İÇ HABERLER
okuma süresi: 10 dak.

Kudret Özersay’dan “KKTC-TC Gençlik ve Spor Protokolü” yorumu: “Komite’den zor geçer”

Kudret Özersay’dan “KKTC-TC Gençlik ve Spor Protokolü” yorumu: “Komite’den zor geçer”

“KKTC-TC Gençlik ve Spor Protokolü” taslak metnine ilişkin soru üzerine konuşan HP Genel Başkanı Kudret Özersay, “Taslağa bakıldığında, Kıbrıs Türklerinin değil; Türkiye’nin ihtiyaç olarak gördüğü şeylerin esas alındığı görülüyor” dedi, söz konusu protokolün Komite’den geçmesi gerekeceğini ve hükümetin Komite’de çoğunluğu elinde bulundurmadığını anımsatarak, “Eğer protokol basına yansıdığı haliyse, Komite’den zor geçer” ifadelerini kullandı.

Yayın Tarihi: 15/04/21 14:15
okuma süresi: 10 dak.
Kudret Özersay’dan “KKTC-TC Gençlik ve Spor Protokolü” yorumu: “Komite’den zor geçer”

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, Kıbrıs Postası TV’de gazeteci Gökhan Altıner’in sunduğu “Sabah Postası” programına katılarak, gündeme ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Dün akşam saatlerinde basına yansıyan “KKTC-TC Gençlik ve Spor Protokolü” taslak metnine ilişkin soru üzerine konuşan Kudret Özersay, “Türkiye’nin bir yığın başka konularda olduğu gibi, kültür ve sporda da Kıbrıslı Türklere destek vermesi iyi bir şey. Ama bu desteğin, kimin önceliklerine göre tasarlandığı hayati bir konudur” dedi.

“TASLAĞA BAKILDIĞINDA, TÜRKİYE’NİN İHTİYAÇ OLARAK GÖRDÜĞÜ ŞEYLERİN ESAS ALINDIĞI GÖRÜLÜYOR”

KKTC sporunun ihtiyaçlarının en başında uluslararası standartlarda tesis ve yine uluslararası anlamda temsiliyet konularının geldiğini vurgulayan Özersay, “Bu ve benzeri protokoller hazırlanırken, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu ve Spor Dairesi’nden görüş alındığında, ihtiyaçlar neyse onlar ortaya konulur. Ancak basına yansıyan taslağa bakıldığında, Türkiye Cumhuriyeti’nin ihtiyaç olarak gördüğü şeylerin esas alındığı görülüyor” şeklinde konuştu.

“BEN KIBRISLI TÜRKLERİN KENDİ KİMLİK VE KÜLTÜRLERİYLE İLGİLİ BİR EKSİKLİK YAŞADIKLARINI DÜŞÜNMÜYORUM”

Taslak metnin, “Kıbrıslı Türk gençlerin milli ve manevi değerlere sahip olmadığı” ve “bu değerlerin kazandırılması gerektiği” yönünde hazırlandığını savunan Özersay, “Ben Kıbrıslı Türklerin kendi kimlik ve kültürleriyle ilgili bir eksiklik yaşadıklarını düşünmüyorum. Kıbrıslı Türk gençlere, milli kamplara götürülerek, sanki bir bilgisayara program yüklermiş gibi milli değerler yüklenmeye çalışılıyor” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türk halkının zaman zaman çocuklarını ya da torunlarını alarak örneğin Çanakkale’yi ziyaret ettiğini, oradaki milli mücadele ruhuna tanıklık ettiğini, turlara katıldığını vurgulayan Özersay, taslak metnin, “Kıbrıslı Türklerin değerleri eksiktir de bu değerler bize yükletilmeye mi çalışılıyor” sorusunu akıllara getirdiğini kaydetti.

“BİZ ÇİNCE Mİ KONUŞUYORUZ?”

Dün itibariyle Türkçe konuşan ülkelerin futbol federasyonlarının bir anlaşma imzaladığını ancak bu anlaşmada KTFF’nin bulunmadığını ifade eden Özersay, “KTFF orada gözlemci üye olarak bile yok. Türkiye istese, yapacak olsa, tesis ve temsiliyet hakkını verebilirdi. Biz Çince mi konuşuyoruz? İslam İşbirliği Teşkilatı’nda olduğu gibi, bir gözlemci olarak veya Kıbrıs Türk Federe Devleti olarak katılabilirdik” dedi.

