Avukat Hakkı: 1974 öncesinde yurt dışına göçmüş olan kişiler Güney’deki mallarına sahip çıkabilir
Avukat Murat Metin Hakkı, ABD vatandaşı, Kıbrıslı Türk Orhan Hüseyin Derviş’in Limasol’daki malı için Kıbrıs Cumhuriyeti’ne açtığı ve kazanarak 345 bin Euro ödendiği davayı değerlendirerek bunun ilk örnek olmadığını kaydederek, "1974 öncesinde yurt dışına göçmüş olan kişiler Güney’deki mallarına sahip çıkabilir” dedi.
Kıbrıslı Türk, ABD vatandaşı Orhan Hüseyin Derviş’in, Limasol’daki malı için “Kıbrıs Cumhuriyeti”ne açtığı davayı ve tazminatı kazanması ile ilgili Avukat Murat Metin Hakkı Kıbrıs Postası’na değerlendirmelerde bulundu.
ABD vatandaşı Kıbrıslı Türk Orhan Hüseyin Derviş, Limasol’daki malı için “Kıbrıs Cumhuriyeti”ne 2013 yılında dava açtı ve 10 yıllık süreçten sonraki dava sonucunda hem malı iade edildi hem de tazminat olarak 345 bin Euro ödendi.
Orhan Hüseyin Derviş’in açtığı davayı kazanması üzerine Rum tarafında malı olan fakat iki taraflı çözüm olmadığı için mallarını alamayan Kıbrıslı Türklerin kafalarında prosedür konusunda soru işaretleri oluştu.
Kıbrıs Postası’na konuşan Avukat Murat Metin Hakkı, malını Rum tarafından almak için veya kendisine tazminatının ödenmesi için dava açmak isteyen kişileri iki önemli unsurun beklediğini kaydetti.
Murat Metin Hakkı, malının tasarrufunu Rum makamlarından geri almak ve/veya kendisine tazminatının ödenmesi için dava açmak isteyen kişileri birkaç önemli kriterin beklediğini dile getirdi.
“1974 ÖNCESİNDE YURT DIŞINA GÖÇMÜŞ OLAN VE KUZEYDE RUM MALI TASARRUF ETMEYEN KİŞİLER GÜNEY KIBRIS’TAKİ MALLARINA SAHİP ÇIKABİLİR”
“Örnekleyecek olursak davayı açan ve kazanan Orhan Hüseyin Derviş, 1974 öncesinde Rum cemaatine mensup olan bir kişiye ait malı KKTC'de üzerine almadı, feragatname imzalamadı ve 1974 öncesinden yurt dışında yaşıyordu” şeklinde konuşan Murat Metin Hakkı, genelde 1974 öncesinde yurt dışına göçmüş olan kişilerin Güney Kıbrıs’taki mallarına sahip çıkabildiklerini belirtti.
Hakkı, takriben 2004'te sonuçlanan Mustafa Arif davasından sonra nadiren de olsa kalıcı olarak Güney Kıbrıs'ta yaşayan ve Kuzey'de Rum malı tutmayan kişilerin de mallarını geri alabildiklerine vurgu yaptı.
“KKTC’LİLER GÜNEY’DEKİ MALLARIYLA İLGİLİ KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜMÜNÜ BEKLEMEDEN DAVA AÇABİLİR”
Davayı açan kişilerin prosedürlere uyması halinde mallarının serbest bırakılabileceğini, iade edilebileceğini ve hatta bazı durumlarda Orhan Hüseyin Derviş gibi tazminatta ödenebileceğini kaydeden Hakkı, “Kriterleri yerine getiren yani KKTC’de Rum malı tutmayan ve 1974 öncesi yurt dışına geçmiş Kıbrıslı Türkler Kıbrıs sorununun çözümünü beklemeden dava açabilir ve sürecin sonunda somut bir çare elde edebilir” dedi.
“1974 ÖNCESİNDE YURT DIŞINA GÖÇMÜŞ OLMAK VE KKTC’DE RUM MALI TUTMAMAK EN ÖNEMLİ İKİ KRİTERDİR"
“1974 öncesinde yurt dışına göçmüş olmak ve KKTC’de Rum malı tutmamak en önemli iki kriterdir…” şeklinde konuşan Avukat Hakkı, bu kriterlerin yerine getirilmediği takdirde hak sahiplerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar uzanan bir sürece girebileceğini söyledi.
“AÇILAN DAVALAR YAKLAŞIK 5-10 YILLIK BİR SÜRE SONUNDA SONUÇLANABİLİYOR”
Hakkı, “İç hukuk bağlamında sınırlı sayıda kişiler bu kriterlere sahip olabiliyor ve sorunlarına çare bulunabiliyor” diyerek, açılan birçok davanın yaklaşık 5-10 yıllık bir süre aldığını ifade ederek, Güney Kıbrıs’ın bu davaları uzun süre beklettiğini ve dava duruşma aşamasına geldiğinde hükümetin dostane çözüm önerisi getirdiğini kaydetti.
“2010 SENESİNDE GEÇİRİLEN YASAL DÜZENLEME FİİLİYATTA UYGULANMIYOR”
Avukat Murat Metin Hakkı, 2009 senesinde Nezire Sofi Davası'nın Türk malları ile ilgili pilot dava seçilip A.İ.H.M. gündemine gelmesinden sonra Rum hükümetinin 139/1991 sayılı Yasada değişikliğe gidip birçok katı unsuru esnettiğini ancak bu tadilatların fiiliyatta uygulanmadığını ve genelde sadece yukarıda belirtilen kriterlere uyan az sayıda Kıbrıslı Türkün iç hukuk yolu ile çare elde edebildiğine değindi.
Hakkı son olarak, Hüseyin Derviş’in kazandığı davanın ilk örnek olmadığını, malı kamulaştırılan ve aranan kriterlere uyan birçok Kıbrıslı Türkün tazminatlarını aldıklarını ve A.İ.H.M.'nin 2023 veya 2024'te Türk malları ile ilgili Rum hükümeti aleyhine açılmış bazı davaları gündeme alabileceğini dile getirdi.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.