Fly KHY veya başka bir değimle fiyasko düzen

Yayın Tarihi: 15/03/23 07:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Pazartesi akşam saatlerinde yeni Ercan Havalimanı’nda görkemli bir törenle yeni oluşturulan Fly KHY markasının tanıtımı yapıldı. Törenin görkemine karşın piyasaya sunulan havayolunun pek de üst düzey bir oluşum olmadığı açıktır. Zira kurulan marka ne KKTC devletine aittir ne de ait olduğu şirket rekabetçidir. Üstelik uçakların üzerinde Flykhy.com yazacak olması isminin özenti olduğunu ve bu da yetmiyormuş gibi rakip bir şirketin uçak gövdelerindeki yazıyla benzerlik taşıdığını gözler önüne sermektedir.

O halde, bu havayolu Kıbrıs Türk toplumunu temsil edebilir mi? Kanımca hayır. Peki bir marka yine de oluşturulmalı mıydı? Elbette. Zira bu yeni oluşum, Ercan’dan birçok noktaya sefer düzenleyerek talebe ve filo büyüklüğüne göre belki bilet fiyatlarında olumlu bir gelişmeye vesile olabilecektir ki bunun için doğru planlama esastır. Aksi takdirde yani ana markanın hâlihazırdaki seferleri sadece yeni boyayla yapılacaksa havayolunun peşkeşin haricinde hiçbir getirisi olmayacaktır.

Bunun yanında lanse edilen markanın milli havayolu şirketi olarak kamuoyuna yansıtılmasının büyük bir samimiyetsizlik olduğunu vurgulamak gerekir. Öyle ki henüz somut ürün ortada yokken bir gecenin organize edilmesi ve burada gerçek uçak yerine yarı profesyonel bir maketin gösterilmesi, hatta önünde fotoğraflar çektirilmesi yapılan işin ne kadar ciddiyetten uzak olduğunu göstermektedir. Fly KHY’nin en erken nisan ayının ortasında hizmet vermeye başlayacak olması veya en azından planlananın bu olması vahametin boyutunu ayrıca ortaya koymaktadır. Çünkü bir ay gibi kısa bir süre içerisinde olası bir gecikmede hizmet tarihi sürekli ertelenecek, bu durum tıpkı yeni Ercan Havalimanı’nın açılış serüveninde olduğu gibi toplumumuzda devletimize yönelik artan güven kaybının daha da artmasına neden olacaktır.

Şunun da altını çizerek belirtelim. Kurulan veya kurulacak olan alt marka havayolunun yani Fly KHY’nin devlete ait olmayacak olması, bu bağlamda eleştirilmesi gereken bir konu değildir. Öyle ki mesela Alman Havayolu Lufthansa veya İsviçre merkezli Swiss Air eskiden öyle olsa da şimdi kendi devletlerine ait şirketler değillerdir. Fakat bu şirketler marka tasarımlarından, sloganlarına ve uçak gövdelerindeki boyalara kadar tüm ayrıntılarıyla ülkelerini temsil etmekte ve milli kimliklerini yansıtmaktadırlar. Buna hostes kıyafetleri, kabin içi ikramlar, müzik, koltuk tasarımı ve aydınlatmalar da dâhildir. Hâl böyleyken bir ülkenin milli havayolunun sahip olması gereken özellikler bellidir. Öyleyse bir milli havayolu şirketimiz veya en azından markamız kurulacaksa buna yönelik çalışmalar ciddiyet ve özveriyle yürütülmeli, en önemlisi de somut hâliyle kamuoyuna tanıtılmalıdır. Bir özenti tarzı derme çatma oluşumun bu görevi üstlenmeyeceği nettir. 

Buradan yola çıkarak lansman gecesinden şu anlaşılıyor ki oluşturulan marka kimi siyasetçinin ehliyet eksikliğini kiminin de kazanç hırsını örtmek için tertiplenen bir araçtır. Bu da ülkedeki düzenin bir fiyaskoya dönüştüğünün ve millilik kavramının içinin rant uğruna birileri tarafından boşaltıldığının açıkça beyanıdır.

*****

Yarının idrakinde olabilseydik, olasılıkları hesap edip kavrayabilseydik öyle dimdik yürür müydük yarına?

Yasemin Corcor Şenbayram


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Kaan Cenk ADASOY yazıları