Doğuş Derya: Ersin Tatar, Kıbrıs müzakereleriyle ilgilenmemesi için atandı

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili, CTP Kadın Örgütü Başkanı Doğuş Derya, Kıbrıs Postası TV'de Gökhan Altıner'in hazırlayıp sunduğu 'Sabah Postası' isimli programa konuk oldu.

Derya, kadına şiddet, Kıbrıs sorunu ve eğitim kitaplarında yapılan değişikliklerle ilgili birçok konuya değindi.

“Sahte reçete” olayıyla ilgili  “balık baştan kokar” ifadesini kullanan Derya, “Bir ülkede yöntenler, yasalara hukuk düzenine saygı göstermez, liyakatsız bir şekilde yapılan uygulamaları yolsuzluğu normalleştiren bir yerden pozisyon alırlarsa ‘balık baştan kokar misali’ yolsuzluğun, çürümenin boyutlarının kademe kademe her yerde olduğunu görüyoruz” ifadelerini kullandı.

"BİTMİŞ OLAN ERSİN BEY'İN OLMAYAN İTİBARIDIR"

Derya, Kıbrıs sorunuyla ilgili "Bu mesele gerçekten bitti mi?" sorusunu şu cevabı verdi:

“Bitmiş olan Ersin Bey’in olmayan itibarıdır veya Türkiye’nin aslında dış ilişkilerde yaratmaya çalıştığı açılımdır erozyona uğrayan. BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi, yıllardır Kıbrıs’ya uygun olan çözümün federasyon olduğuna mutabık... 1977 Doruk Anlaşmalarından itibaren bir Türkiye tezi olan federasyon, üzerine en çok mutabık kalınmış çözüm modelidir... Müzakerelerin önemli başlıklarından birçoğu temizlendi...”

"KIBRIS TÜRK HALKI, BİR ÇEŞİT PAZARLIK KUPONUNA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ"

Crans Montana’da müzakere sürecinde kalınan yerin ucu açık olmayan bir takvim çerçevesinde iyi bir başlangıç noktası ve müzakereler için bir zemin olduğuna işaret eden Derya, şu andaki sürecin Türkiye’nin doğal gaz ve enerji denkleminde kendi yerini almak için Kıbrıs’ı ve Kıbrıs Türk halkını aslında bir çeşit pazarlık kuponuna dönüştürdüğünü söyledi.

Türkiye’nin bir süredir batılı demokrasiler ve batılı ekonomilerle bağını kopardığını dile getiren CTP Milletvekili Derya, Türkiye’nin çok ciddi ekonomik kriz ve döviz rezervi yaşadığına vurgu yaptı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda yeniden “KKTC’yi tanıyın” çağrısı yaptığını hatırlatan Derya, BM’nin özel temsilci atamasını Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın kabul ettiğini, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a ise “kabul etmiyorum” dedirttiğini belirtti. Derya, “İyi polis kötü polis oynama hali var” dedi.

"TATAR, KIBRIS MÜZAKERELERİYLE İLGİLENMEMESİ İÇİN CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINA ATANDI"

Tatar’ın Kıbrıs müzakereleriyle ilgilenmediğini, ilgilenmemesi için Cumhurbaşkanlığı makamına “atandığını” ifade eden Derya, Tatar’ın seçildiği günden itibaren diplomatik teması olmadığını söyledi.

Derya, Tatar için; “Bazen dağda manzara resmi paylaşan, 'spor yapın', 'kendinize iyi bakın' diyen, köpeğiyle falan fotoğraf paylaşan ve Kıbrıslı Türk toplumunun önünü açan herhangi bir lobi yapmama noktasındadır” dedi.

Yolsuzluğun; kara para aklama, insan ticareti, bazen de narkotik meseleleriyle anılan bir boyutu olduğunu belirten Derya, Kıbrıs sorununun çözümünü istemeyenlerin aslında Kuzey Kıbrıs’ın uluslararası hukuk dışında kalmasından nemalananlar olduğunu belirtti.

"ÜSTEL NE ZAMAN BİR ŞEY ANLATTI Kİ?"

“KKTC’nin 50. Yıl Vizyonu” basın toplantısında Başbakan Ünal Üste’in hiçbir şey anlatmadığını kaydeden Derya; “Ne zaman bir şey anlattı ki? Uzunca bir süredir kalkınma planını konuşan parti CTP’dir” dedi.

5 yıllık kalkınma planlarının nüfusu planlamak, gelecek öngörüsü, sektörel olarak kalkınma hedefinin devletin bütün ilgili kurumlarıyla çalıştıktan sonra Meclis’ten onaylanarak gelen giden hükümete göre değişmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Hükümetin algıyı yönetmeye dönük bir stratejisi olduğuna işaret eden Derya, hükümeti eleştirdi; devletin şirket gibi görüldüğünü belirtti.

"UBP-DP-YDP HÜKÜMETİ İRADEYİ DEVRETMENİN RESMİDİR"

Hükümete eleştirilerini sürdüren Derya, hükümetin “kalkınma planı”nın içerisini doldurmadığını Türkiyeli yetkililerle çalışacağını belirttiğini belirtti. Derya, “UBP-DP-YDP hükümeti, İradeyi devretmenin resmidir” dedi.

"TEK TİPLEŞTİRMEYE KARŞIYIZ"

Ders kitaplarına yapılan müdahaleye de değinen Derya, kitaplarının Türkiye’de değiştirildiğini kaydetti. Tek tipleştirmeye karşı olduklarını, çok kültürlü, insanların din, vicdan hürriyetini göz önünde bulunduran bir eğitim sisteminde sadece başı bağlı değil, ataist ve budistin de kitaplara konulması gerektiğini ifade etti.

Tam gün eğitim tartışmasıyla öğretmen ve velilerin karşı karşıya getirilimeye çalışıldğının altını da çizen Derya, tam gün eğitime geçilmesinin koşullarının bağlı olduğunu söyledi.

"PINAR TAŞ'IN YANINDAYIZ"

Kadına şiddet, kadın cinayetleri ve taciz olaylarıyla ilgili de ifadeler kullanan CTP Milletvekili Derya, sosyal devlette yurttaşın yeri geldiğinde devletten bile korunması gerektiğini söyledi. Derya, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

 “Çok uzunca bir süredir sosyal politikalara herhangi bir yatırım yapılmadığı gibi geçirmiş olduğumuz yasaların uygulamalarda karşılığı olmadığını görmüyoruz... Bugün sabah iki gazetenin manşetinde Pınar Taş, şiddete maruz kaldığını anlatıyor ve öldürülmem mi gerekiyor? diyor.  Çok yakından takip ettim, Pınar’ın yanındayız.

Polis bazen müdahale ediyor bazen de uygulamayı devam ettirmiyor. Koruma emriyle ilgili 2015 yılında Aile Yasası’nda değişiklik yaptık. Maddi gücü yeterli olmayan kadınlara adli yardım desteği sağlanıyor. Küçücük uygulamalar bile bazı şeylerin daha kolay iyiye gitmesini sağladığı halde koskoca mekanizma kurulmuş olsaydı şimdiye kadar şiddet olaylarını çok daha aza indirgemiş olacaktık demek istiyorum...”

"GÜNDE 3 KADIN POLİSİN ŞİDDETE MÜDAHALE BİRİMİ'NE BAŞVURUYOR"

Günde 3 kadının polisin şiddete müdahale birimine ‘şiddete maruz kalıyorum’ diye başvurduğunu aktaran Derya,  başvurmayan kadınları olduğunu da sözlerine ekledi.