Ramadan Güney cinayete mi kurban gitti?
<P>AVRUPA'NIN Leningrad'dan sonraki en büyük mezarlığının sahibi Ramadan Güney'in ölümünün ardından iki yıl geçmesine rağmen, hala yeni iddialar ortaya atılıyor. 74 yaşında Kıbrıs'ta kaldığı otelde ölen Güney'in cenazesinin, mezarından çıkartılıp, yeniden otopsi yapıldığını açıklayan kızı avukat Gönül Güney, "Babasının öldürüldüğünü" iddia ederek, gerçeğin ortaya çıkartılması konusunda Kuzey Kıbrıs'taki resmi makamlardan yardım istedi.</P>
Babasının yıllarca gerek İngiltere, gerekse Kuzey Kıbrıs'ta Türk topluma sayısız hizmet ve yardımı dokunduğunu belirten Gönül Güney, içki kullanmayan babasının kanında alkol bulunduğunu belirterek, "Aile olarak bu olayların durmasını ve gerçeğin ortaya çıkmasını istiyoruz. Güney ailesi bu durumdan çok büyük üzüntü duymaktadır. Kıbrıs'ta durumu bilenlerden yardım bekliyoruz" mesajını verdi.
Bu arada Ramadan Güney'in, İngiliz eşi Diane Holliday'i kiralık katil tutup, öldürtmeye teşebbüs iddiasiyla yargılanan oğlu Erkin Güney, çıkartıldığı Ağır Ceza Mahkemesi Old Bailey'de "suçlamayı" kabul etmedi. Erkin Güney, ünlü Harrods mağazasının sahibi Muhammed El Fayed'in oğlu, Prenses Diana'yla Paris'teki trafik kazasında ölen Dodi El Fayed'in eski sevgilisi 46 yaşındaki Diane Holliday'i, öldürtmeye teşebbüs iddiasıyla tutuklu olarak yargılanıyor.
İKİNCİ OTOPSİ
Konuyla ilgili Star KIBRIS'a konuşan, işadamının avukat kızı Gönül Güney, 6 evlat sahibi babalarının "öldürüldüğü" iddiasında bulunarak, "Babamın ölümündeki bu perdenin kalkması için Kuzey Kıbrıs'taki makamlardan yardım ve ilgi bekliyoruz" dedi.
Yıllarca "Müzik Dünyası" adıyla, Londralı Türk toplumuna hizmet veren işyerindeki yazıhanesinde avukatlık mesleğini sürdüren Gönül Güney, olayların geldiği noktanın Güney ailesini derinden yaraladığını belirterek, gazetemize şunları söyledi;
"Babamın cenazesini almaya giden kardeşlerim Önder ve Erkin, yüzü mosmor olan babamın ölümünden daha o zaman şüphelenmişlerdi. Bizim asıl arzumuz, babamızı orada toprağa vermekti. Ancak böyle şüphe görünce buraya getirmeye karar verdik. Babamın ölüm raporunu daha 3 hafta önce , İngilizce tercüme edilmiş şekliyle bana verdiler. Toxoloji raporunu Kıbrıs'tan defalarca istedik. İngilizceye çevrilmiş şeklini daha yeni gördük. Kardeşlerim, KKTC Sağlık Bakanlığı'na gidip, ölümle ilgili toksoloji raporunu istediler. Onlardan 3 bin sterlin istendi. Babamın, geçen yıl Eylül ayında , Brookwood'daki mezarından çıkartıp, burada da İngilizlere otopsi yaptırdık. Kanında, 222 mg. Saf alkol etanol bulunduğu ortaya çıktı. Babam şeker hastasıydı ve dininin vecibelerini yerine getiren bir Müslümandı. Alkol kesinlikle kullanmazdı. 24 yaşında bırakmıştı. Kanındaki oran, araba kullanımı için sınırın 7 kat daha fazlası. Ayrıca elinde de enjektör deliği izleri bulundu. Babam insülin kullanırdı, hatta ben de babam Londra'dayken iğnelerini yapardım. Ancak eline değil, karnına yapardık. Babamın alkol içmediğini yakınları herkes bilir. Bu olaylar, hep babamın ölümünden sonra ortaya çıktı. Ailemizi, tahmin edilemeyecek kadar üzüyor. Babam topluma çok yardım eden, ülkesini seven-sayan biriydi. Shacklewell Camiinin baskanlığını babamın vefatından sonra ben yapıyorum. Bu nedenle daha da çok üzüntü duyuyoruz.Gazeteniz aracılığıyla ailecek mesajımız, yalanlar ortaya çıksın, babamı öldürdüler, bu konu aydınlansın"
ŞÜPHELİ ÇEKLER
Babasının ölmeden önce, kendisinden zorla alınan ve 6 tanesi yeni ortaya çıkan çeklerin de şüpheli olduğunu belirten Gönül Güney, İngiliz polisine de bu konuda bazı isim ve bilgi verdiklerini, babasının öldürüldüğünü onlara da ilettiklerini söyledi.
