Bilim ve şifa: İnsana dokunan iki değer

14 Mart…

Bilim ve insanın kesişim noktasında, anlamı ve önemi derin iki özel gün…

Bir yanda matematiğin sonsuz döngüsünü simgeleyen Pi Günü, diğer yanda yaşamın en temel ihtiyacı olan sağlığı emanet ettiğimiz doktorlarımızın Tıp Bayramı.

Bugün, bilimin ve şifanın insan hayatındaki vazgeçilmez yerini bir kez daha düşünmek için anlamlı bir fırsat.

Matematik, yalnızca sayıların, formüllerin ve soyut kavramların dünyası değildir; matematik, düşüncenin, akıl yürütmenin ve keşfetmenin temel taşıdır.

İnsanlık tarihindeki tüm büyük buluşların, teknolojik devrimlerin ve bilimsel gelişmelerin temelinde matematik vardır.

Analitik düşünme, fonksiyonel yaklaşım ve eleştirel bakış açısı, bir bireyin sadece akademik başarısında değil, hayatı anlamlandırmasında ve sorunlarla başa çıkmasında da kilit rol oynar.

Matematik, doğayı anlamanın, teknolojiyi geliştirmenin ve geleceği inşa etmenin en güçlü aracıdır.

 Matematiğin gücünü yaşamın her alanına taşıyan en önemli yöntemlerden biri ise matematiksel modellemedir.

Günlük yaşamda karşılaştığımız karmaşık problemlerin üstesinden gelebilmek için, bu problemleri matematiksel dile aktarıp çözülebilir hale getirmek gerekir.

Matematiksel modelleme, bir problemi soyutlayarak matematik dünyasına taşımak, bu probleme matematiksel çözüm önerileri geliştirmek ve ardından elde edilen çözümü farklı durumlara da uygulanabilecek şekilde genellemek sürecidir.

Bu tür bir düşünce sistemi, bilimsel ve teknolojik gelişmenin temelini oluşturur.

Modelleme sayesinde doğa olaylarını anlamak, ekonomik yapıları analiz etmek, tıbbi süreçleri iyileştirmek ve toplumsal sorunlara çözüm bulmak mümkün hale gelir.

Modelleme, matematiğin sadece akademik bir disiplin olmadığını, hayatın içindeki sorunlara doğrudan çözüm üreten bir araç olduğunu kanıtlar.

Günümüzde eğitim sistemlerinin de artık bu gerçeği içermesi gerekiyor.

Ezber odaklı, sınav merkezli, bireyin düşüncelerini bastıran bir eğitim modeli yerine; sorgulamayı, analiz etmeyi, yaratıcı düşünmeyi ve problem çözmeyi teşvik eden bir yapılandırmacı eğitim modeli inşa edilmelidir.

Öğrencilerin sadece bilgiyle değil, bilgiye ulaşma ve bilgiyi kullanma becerisiyle donatıldığı, özgürce düşünebildiği, hata yapmaktan korkmadığı, fikirlerini rahatlıkla ifade edebildiği ortamlar yaratılmalıdır.

Eğitimin dört duvar arasında sıkışmış kalmaktan çıkarılıp, yaşamın her alanına yayıldığı bir anlayış benimsenmelidir.

Bilgiye ulaşmak kolaylaştıkça, bireyler bilinçlenecek, sorgulayan, eleştiren ve çözüm üreten bireyler ortaya çıkacaktır.

Tıpkı matematiğin hayatı anlamlandırmamıza katkı sağlaması gibi, sağlığın da insan yaşamındaki önemi yadsınamaz.

Sağlık olmadan bilgi birikimi de, teknoloji de, insanlık da var olamaz.

Sağlıklı bir toplum yaratmak, bireylerin öncelikle kendi bedenlerini tanımaları ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmeleriyle mümkündür.

Fakat bu bilinç, ancak eğitimle ve doğru sağlık politikalarıyla oluşturulabilir.

İyi yetişmiş doktorlar, yeterli donanıma sahip sağlık çalışanları ve güçlü bir sağlık sistemi, sağlıklı bir toplumun temelidir.

Bu nedenle bir sosyal devletin en önemli iki sorumluluğu eğitim ve sağlıktır.

Eğitime ve sağlığa gereken önem verilmediği sürece ne toplumsal huzur sağlanabilir ne de ekonomik ve kültürel gelişim mümkün olur.

Bilim ve şifa, insana dokunan, insanı var eden ve toplumu ileriye taşıyan iki temel unsurdur.

Bugün hem bilimin hem de sağlığın bayramını kutlarken, bir matematikçi olarak bilime ve eğitime, bir insan olarak ise sağlığa yapılan her yatırımın insanlığın geleceğine atılmış en değerli adım olduğuna inanıyorum.

Hem Pi Günü’nünhem de Tıp Bayramı’nın tüm bilim insanlarına ve sağlık çalışanlarına kutlu olmasını diliyorum.

Ve bugün aynı zamanda benim küçük kızım Pınar’ın doğum günü…

Hayatımıza kattığı neşe, sevgi ve gurur için ona sonsuz teşekkür ediyorum.

İyi ki doğdun güzel kızım, iyi ki varsın…

Bugün bilimin, sağlığın ve sevginin günü…

Daha sağlıklı, daha bilinçli ve daha güzel bir geleceğe hep birlikte yürümek dileğiyle…