Ersin Tatar’dan Guterres’e mektup: “Rum tarafı sadece BM planını değil, çözümü reddetti”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri Guterres'e gönderdiği mektupta, BM’nin eski Genel Sekreteri Kofi Annan’ın 2004 tarihli raporunda, Rum tarafının yetki ve refahı Kıbrıslı Türklerle paylaşmayı reddettiklerini belirttiğini hatırlatarak, “Rum tarafı sadece BM planını değil, çözümün kendisini reddetti” dedi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in kendisine gönderdiği mektuba cevaben yazdığı mektupta, sürdürülebilir bir uzlaşı için iki taraf arasında yeni bir ortak zemin olup olmadığını tespit etmek amacıyla yapılacak gayri resmi ve beş artı BM formatında bir toplantıyı desteklediklerini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, adil, gerçekçi ve sürdürülebilir bir uzlaşı için Kıbrıs’ta ve bölgemizde hüküm süren yeni koşullar ışığında, iki taraf arasında, eşit uluslararası statüye sahip iki egemen Devlet’e dayalı bir iş birliği ilişkisi kurulmasını amaçladıklarını vurguladı.
“KIBRIS RUM TARAFI VE YUNANİSTAN CRANS MONTANA’DA ÇÖZÜME VARMA NİYETİ OLMADAN STATÜKOYU DEVAM ETTİRMEYE ÇALIŞTI”
BM Genel Sekreteri’nin yeni yılını ve noelini de kutladığı mektubunda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs’ta federal bir çözüm arayışının on yıllardır devam eden bir süreç olduğunu belirterek, BM eski Genel Sekreterleri’nin tüm uzlaşı, çaba ve girişimlerinin Kıbrıs Rum tarafınca engellendiğini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Crans-Montana’da Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye’nin ortaya koyduğu tüm esneklik ve iyi niyete rağmen, Kıbrıs Rum tarafı ve Yunanistan’ın bir çözüme varma niyeti olmaksızın uzlaşıyı engellediğini ve statükoyu devam ettirmeye çalıştıklarını ifade etti.
“KIBRIS RUM TARAFI SADECE BM PLANINI DEĞİL, ÇÖZÜMÜN KENDİSİNİ REDDETTİ”
Cumhurbaşkanı Tatar, Eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın Güvenlik Konseyi’ne sunduğu 28 Mayıs 2004 tarihli raporunda, Kıbrıs Rum tarafının yetki ve refahı Kıbrıslı Türklerle paylaşmayı reddettiklerini belirttiğini hatırlatarak, Kıbrıs Rum tarafının, sadece BM planını değil, çözümün kendisini reddettiklerini vurguladı.
1963 yılının Aralık ayında silah zoru ile iki halkın eşit kurucu ortak olarak kurdukları Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ele geçiren ve tanınmış hükümet olmanın avantajlarını kullanan Kıbrıslı Rum muhataplarımızın, yetki paylaşmak için niyetlerinin olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Rum tarafının sözde “Kıbrıs hükümeti” olarak kendi yollarına gitmeyi ve “sürdürülemez” olarak tanımlanan statükoyu devam ettirmeyi tercih ettikleri kaydetti.
“KIBRIS RUM TARAFI FEDERAL ÇÖZÜMÜ GÖRÜŞME KİSVESİ ALTINDA MÜZAKERE SÜRECİNİ, STATÜKOYU SÜRDÜRMEK İÇİN BİR PERDE OLARAK KULLANMAYI AMAÇLIYOR”
Cumhurbaşkanı Tatar, federal çözümü görüşme kisvesi altında müzakere sürecini statükoyu devam ettirmek için bir örtü, bir perde olarak kullanmayı amaçlayan Kıbrıs Rum tarafının gizli niyetlerinin kabul edilemez olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta ilerleme kaydetmek ve geçmişteki başarısızlık ve hayal kırıklıklarının tekrarlanmaması; güvenlik, istikrar ve refah için iki eşit taraf olarak bir iş birliği ilişkisi içinde olmanın gerekliliğine işaret etti.
“İKİ EGEMEN DEVLETE DAYALI İŞ BİRLİĞİ”
Cumhurbaşkanı Tatar, Üst Düzey BM yetkilisi Jane Holl Lute’a adaya yaptığı ziyaret sırasında, adil, gerçekçi ve sürdürülebilir bir çözüm için Kıbrıs’ta ve bölgemizdeki yeni koşullar ışığında, iki taraf arasında, eşit uluslararası statüye sahip iki egemen Devlet’e dayalı bir iş birliği ilişkisi kurulmasını amaçladıklarını izah ettiklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar, adaya ve bölgemize, sürdürülebilir, güvenlik, istikrar ve iş birliği getirecek bir uzlaşı arayışında iki taraf arasında yeni bir ortak zemin olup olmadığını tespit etmek amacıyla yapılacak gayri resmi ve beş artı BM formatında bir toplantıyı herhangi bir önkoşul olmaksızın desteklediklerini ifade etti.
“YENİ SÜREÇ, SONUÇ ODAKLI OLABİLMESİ İÇİN ZAMAN TAKVİMLİ OLMALI”
Sürecin çöktüğü nokta olan Crans-Montana’da bırakıldığı yerden yeniden başlamanın sözkonusu olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, yeni ortak bir zemine dayalı bir sürecin, sonuç odaklı ve anlamlı olabilmesi için zaman takvimli olması gerektiğini de vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafının fikirlerini tasarlarken sadece ileriye dönük bir yaklaşımla değil, aynı zamanda, yalnızca üç yıl sürmüş başarısız 1960 Ortaklık Cumhuriyeti deneyimini de tekrarlamamak açısından sürdürülebilirlik unsurunun dikkate alındığını belirtti.
“KIBRIS SORUNUNU ORTADAN KALDIRMA, DOĞU AKDENİZ’DE KUCAKLAYICI BİR VİZYONUN YOLUNU AÇACAK”
Cumhurbaşkanı Tatar, belirtilen zeminde Kıbrıs sorununu ortadan kaldırmanın bölgesel güvenlik ve istikrarın yeniden tesis edilmesine yardımcı olacağına, Doğu Akdeniz’de kucaklayıcı bir vizyon oluşturulmasının yolunu açacağına işaret etti. Cumhurbaşkanı Tatar, doğal gazın Türkiye’ye ve Türkiye yoluyla Avrupa’ya nakletmek için bir denizaltı boru hattı inşa etmenin ticari olarak en uygun seçenek olduğunu da ifade etti.
BM GENEL SEKRETERİ’NE EGEMEN EŞİTLİK VE İKİ DEVLETE DAYALI İŞ BİRLİĞİ FORMÜLÜNE AÇIK FİKİRLİLİKLE YAKLAŞMA ÇAĞRISI
Cumhurbaşkanı Tatar, BM Genel Sekreteri’ni, egemen eşitlik ve iki Devlet’e dayalı iş birliği formülüne açık fikirlilikle yaklaşmaya ve adada adil ve sürdürülebilir bir çözümün yararına Kıbrıs Rum tarafını da aynı tutum içinde olması için ikna etmeye yardımcı olmaya davet etti. Kıbrıs sorununu müzakere yoluyla çözme çabalarında bir dönüm noktasında olunduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, sorunu nihai bir çözüme kavuşturmak için bu fırsatı değerlendirerek azami çabayı göstermenin ilgili herkesin sorumluluğu olduğunu ekledi.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.