“EĞER PROTOKOL BASINA YANSIDIĞI HALİYSE, KOMİTE’DEN ZOR GEÇER”

Özersay, “Eğer taslak protokol basına yansıdığı haliyse, protokol Meclis Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’ne gelecek ve geçmesi gerekecek. Açıkça söyleyeyim, zor geçer. Hükümet, Komite’de çoğunluğu elinde bulundurmuyor. Niyet okuması yapmak istemem ama devletten devlete ilişki kurmak istiyoruz, Türkiye’nin bir takım öncelikleri var ama Kıbrıslı Türklerin öncelikleri esas alınmalı. Türkiye buranın ne gibi bir hale dönüşmesini istiyor ve buna destek veriyor? Bu durum tamam bir durum değil” şeklinde konuştu.

ERKEN SEÇİM… “NİSAN 2022 TARİHİ ŞAKA BİLE DEĞİL”

Erken genel seçim tarihi tartışmalarına değinen Özersay, hükümetin “Nisan 2022” tarihi söylemini “şaka bile değil” şeklinde yorumladı, “Önümüzdeki hafta bile bu hükümetin devam edip etmeyeceği bile belli değilken, bu hükümetin ülkeye gelecek sene nasıl seçime götüreceği hiç belli değil” dedi.

“SAĞDAN SOLDAN VEKİL İSTİFA ETTİRİP BU HÜKÜMET KURDURULDU”

Azınlık hükümetinin, “yamalı bir bohça” şeklinde kurulduğunu, “sağdan soldan vekil istifa ettirip bu hükümetin kurdurulduğunu” ifade eden Özersay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hükümet kurulurken, Bakanlar Kurulu konusunda bile birbirilerinden haberdar değillerdi. Meclis Başkanı seçimi kavgası yaşadılar, birbirilerine oy bile vermediler. Hısımına, akrabasına mevki isteyen Meclis’e gelmedi. Bakan olmak isteyen, Meclis’e gelmedi. İstifa ederek hükümete destek verenlerin, istedikleri atamalar yapılmadı diye Meclis’e gelmedi. Gerçek anlamda eğreti ve yamalı bohça bir hükümet söz konusu olduğu için bu hükmet nasıl olacak da ekonomi ve sağlığı düzenli bir şekilde yönetecek de gelen seneye seçim yapacak? Hükümetin kendisi bir protokol yaptı, bu protokol meclise getirildi, güvenoyu aldı, bu hükümet, Ekim ayına kadar hükümettir denildi.”

ARIKLI’YA… “KİMSE KIVIRMASIN”

Siyasi anlamda kimsenin “kıvırmaması” gerektiğini ifade eden Özersay, “Sayın Arıklı ve YDP, hükümetin kurulma aşamasında, seçim için Ekim ayına kadar beklenilmesine bile karşıydı: Seçim tarihi için Nisan ayını istiyorlardı, Ekim ayına razı gelmişlerdi. Çok da istekli değillerdi. Şimdi de gelen seneye mi razı geldiler?” diye sordu.

“DP SEÇİM TARİHİYLE İLGİLİ HİÇBİR ŞEY DEMİYOR”, UBP’NİN RÜZGÂRIYLA SAVRULUYOR”

HP olarak seçim tarihiyle ilgili “memleketin yararına olan nedir?” sorusuyla hareket ettiklerini vurgulayan Özersay, “Gördüğümüz şu; ana muhalefet seçim tarihi olarak Haziran 2021 diyor. HP, Ağustos 2021 diyor. Hükümet protokolü Ekim 2021 diyor. Hükümetin büyük ortağı 2022 diyor. DP hiçbir şey demiyor, UBP ile rüzgarla savruluyor, görüş de ortaya koymuyor” diyerek, sözlerine şöyle devam etti:

“Yapmamız gereken, aşılamada bir yol kat etmektir. Hafta sonuna doğru aşıların geleceği yönünde bir duyum var. Türkiye Libya’ya tek seferde 129 bin doz aşı gönderdiğine göre, biz de Türkiye ile bir program yapalım ve üç seferde bu işi bitirelim denmesi gerek. Ama hükümet bu konuyu Türkiye ile konuştu mu? Hiç sanmıyorum. Öncelikli olarak muhtemelen şu konuşuluyordur; ‘kurultayı yaparsak bize destek olur musunuz?’ Yazda vaka sayısında bir azalma olacak, aşılama da yapılırsa, ülke önünü görecek. Bu nedenle seçimin yazın sonuna doğru yapılması daha doğru diyoruz.”