Babasının 7 milyon sterlin borçlu gösterilmek istendiğini de vurgulayan Güney, " babam varlıklı biriydi. Kimseden borç almayacak kadar durumu iyiydi. Her iş adamı gibi para alıp, verirdi. Olduğu öne sürülen borç varsa, bunların ispatı nerede ? Babamın imzası zorla attırılmış, hasta bir insana hangi şartlar altında bunlar imzalatıldı ? Paraları işletmek için aldığı iddia ediliyor. Babam öleli 2 yıl oldu, ancak hala onun imzaladığı çekler ortaya çıkıyor. " diyerek, karmaşık durumu anlattı.
ERKİN'E KOMPLO
İki yıl önce ölen babalarının otopsi raporuyla uğraşan Güney ailesi, Erkin Güney'in, üvey anne Diane Holliday'i "öldürtmeye" teşebbüs iddiasıyla mahkemeye verilmesiyle sarsıldı. İngiliz basınında da geniş yer alan dava, Diane Holliday'in, 1997'de Prenses Diana'yla birlikte ölen Harrods mağazası sahibi Muhammed Fayed'in oğlu Dodi'nin eski sevgilisi ve 13 yaşındaki kızının annesi oluşu nedeniyle büyük ilgi gördü.
Ramadan Güney ile evlenen ve Güney'den 10 yaşında Hüseyin adlı çocuğu bulunan Diane Holliday, Erkin'in kendisini "Zaf" adlı birine öldürtmek istediği iddiasıyla mahkemeye başvurdu. Londra'daki Ağır Ceza Mahkemesinde başlayan duruşmada, tutuklu yargılanan Erkin Güney, suçlamayı reddetti.
Önümüzdeki Nisan ayında başlayan davayla ilgili gazetemize bilgi veren Gönül Güney, İngiliz basınında da geniş şekilde yer alan davanın " tamamen komplo " olduğunu iddia etti, şunları söyledi;
"Diane, Dodi'yle birlikteyken onu kandırmaya çalıştı. Kızını Amerikada doğurdu ve orada sattı. Babam bu kadını istemezdi. Ancak bir şekilde beraber oldular. Babam çoğu zaman Kuzey Kıbrıs'taydı. Ayrı yaşıyorlardı yani. Diane, babam öldükten sonra 10 gün bile beklemedi. Avukata ara emri koydurtup, bizim mezarlık isini yapmamızı engellemek istedi. Babamın ofisinden bazı evrakları aldı, babamın ölümünden sonra imzasını taklit etti, imzasını bazı evraklara koydu. Babamın vasiyetini bile çaldı. Biz 2002 yılında yaptığı, imzasız vasiyetini avukattan aldık, kadının adı yoktu. Hüseyin'in adı vardı, o kardeşimizdir. İngiltere'de neyimiz varsa, onun da payı vardır. Erkin'e, Diane komplo kurdu. Kardesim daha önce hapise girip, çıktı. Oradaki mahkumlara yardım için, polis ve probation ofislerinin denetiminde, mahkumlara mezarlıkta iş veriyordu. Bir Iraklı'yı mezarlara pislediği için işten el çektirdi. Bu kişi, 'cezasını az çeksin' diye, polise Erkin'in Diane'yi öldürmek istediği yalanını uydurdu. Bunun üzerine polis, Zaf adlı bir başkasını yolladı. Undercover polis'ti, Erkin hemen anlamıştı. Kardeşim, Diane'nin polisle komplosuyla karşı karşıya, Tutuklu yargılanıyor. Ancak suçu yok."
starkıbrıs
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.