UBP’yi hiç böyle görmediniz

Yayın Tarihi: 25/08/22 11:01
okuma süresi: 4 dak.

90’lı yılların Televole çağında magazin programlarının uzun uzun tanıtımları vardı. Tanıtımlar içerisinde bir mankeni tatil yaparken mayolu yakalayan paparazzilerin görüntüleri ile yapılan haber tanıtılır. ‘Falanca mankeni hiç böyle görmediniz! Az sonra’ denip, mayolu manken görmek konusunda ileri derecede hevesli Türk halkını ekrana kilitlerlerdi.

Belki uygun örnek değil ama gerçekten UBP’yi hiç böyle görmedik.

Ulusal Birlik Partisi, gereğinde gaddar, gereğinde de kimsenin ne dediğine bakmaksızın atması gerektiğini düşündüğü adımı atmış bir partidir. Örnekleri çoktur.

Ancak bu atılması gereken adım, herkesin kafasına yatar, herkes adımın ne olduğunu bilir ve partideki herkes buna ikna olup, halkı ikna etmek için ya televizyonlarda, ya da örgüt toplantılarında kahvelerde bunu anlatır.

Bu adımın halk için ne denli gerekli olduğunu tekrar tekrar ifade eder, atılacak adımı ölümüne savunur.

Belediye Reformu Meclisten geçirildi bir şekilde.

Uyudum uyandım izledim. En son 05.15 civarında iş bitti.

Ancak bu arada, komiteden genel kurul safhasına kadar Belediye Reformunu televizyona çıkıp savunan, ne denli önemli olduğunu anlatan, halkı iknaya çalışan bir UBP’li görmedik.

Belli ki onlar da benimsememiş olayı pek.

Dün gün boyu mecliste de kimse yoktu UBP’den. Nöbet işi Fikri Ataoğlu’na kaldı.

Ne vakit ki CTP’li vekiller kürsü işgali eylemine başladı o zaman UBP’liler gelip koltuklara yerleşti ve Belediye Reformu dışında bir konu olan kürsü işgali ile ilgili varlık gösterdi.

UBP’liler sahiplenmeyi bırakın, yeni yasayı özümseyen ya da bilen de pek azdı.

Tufan Erhürman ile Ayşegül Baybars, yasa tekniği ve hukuk bağlamında anomalileri işaret edince iyice dağıldılar. Herkes kürsüye çıkıp yanıt vermemek için resmen çil yavrusu gibi dağıldı.

30 yılı aşkın bir dönemdir gazetecilik yapıyorum, UBP’yi hiç böyle görmedim. Hiçbir zaman halkın ne düşündüğü ile ilgili endişesi olmayan bir UBP görmedim.

Öyle ki bu yasanın geçmesi gerektiği ve geçmesiyle halkın lehine neler olacağını anlatmaya ihtiyaç bile duymayan bir UBP’den bahsediyorum.

Savunan olmadı anlayacağınız.

Şu ya da bu sebepten dolayı, geçmesi gerekiyor, öyle ya da böyle geçecek.

Motto bu.

Göç Yasası dediğimiz yasayı geçiren Rahmetli İrsen Küçük, bu yasayı, bütün kabinesi ve grubu ile deli gibi savunmuştu. Yasayı bir mantığa oturtmuş, ahaliyi iknaya çalışmıştı.

Halbuki bu UBP öyle yapmıyor.

Geçmesi şöyle bir fayda getirecek, geçmemesi halinde bu olacak diye bir şey anlatılmadığı gibi, kim ne sterse düşünsün çoğunluk bizde yaparız gücü ile zorlamalarla geçti gitti. Tamam irade onda, yapacak, kabul de, ilk kez hiçbir UBP’linin sahiplendiğini görmediğimiz bu yasanın uygulamasında çıkacak sorunları kim göğüsleyecek onu merak ederim.

Yasayı okumak konusunda bile boş vermişlik içinde olan UBP’liler, yerel seçim arifesinde konu gündeme geldiğinde ne yapacak merak ediyorum.

Bu Belediye Reformu ile ilgili mi, yoksa artık yeni UBP bu mu onu da bilemiyorum.

Ancak tekrar ediyorum ben UBP’yi hiç böyle görmedim.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları