İÇ HABERLER
okuma süresi: 8 dak.

Mete Boyacı: "Emirnameler ekonomik veriden yoksun"

Mete Boyacı: “Emirnameler ekonomik veriden yoksun”

Mete Boyacı, refah dolu günler için çalışmamız gerektiğine insanların inanması gerektiği vurgusunu yaptı.

Yayın Tarihi: 26/11/18 08:03
okuma süresi: 8 dak.
Mete Boyacı: “Emirnameler ekonomik veriden yoksun”
A- A A+
Gazimağusa, İskele ve Yeniboğaziçi emirname taslağı hazırlanırken ekonomik akıl, yaratılan istihdam ve bölgedeki değer artışı önemsenmeyerek ekonomik verilerden yoksun bir tutum izlendiğini söyleyen, ülkemizin tanınmış işadamlarından Mete Boyacı "Bu haksız Emirnameyi uygulamaya koymak isteyenlerin bu ülkenin kendi ayakları üstünde durması için yatırımın önüne engeller koyma değil önünün açılması gerektiğini ve birlikte daha refah dolu günler için çalışmamız gerektiğine inanmalarını bekliyoruz" çağrısı yaptı.

Kıbrıs Postası

Gazimağusa, İskele ve Yeniboğaziçi emirname taslağı hazırlanırken ekonomik akıl, yaratılan istihdam ve bölgedeki değer artışı önemsenmeyerek ekonomik verilerden yoksun bir tutum izlendiğini söyleyen, ülkemizin tanınmış işadamlarından Mete Boyacı "Bu haksız Emirnameyi uygulamaya koymak isteyenlerin bu ülkenin kendi ayakları üstünde durması için yatırımın önüne engeller koyma değil önünün açılması gerektiğini ve birlikte daha refah dolu günler için çalışmamız gerektiğine inanmalarını bekliyoruz" çağrısı yaptı.

Boyacı'nın açıklaması şöyle; "Gazimağusa, İskele ve Yeniboğaziçiemirname taslağı hazırlanırken ekonomik akıl, yaratılan istihdam ve bölgedeki değer artışı önemsenmeyerek ekonomik verilerden yoksun bir tutum izlenmiştir. Ülkemizin bahsekonu bölgelerinin iç ve dış yatırıma en fazla ihtiyacı olduğu bir dönemde bunun önü tıkanarak yeni bir ekonomik kaosa, kamplaşmaya ve gerginliklere doğru gitmekteyiz.

Ülkemizin yatırım ve yatırımcıya ve özellikle dışarıdan istikrarlı bir döviz girişi sağlayan, katma değeri çok geniş kesimlere dağılan inşaat sektörüne ne kadar çok ihtiyacı olduğunu hiçkimseinkar edecek durumda değildir.Birkaç yıl öncesine dek ülkedeki toplam yatırımlardan payını alamamış, büyük bir eşitsizlik yaşayan Yeni İskele'nin son yıllarda en büyük gelir kaynağı inşaat sektörü yatırımlarıdır.Özellikle dış bireysel yatırımcıların buralardan konut satın alarak kimi zaman tatillerini kimi zaman ise yaşamlarının bir kısmını buralarda geçirmeleri, diğer zamanlarda ise konutlarını turistlere kiraya vermeleri sayesindeoluşan nüfus bölge ekonomisine ve sosyal yaşamına büyük katkı koymakta, kısa veya uzun bu tür konaklamalar esnasında bakkal ve marketlerde, kahve ve restorantlarda, emlak ve seyahat acentelerindeve bunlar gibi onlarca işyerinde yapılan harcamalarise bölgeye çok önemli gelir sağlamaktadır."

"OYSA DEVLET, 2017'DE, İSKELE'Yİ BİRİNCİ KALKINMA BÖLGESİ İLAN ETMİŞTİ"

"Ayrıca, bölgedeki gelişmeye servis ve hizmet sağlayan inşaatçı ve taşeron ekipleri, inşaat malzemesi satıcıları, sanayi ve imalat tesisleri ve buralarda istihdam edilmiş binlerce çalışan için hayati bir durum sözkonusudur.Tüm bunların tespiti bölge halkına ve esnafına sorup cevabını almak kadar basit iken taslağı hazırlayan yetkililerin gerekli hassasiyeti niye göstermediği anlaşılır bir yaklaşım değildir.

Çok garip bir ironi ise bu emirname taslağını önümüze koyan devletinkendisi daha bir yıl önce, Nisan 2017'de,İskele'yi birinci kalkınma bölgesi ilan etmişti.Oysa bugün bu emirname taslağı ile bunun tam tersi bir durum yaratılmaya çalışılmakta ve Gazimağusa'danKarpaz'a çok geniş bir bölgede maksadını aşan, sosyal ve ekonomik aktiviteleri büyük ölçüde sekteye uğratacak bir durum yaratılmaya çalışılmaktadır.Devlet kararlarına ve uygulamalarına güven duyulamayan bir ortamda yatırım ikliminin gelişmesini beklemek söz konusu olamaz.

