Turgut Alas: Yeşillenme hastalığı bilimsel raporlar ve verilerle açıklanmalı

Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Turgut Alas, turunçgil yeşillenme hastalığı konusunda popülist söylemlerin ardı arkasının kesilmediğini belirtti.

Turgut Alas, turunçgil yeşillenme hastalığıyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, kimsenin hastalığın bilimsel boyutunu konuşmadığını savundu.

“Yine sorunu popülizm üzerinden birbirini döven ama soruna çözümün ne olacağını konuşmayan bir zihniyetle karşı karşıyayız” ifadesini kullanan Turgut Alas, “Dünyadaki tüm ülkelerin bir hastalık şüphesi karşısında karantina koşullarını çalıştırması bilinen ve uygulanan bir yöntemdir. Biz bu konuda eksiğiz diye kimse bunu yapamaz gibi davranmak gerçekçi değildir” dedi.

Alas, bahçelerdeki yeşillenme hastalığının olup olmadığının ispatlaması gerektiğini belirterek, sürvey çalışmalarının yapılıp, örnekler toplanması gerektiğini ve PCR analizi yöntemi ile hastalığın olup olmadığını araştırması gerektiğinin altını çizdi.

Hastalığın oldukça tehlikeli, tür, çeşit ve anaç ayırt etmeksizin narenciyede büyük zarara ve ağaçların ölümüne sebep olduğuna değinen Alas, “Dünya üzerinde elli küsur ülkede milyonlarca ağacın ölümüne sebep oldu. Özetle, şu an için hastalık yok diyenlerin de hastalık var diyenlerin de çıkıp bunu bilimsel raporlar ve veriler ile açıklaması şarttır” ifadelerine yer verdi.

Turgut Alas’ın açıklaması şu şekilde:

“TURUNÇGİL YEŞİLLENME HASTALIĞI KONUSUNDA POPÜLİST SÖYLEMLER İÇİNDE BOĞULUYORUZ!!!

‘Narenciyede ambargo’, ‘Olmayan hastalık yüzünden ihracata engel’ ve benzeri açıklamaların ardı arkası kesilmiyor. Bazı vekiller bunu öne çıkarıyor. Bazı gazeteciler bunu haberleştiriyor.

Sorun şu ki Tarım Bakanlığı'ndan tutun da muhalefet vekillerine kimse işin bilimsel boyutunu konuşmuyor!!!

Yine sorunu popülizm üzerinden birbirini döven ama soruna çözümün ne olacağını konuşmayan bir zihniyetle karşı karşıyayız!!!

Dünyadaki tüm ülkelerin bir hastalık şüphesi karşısında karantina koşullarını çalıştırması bilinen ve uygulanan bir yöntemdir.

Biz bu konuda eksiğiz diye kimse bunu yapamaz gibi davranmak gerçekçi değildir.

Turunçgil Yeşillenme Hastalığının (HLB) vektör böceği (bulaşmasını ve yayılmasını sağlayan) Psillid Güney Kıbrıs'ta daha önce tespit edildi.

Bu durum Türkiye Cumhuriyeti'nin bazı karantina koşullarını yürürlüğe koymasına sebep oldu.

Yaş sebze ve meyvelerin dökme olarak KKTC'den Türkiye'ye gidişine yasak koyup, işlenmiş ve ambalajlanmış ürünlere izin verdi.

Peki biz bu sorunu aşmak için ne yapmalıydık ve yapmalıyız?

Bir an önce bahçelerimizde bu hastalığın var olup olmadığını ispatlamak zorundaydık (ki hâlâ daha bu durum geçerli).

Bunu yapabilmek için de hemen reaksiyon gösterip bahçelerde survey çalışmaları yapıp, örnekleri toplayıp, PCR analizi yöntemi ile hastalığın olup olmadığını araştırmalıydık (ki bu durum da hâlâ daha geçerli).

Kasım 2023'te TC kararı açıkladığında yapılması gerekenin ne olduğunu söylemiştim, aksi takdirde narenciye ve enginar ihracatında sorunlar yaşanacağı konusunda da uyarmıştım.

Hastalığın varlığı araştırılırken, aynı zamanda vektör böceğin de varlığı ve populasyonu araştırılmalı ve varsa kontrol altına alınmalıdır.

Peki neden PCR Yöntemi ?

Çünkü bu hastalık bulaşmış olsa bile belirtileri 3 yıldan önce ortaya çıkmıyor.

Yani şu an bahçelerde belirti göremiyoruz diye çıkıp hastalık yok ama bize ambargo uyguluyorlar demek bilimden uzak popülist bir yaklaşım olur.

Bu hastalık oldukça tehlikeli, tür, çeşit ve anaç ayırt etmeksizin narenciyede büyük zarara ve ağaçların ölümüne sebep oluyor. Dünya üzerinde elli küsur ülkede milyonlarca ağacın ölümüne sebep oldu.

Özetle, şu an için hastalık yok diyenlerin de hastalık var diyenlerin de çıkıp bunu bilimsel raporlar ve veriler ile açıklaması şarttır.

Naçizane...”