“EĞER SEÇİMLER NİSAN 2022’DE YAPILIRSA, ÜLKEDE 5 AY BOYUNCA İCRAAT YAPILAMAYACAK DEMEK OLUR”  

Seçim takviminin belirlenmesi noktasında diyalog sürecinin başladığını ifade eden Özersay, her partinin ideal bir seçim tarihinin bulunduğunu ancak ortak tarihte konsensüse varılması gerektiğini belirterek, hükümetin ortaya koyduğu Nisan 2022 tarihinin sorunlar yaratacağına dikkat çekti:

“Seçimden iki ay önce seçim yasaklarının başlaması gerekiyor. Haziran ayında da yerel seçim var. Yerel seçimler öncesi de seçim yasakları devreye girecek. Yani 5 ay boyunca memlekette seçim yasağı olacak ve hiçbir icraat yapılamayacak.”

“ANAYASA’NIN İHLALİ SONRASI MECLİS DAVA EDİLEBİLİR… KABİLE Mİ KURUYORUZ?”

Özersay, “Eğer hükümetin düşüncesi seçim tarihiyle ilgili uzlaşmamak, süreci ucu açık bırakmak ve aa seçim yapmamak ise, bu, Anayasa’nın ihlali demek olur” dedi, YSK seçim takvimi belirlese bile bu takvimin Meclis’ten geçmesi ve hükümetin adım atması gerekeceğini belirterek, “Bu adımlar atılmazsa seçim yapılamaz. Anayasa’nın ihmali yoluyla ihlali anlamına gelir. Meclis bu durumda dava edilebilir. O halde ben de Meclis’te muhalefet partileriyle bir hükümet kurayım. Kabile mi kuruyoruz?” diye sordu.

“BU HÜKÜMETLE BU ÜLKE GELECEK YILA KADAR GİTMEZ”

Meclis’te bir Yasa’nın geçebilmesi için önce Komite’den geçmesi gerektiğini, seçimle ilgili Komite’nin de ‘Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’ olduğunu anımsatan Özersay, “Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nde hükümetin çoğunluğu yoktur. Genel Kurul’da çoğunlukları var mı, onu da bilmiyorum çünkü bazen var bazen yok. Gerçekçi olan, ortak tarihte uzlaşmaktır. Bu hükümetle bu ülke gelecek yıla kadar gitmez” dedi.

UBP VE DP İLE KOALİSYON İDDİALARI… “SÖZ KONUSU BİLE DEĞİL”

Başbakan Ersan Saner ile dün Başbakanlık’ta, seçim tarihiyle ilgili bir toplantı gerçekleştirdiğini, şu an tüm parti başkanlarının, Başbakan ile seçim takvimi konusunda bu görüşmeleri yaptığını ifade eden Özersay, gerçekleştirdiği bu ziyaretin, “UBP ile HP koalisyona hazırlanıyor” şeklinde iddiaların ortaya atılmasına neden olduğunu ifade etti:

“Herkes tarafından bilinsin, seçim meselesini konuşmak üzere Başbakan ile bir araya geldim. Kimse böyle bir moda girmesin. UBP – HP – DP koalisyonu söz konusu değildir. Herkes şunu da bilsin, HP, hükümet görüşmeleri yapılırken, bir hükümetin kurulabilmesi için ortaya ciddi bir çaba koymuştur. Böyle bir yalan uydurulmaya çalışılıyor. Hem UBP ile hem CTP ile hem dörtlü hem de UBP – CTP – HP koalisyonu için çaba sarf ettik. Bize göre en gerçekçi model, Meclis’te grubu olan üç siyasi poartinin; UBP – CTP – HP’nin bir koalisyon kurmasıydı. Seçim tarihi de net olacaktı, birbirimizi de denetleyecektik, gereğini yapacaktık. UBP hükümettedir diye seçim yaklaştıkça dilediğini yapamayacaktı. Örneğin tasarruf gerekişe, önce kendimizden başlayacaktık. Memeleketin yararına olan bu hükümet modeliydi. Ne UBP’yi ne de CTP’yi suçlamıyorum. Koalisyon için bir uzlaşı gerekir.”

“ÖNCELİĞİMİZ, MEMLEKETİN ÖNCELİĞİDİR”

Son olarak HP’nin seçime hazır olduğunu vurgulayan Özersay, “önceliğimiz, memleketin önceliğidir. Bu hükümet mademki gidebilecek bir hükümet değildir, yazın sonuna doğru bir seçim yapılması, memleketin menfaati için önemli ve gereklidir” dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.