Erkut Şahali’den çam kese böceği eleştirisi: Mücadele programında geç kalındı, sorun tüm yurtta görüldü

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Erkut Şahali, Meclis Genel Kurulu’nda “Tarım unutuldu mu?” konulu bir konuşma yaptı.

Çam kese böceği ile ilgili havadan ilaçlama konusuna değinen Erkut Şahali, “Tarım Bakanlığı bu konuyu ele alma konusunda bir çaba içerisine girdi mi?” diye sordu. Şahali, bir ek bütçenin gündeme gelmesi çam kese böceği ile mücadelenin de bu bütçe içerisinde yer alması gerektiğini söyledi.

Bitkisel ve hayvansal ürünlerdeki fiyat artışlarına da işaret eden Şahali, “Yurttaş ete hasret bir dönemden geçmektedir” diyerek, “Gerek bitkisel gerek hayvansal üretim ürünlerinin satın alınabilir olması için bu güne kadar yaptıklarınız dışında ne yapmayı düşünüyorsunuz?” sorusunu yöneltti.

Bir mandradaki hayvanların tümünün kaçak olduğunun tespit edilmesi konusunda ise Şahali, “Bir mandra hayvanın kaçak getirtilebilmesi Tarım Bakanlığı’nın utanç duyması gereken bir durumdur. Bir mandradaki tüm hayvanların kaçak olduğu bir durumla ilk kez karşılaştık” dedi. Şahali, kaçakçılığın ekonomideki olumsuz etkisine de değinerek, Tarım Bakanına bu konuda ne yaptığını sordu.

Toprak Ürünleri Kurumu’nda ise ihalesiz iş yapıldığını söyleyen Şahali, Kuruma arpa getiren geminin ise iki haftadır limanda beklediğini kaydederek bunun nedenini de sordu. Şahali, Sayıştay, Maliye Teftiş ve İnceleme Kurulu ve Başbakanlık Denetleme Kurulu’nu TÜK’ü incelemeye çağırdı.

Yangın sezonunun da başlamak üzere olduğunu vurgulayan Şahali, “yangın hazır kuvvet ekipleri kuruldu mu?” diye sordu.

Valensiya üreticilerinin sorunlarına da değinen Şahali, valensiya üreticilerinin son derece kaygılı olduğunu ifade ederek, narenciyenin satılabilir olma ihtiyacının bu ülkenin dış ticareti açısından da son derece önemli olduğunu vurguladı.

Değişiklik yapılan su tüzüğü ile ilgili de konuşan Şahali, 1 Ocak itibarıyla Türkiye’den gelen suyun belediyelerin deposuna 7.5 TL’den ulaşacağını ancak bazı belediyelerin bu suyu deposuna almak için yerin 200 metre altından çıkarması ve bu nedenle ek harcama yapması gerektiğini, bazı belediyelerin ise bu suya hiç ulaşamadığını anlattı ve belediyeler arasındaki koşulların eşitlenmesini istedi.