İÇ HABERLER
okuma süresi: 7 dak.

Boğaziçi köyünde ineklerde Brusella

İneklerde Brusella

<P>Boğaziçi Köyü'nde hayvancılıkla geçimini sağlayan Sofu ailesinin çiftliğinde bulunan ineklerin neredeyse yüzde 100'ünde "Brusella" hastalığı bulunması bir sağlık skandalını da ortaya çıkardı. </P>

Yayın Tarihi: 19/09/08 08:29
okuma süresi: 7 dak.
İneklerde Brusella
A- A A+

Hastalıklı ineklerin sütleri aylardır "Soğuk zincirden" geçiyor ve Süt Kurumu tarafından da alınıyor. Sağlık skandalının bir başka boyutu ise inek çiftliklerinde bulunan 80 inekten 75'inde Brusella hastalığı çıkan çiftlik sahibi Neyran Sofu'nun da bu hastalığa yakalanmış olması.

Veteriner Dairesi'nin bu hastalığı gizlemeye çalıştığı iddiaları ortaya atılırken, yetkililerin hastalığa yakalandığından şüphe duyulan ineklerin "kasaba satılması" önerisi ise adeta dehşet uyandırdı.

SÜTLERİ SÜT KURUMU ALIYOR

star KIBRIS Gazetesi ve Ada TV'ye açıklamalarda bulunan çiftlik sahibi Neyran Sofu, 15 yıldan beri hayvancılıkla uğraştıklarını belirterek, geçtiğimiz yıl içerisinde dört ineğin öldüğünü, Ağustos ayından itibaren ise hamile hayvanlarında düşük yaşanmaya başlanması üzerine hastalıktan şüphelendiklerini söyledi. Yaklaşık iki yıldan beridir soğuk zincire dahil olduklarını ve üretimlerinin Süt Kurumu tarafından alındığını anlatan Sofu, her ay verdikleri sütle ilgili tahlil sonuçlarının ellerine geçtiğini ancak, brusella hastalığına rastlandığına dair herhangi bir testin kendilerine ulaşmadığını vurguladı. Bu konuda araştırma yapıldığı düşüncesiyle ilk başlarda gönül rahatlığıyla kendilerinin de ekstra tahlil yaptırmadıklarını belirten Sofu'nun anlattıkları, sütlere yapılan testler konusunda derin şüphe uyandırdı.

80 İNEĞİN 75'İ BRUSELLALI

Sofu, yaşanan düşük olaylarının artması nedeniyle Veteriner Dairesi'ne bu konuda haber verip hayvanlarına tahlil yapılmasını ısrarla istediklerini belirtti. Ardından da veteriner çağırıp önce dört inekte tahlil yapılmasını sağladıklarını anlatan Sofu, dört hayvanın dördünde de hastalık çıkınca, diğer hayvanlara da tahlil yapıldığını ve 80 ineğin 75'inde Brusella hastalığının çıktığını öğrendikleri zaman büyük bir şok yaşadıklarını belirtti.

YETKİLİLER SUÇU BİRBİRİNE ATTI

Hayvanlarının hastalıklı olduğunu öğrenen çiftlik sahipleri başlarından geçen ve adeta insan sağlığının hiçe sayıldığı olayla ilgili konuşmak için Süt Kurumu'na gittiklerini ve neden bu konuda tahlil yapılmadığı konusunda sorular sorup dertlerini anlattıklarını söyledi. Süt Kurumu'nda bulunan yetkililerin kendilerine "Biz yalnızca aracıyız" cevabı verdiklerini anlatan çiftlik sahibi, Veteriner Dairesi'nin ise kendilerine son üç aydır sütlerinin tahlil yapılmadığını söylediğini belirtti. Sofu, kendilerinin hayvanlarında rastlanan hastalığın saklanmaya çalışıldığını da savunurken soğuk zincire üye olduklarını ve sütlerinin sürekli tahlil yapılması gerektiğini söyledi.

ŞÜPHELİLERİ KASABA SATIN!

İşin bir başka boyutu ise adeta tüyler ürpertti. Yetkililerin kendilerine ilk başlarda tüm hastalıklı hayvanları alacaklarını ve yerine yeni hayvanlar vereceğini belirten Neyran Sofu yetkililerin daha sonra vazgeçerek, "Bu kadar bütçemiz yoktur. Ancak 40 tanesini alabiliriz. Diğer şüpheli hayvanları gidip kasaba satınız" dediklerini iddia etti.