Büyük oranda tarımsal arazi diye ilan edilerek gelişime kapatılmak istenen Gülseren, LongBeach, Glapsides gibi bölgelerin tarıma uygunluk araştırmasını kim yaptı? Çukurova Üniversitesi mensubu Prof. Dr. Suat Şenol'un yaptığı çalışma çok farklı bir tablo ortaya koyuyor; KKTC genelindeki toprakların tarıma elverişlilik oranlarını sulama yöntemleri açısından incelediğinde Emirname taslağı ile sınırlandırılan bölgelerin "tarıma az uygun" veya "uygun değil" olduğu görülüyor. KKTC'nin %56.71'i tarım arazisi, diğerleri orman, mera ve kullanılmayan arazi. Sadece %10.69'u yerleşim, dere ve gölet. Tarıma uygun olmayan bu kadar önemli bir ekonomik bölgeyi tarımsal arazi ilan etmek hangi amaca hizmet ediyor? İşimize geldiği zaman Avrupa'nın kalkınmışlığını örnek göstereceğiz, gelmediği zaman ise Avrupa'nın kalkınmasını sağlayan gerçeklere sırtımızı döneceğiz ve "bizim durumumuz farklı" diyeceğiz. Konuya göre Avrupa'nın istediğiniz ülkesini veya şehrini seçmek de serbest."

"KALKINMA PLANI TÜRKİYE'DEN PARA İSTEMEK Mİ?"

"Bu haksız Emirnameyi uygulamaya koymak isteyenlerin bu ülkenin kendi ayakları üstünde durması için yatırımın önüne engeller koyma değil önünün açılması gerektiğini ve birlikte daha refah dolu günler için çalışmamız gerektiğine inanmalarını bekliyoruz. Eğer ülke ekonomisini büyütmenin ve halkın refah seviyesini artırmanın yolu Türkiye Cumhuriyeti ile defalarca imzalanan üç yıllık kalkınma planlarını bir kenara koyarak sürekli Anavatan'dan para istemek olarak görülüyorsa o zaman kalkınma politikamızın bu olduğu açıkça ortaya konmalıdır.

Uzun yıllar ülkemizde haklı veya haksızlığı tam sorgulanmadan, suçlu veya suçsuzluğu tam araştırılmadan kişiler, kurumlar ve işletmeler bahsekonu toplantıda Şehir Planlama Dairesi Müdürü'nün yaptığı gibi talihsiz bir şekilde suçlanmış ve haklarında olumsuz imaj yaratılmasına neden olunmuştur. Kişi ve kurumların hataları olabilir, devletin de hataları olduğu gibi, ancak haklılığımızı göstermek veya siyasi görüşümüzü savunmak için sürekli günah keçisi aramaya devam edeceksek, imrendiğimiz ülkeleri her zaman imrenerek izlemeye devam edeceğiz.Bu tür yaklaşımların artık son bulmasını ve böyle karalamaların kimseye ve ortak geleceğimize bir katkısı olmadığının bilinmesini istiyoruz."

"HİÇBİR ZAMAN DEVLETTEN BİR AYRICALIK VE FİNANSAL KAYNAK İSTEMEDİK"

"Levent Şirketler Grubu olarak bugüne değin yatırımlarımızın tamamını bu ülkede birlikte yaşadığımız topraklarda yaptık. Kazandıklarımızı bu ülkede yatırımlara dönüştürdük ve binlerce kişiye doğrudan daha fazlasına ise dolaylı iş ve gelecek sağladık. Birkaç istisna hariç tüm bu faaliyetlerimizi ve yatırımlarımızı kendi arazilerimiz üstünde gerçekleştirdik. İnşaat sektörü sayesinde var olan sanayi yatırımlarımızın ürünlerini devletten teşvik almadan üreterek tüm dünyaya ihraç eder duruma geldik. Hiç bir zaman devletten bir ayrıcalık ve finansal kaynak istemedik. Halkımızın ve çalışanlarımızın desteği ile böyle olmaya ve ülkemizin geleceğine ve refahına elimizden geldiğince katkı koymaya devam edeceğiz.

19 Kasım Pazartesi Gazimağusada yapılan sunumda şahsıma ve aileme karşı yapılan "hükümet getiren, hükümet değiştiren ailenin mensubu" şeklinde ithamda bulunan Şehir Planlama Dairesi Müdürü Sayın Türkmen Yiğitcan'a o gece söylediğimin aksine herhangi bir dava açacak değilim ve şahsıma bir özürü de gerekli görmüyorum, çünkü Sn. Yiğitcan'ın gecenin o gergin ortamında dile getirdiği düşünceye sahip biri olduğunainanmıyorum.

Benim isteğim, sadece Grubumuza karşı değil,herşeyini bu ülkeye adamış çalışan, üreten işinsanları ve işletmeler hakkında yıllar boyunca bu denli haksız düşünce ve yargıların oluşmasına sebep olanların Sn. Türkmen Yiğitcan'dan özür dilemesidir.

Saygı ile kamuoyuna duyurulur."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.