"Eşeklerden başka Kıbrıslı yoktur" dediydi adam…

Yayın Tarihi: 31/07/22 10:00
okuma süresi: 6 dak.

Bunun da ilk yayın tarihi 30.10.2021 idi… “Eşekler” arandıkça yayınlayacağım… Buyurun okuyalım:

Lâkırdı bana ait değil elbette… Elli yıldır çamur atmak üzere iddia edildiği gibi Rauf Denktaş’a da ait değil… Başpiskopos 2. Makarios’a ait… Memurlarına " Bundan sonra, resmi belgelerde 'yerel halk" değil, Kıbrıslılar tanımlamasını kullanacaksınız" diye emir yayınlayan, Vali Sir Ronald Storrs'a söylenmiştir. 1930'da…

24/06/17 günü bu köşede gene bu konuyu anlatmıştım ama tekrarı farz oldu… Birtakım adamlar kulaktan dolma yarı buçuk bilgi ile “bilimsel görüşler” ileri sürmeye devam ediyorlar çünkü…

"Kıbrıslı Türkler, Türk değil; Osmanlı kılıç zoruyla Müslümanlaşmış eski Helenlerdir" lâfını ilk defa söyleyen de bizim Türkçe konuşan Helonofil Helen milliyetçilerimiz değildir!

Bunu da ilk defa 1950 ENOSİS Plebisiti'nin sonucunu uygulayıp adayı Yunanistan'a terk etmeyi reddederken, "O adada Türkler de var, onlar ne diyorlar?" diye soran İngilizlere karşı kilise ileri sürmüştür ve her fırsatta söylemektedir. Rum faşistlerin antika olmuş tezlerinden biridir.

Oysa  tarihte, nesebi sahih bir biçimde kayıt altında olan nerdeyse tek Türk topluluğu, Kıbrıslı Türklerdir. Bir cahilin sahte isimle saldırdığı İlber hoca söyledi diye değil! 1992'den beri belgelerini de yayınlayarak, bunu söyleyip, duruyorum. Meraklısı oturur yazdığım kitaplara bakar. Kaynakları da görür… Başbakanlık Osmanlı Arşivi’dir kaynak…

Açıkça ve ev ev kayıt altındadır ki 1572'den başlayarak, 1745'e kadar; bu adaya iki dalga halinde 10 bin 480 hane, Türkmen sürülmüştür. Sürülenlerin tümü de "Türk ve Müslüman"dır! Kayıt altındadır, iddia değil… 3. Murat, her halde, başpiskoposdan korkup da Osmanlı arşivine yalan belge yazdırıp doldurmadı! Ya da ll. Mahmut… “Üç yüz sene sonra bizim çocuklar milliyetçilik edip de imparatorluğu dağıtacaklarında işlerine yarar, orada dursun…” diye uydurmamışlardır, her halde…

On bin beş yüz haneyi, ikişer çocuklu farz etsek, 40 binden fazla nüfus eder. Üç çocuklu varsayarsak, 50 bini geçer…

Son sürgünün yapıldığı 1745'ten 136 yıl sonra, adaya gelen İngiliz'lerin yaptırdığı nüfus sayımında da Kıbrıs'ta 270 bin Grekçe konuşan Hristiyan, 65 bin Türkçe konuşan Müslüman ve diğerlerinin yanında da aslında Hristiyan olup Grekçe konuşan ama gizli gizli kendi ibadetini yapmakla beraber, daha az vergi verip, askerden de kaçmak için, Müslüman olduğunu iddia eden, 1500 de Linobambaki bulunduğu kayıtlıdır. Osmanlı da bunlardan hem vergiyi alıp, hem de dayak ata ata askere de götürmekteymiş, ki şimdi anladığımıza göre, az bile yapmaktaymış!                  

Kayıtlı kuyutlu sürülmüş  bulunan 40-50 bin nüfusa sahip Türkmen, aradan geçen bir buçuk yüz yılda, %20 dolaylarında bir nüfus artışı sağlamış.

Bu göçmen nüfusa ne zaman kitlesel bir katılım sağlanmış mı? Hayır!

Sadece,1821'de isyan çıkarıp da kelleyi tehlikeye sokunca, 5 bin kadar Rum'un Müslüman olduklarını iddia edip, malı mülkü kurtardıklarını, ama Tanzimat'tan sonra 1839'da geri dönüp, kiliseye biat ettiklerini kaydetmeliyiz! Rum faşistleri ile bizim yarı cahil aptal tayfasının "Kılıç korkusundan" dedikleri, bunlardır. 65 binde, 5 bin! Dünyalığı garanti etmek için kitabını bile inkâr eden, zor ortadan kalkınca da güya aslına rücû eden bir grup kılıç artığı şerefsiz!

Dönelim Linobambakiler'e! Bunlar zaten Orthodoks değil, Katolik asıllı idiler. Osmanlı gidince, hem kilise, hem camii hem de Vatikan üstlerine saldırdı. Vatikan başarısız oldu! En başarılısı, kilisedir! Sonra da müftülük... Çoğu orthodoksluğa "döndü"! Bir azınlık da islâmiyete… Birkaç tane Rum faşisti ve goygoycularını memnun edecem diye kendi insanımızı üzmemek için yer adı vermiyorum. Ama o da kayıtlıdır...

Peki, Osmanlı bu adamları "zorla" Müslüman yapmadı mı? Hayır, yapmadı... Çünkü Osmanlı'nın böyle bir politikası yok!

Son derecede rasyonel bir sebepten ötürü… İmparatorluktaki Orthodoks tebaa, (reaya) Müslümanlaşsa, Hazine'nin yıllık kaybı 3.5 ton altına denk geldiğinden, Ebusuut Efendi, zamanında bir fetva yayınlayarak,  "dönme"yi şarta bağlamış! "İhtida edebilirsin! Ama yedi ceddin Hristiyan vergisi ödemeye devam eder..." Kıbrıs'ta, böyle Müslüman olduğu halde hristiyan vergisi ödeyen köy var mı? Var! 2 tane… Nüfusları? 65 bin göçmene karşılılık 500 kişi, değil! Meraklısı arar, bulur kaydını… Kimseyi üzecek değilim ama o da kayıtlıdır. 

Peki? Ortak evlilik? Rum kızı sevme, aşna fişne ederken kazara kaçırma  değil! Evlenme…

 1750 ile 1800 arasında, Lefkoşa Şer'iye Sicillerinde yapılan bir araştırmada, elli yılda beş ortak evlilik bulunduydu, dördü de Türk/Ermeni evliliği idi… Beşer de diğer kazalarda olsa, işte elli yılda yirmi beş evlilik bulabilirsiniz. 25 de cepten verelim, elli olsun… Yılda 1 tane gelir… Ha arada aşna fişna ederken kaçak peydahlanıp da doğanlar var mı? Var ve daha fazladır…

İhtida? Yani Müslüman olup kayda geçirme? Üç- beş tane bulursunuz, arasanız... Evkaf Arşivi ordadır…

Sözü bağlayayım: 1881 yılı itibarıyla, İngiliz kayıtlarına göre de 65 bin nüfus içinde sonradan Müslümanlaştığını iddia eden %7-8 bir azınlık, evet vardır… 500-600 kişi yani…

Yarın devam edeceğim, çünkü Kıbrıslılar değil ama eşekler kaşınıyorlar…


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Doç. Dr. N. BERATLI yazıları