SAĞLIĞINDAN OLDU

Hastalığın hayvanlara ardından da kendisine bulaşmasının en büyük nedenlerinden birisinin de etrafta bulunan hayvan leşleri olduğunu tahmin ettiğini söyleyen Sofu, "İnsanlar etrafa hayvan leşlerini atıyor. Köpekler de gidip bu leşleri yeyip daha sonra da çiflikte bulunan yalaklardan su içiyorlar" diye konuştu. İnek sütü içmediğini ve inek sütünden yapılan herhangi bir yiyeceği de yemediğini belirten Sofu, uzun zamandan beridir ateş ve halsizlik şikâyeti olduğunu ancak, kendisine böyle bir hastalık bulaşabileceğini aklına bile getirmediğini söyledi. Tüm hayvanlarda hastalık çıkınca kendisine de tahlil yapıldığını ve brusella hastalığına yakalandığını öğrendiğini belirterek, hastalandığı öğrenince büyük bir yıkım yaşadığını ifade etti. Sofu, "Yetkililerin iş yapmazlığı ve ihmalkârlığı hem bütün varımız-yoğumuzun yok olmasına, hem de sağlığımıza mal oldu. Küçük bir ihmal tüm emeklerimizi mahvetti" dedi.

VARIMIZ YOĞUMUZ GİTTİ

Hayvanları ve eşi bu ihmalkarlıktan büyük zarar gören Mehmet Sofu ise açıklamasında, "Devletten bize yardımcı olmasını istiyoruz. Hayvanların çiftliğimizden kaldırılmasını ve en azından bize düve verilmesini bekliyoruz. Yenibaştan işlerimizi düzene koymak zorundayız. Bütün varımız yoğumuz burasıdır. İlk başlarda hayvanların hepsini alacaklarını söylediler. Daha sonra da 40'ını alacaklarını diğerlerinin şüpheli olduğunu ve şüphelileri kasaba satmamızı önerdiler" diye konuştu.

HASTALIĞI SAKLADILAR

Neyran ve Mehmet Sofu'nun kızları Devran Sofu'da konuyla ilgili olarak, "Çiftliğin boşaltılıp ilaçlanması gereklidir. Bize geçici mandra versinler. 8-9 aylık hayvanlarımızı öldürecekler. Bir bir buçuk yıldır buradaki hastalığı bulamadılar. Bizim çabalarımızla bu hastalık ortaya çıktı. Üstelik de bu bize bildirilmedi. Bize bir kastları mı var da bizden sakladılar. Bu büyük bir sorumsuzluk" diye konuştu.

BRUSELLA HASTALIĞI NEDİR?

Halk arasında 'Yavru atma', 'Malta humması' veya 'Dalgalı humma' olarak bilinen hastalığa, brusella denilen bir mikrop neden olur. Brusella mikrobu, insan, sığır, koyun, keçi ve domuzlarda yavru atma, kısırlık ve meme hastalıkları yapar. Mikrop, hasta hayvanların dışkı, süt ve atık yavru zarları (son'u) ile çevreye bulaşıp, insanlarda hastalık meydana getirir. Ahır veya ağıl içinde hayvanlar arasında bulaşma ağız, deri, göz yoluyla, çiftleşme veya sağım sırasındaki hatalar sonu meme yoluyla olur. Mikrobu taşıyan gebe hayvanlar yavru atarlarken veya doğururken atık yavru zarları ve suları ile çevreyi bulaştırırlar. Mikrobu taşıyan hasta hayvanların çoğu, yavru attıktan sonra aylarca sütleri ile mikrobu çıkarırlar. İneklerde yavru atmalar genellikle gebeliğin 6. ve 8. aylarında, koyun ve keçilerde gebeliğin ileri devrelerinde olur. İnek, koyun ve keçilerde, birinci yavru atımından sonra, ikinci atık olayları nadiren görülür. Brusellada genellikle hasta hayvanları tedavi yoluna gidilmez.

Hasta insanlarda, genellikle akşamları ateş yükselmesi ve terleme görülür. Ateş gündüzleri düşer. Bazen ateş daha hafif ancak kalıcı olabilir bu durum 3-5 gün sürer. Şiddetli eklem ağrıları, halsizlik ve baş ağrısı vardır. Bazı hallerde gebe kadınlar çocuk düşürebilir, erkeklerde yumurtalık iltihabı sonu kısırlık görülebilir.
StarKıbrıs

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.