.

Sanat, toplumun aynasıdır. Bazen bir tiyatro sahnesinde dile gelir, bazen bir resimde, bazen de bir melodide yankılanır. "Yağmur Durduğunda" ise, tiyatronun gücünü ve sanatın insan ruhuna dokunuşunu en derin şekilde hissettiren bir yapım. Tüm ekibi, tüm sanatçıları yürekten kutluyor, tiyatronun ışığında nice başarılı oyunlar diliyorum…

 

 


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Prof. Dr. Mehmet ÇAĞLAR yazıları