Ürün Solyalı: Mülkiyette yaşanan tutuklamaların sorumlusu Ersin Tatar’dır!

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Ürün Solyalı, Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından, Kıbrıslı Türklerin, çözümü istemeyen taraf olarak tanınmaya başlandığının belirtti.

“MÜLKİYETTE YAŞANAN TUTUKLAMALARIN SORUMLUSU ERSİN TATAR’DIR”

Ersin Tatar’ın, çılgına çeviren bir durum yarattığını vurgulayan Ürün Solyalı, “Kıbrıslı Türkler birçok alanda sıkıştı” şeklinde konuştu.

Bugün mülkiyette yaşanan tutuklamaların sorumlusunun Ersin Tatar olduğunu belirten Solyalı, “Mülkiyet konusu çok önemlidir. Bu meselenin çözüm masasında çözülebilir” dedi.

Ersin Tatar’ın egemen eşitlik ve uluslararası statü çağrısının uluslararası alanda hiçbir anlam ifade etmediğine dikkat çeken Ürün Solyalı, bu tavrın çözümsüzlüğe oynamak ile alakalı bir taraf olduğunu savundu.

“STATÜKO, ARTIK KIBRISLI TÜRKLER İÇİN SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL”

Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan, Gökhan Altıner’in sunduğu ‘Sabah Postası’ programına konuk olan CTP Milletvekili Ürün Solyalı, BM Zirvesi ve CTP’nin New York temaslarını değerlendirerek, mevcut statükonun, özellikle Kıbrıslı Türkler açısından artık sürdürülebilir olmadığını belirtti.

“HAYALLERİNİ KIBRIS’TA UYGULAYAMAYACAK GENÇ BİR NESİL YARATTIK”

Halkın hem demokratik hem de ekonomik anlamda fakirleştiğini işaret eden Ürün Solyalı, özellikle Crans Montana’dan itibaren ciddi bir görüşme süreci yaşanmadığını söyledi.

Zamanın hızlı geçtiğini ve kaybımızın arttığını, bunun da ciddi rahatsızlık verici olduğunu vurgulayan CTP Milletvekili Solyalı, “Hayallerini Kıbrıs’ta uygulayamayacak genç bir nesil yarattık” dedi.

“CTP, LİDER BOŞLUĞUNU DOLDURMAK ZORUNDA”

CTP’nin Kıbrıs sorunun çözümü için diplomatik girişimlerini hiçbir zaman bırakmadığına dikkat çeken Ürün Solyalı, “CTP eğer bu işi üstlenmezse, bu işi layıkıyla üstenebilecek çok fazla girişim yok” şeklinde konuştu.

Lider boşluğunu CTP’nin doldurmak zorunda olduğunu söyleyen CTP Milletvekili Ürün Solyalı, Kıbrıslı Türklerin birçok girişimden mahrum olduğunu anımsattı.

CTP’nin hiçbir şekilde diyalogdan kaçmadığının altını çizen Ürün Solyalı, Türkiye ile bağların inkâr edilemeyeceğini, bu bağların doğru zeminde gelişmesi ile ilgili bir model geliştirilmesi gerektiğini dile getirdi.

“KIBRIS MESELESİNDE BELLİ KAYNAMALARININ OLDUĞUNU GÖREBİLİYORUZ”

Türkiye bugün keskin görünen bir noktada federasyonu dışlar bir noktada olsa bile doğru diyaloğu Türkiye’ye anlatabileceklerini söyleyen Solyalı, “Diplomasi devam ediyor. Kıbrıs meselesinde belli kaynamalarının olduğunu görebiliyoruz” dedi.

“ORTAYA KOYDUĞUMUZ TAVIR TÜRKİYE’YE DOĞRU ANLATILIRSA BİRLİKTE DOĞRU ZEMİN BULABİLİRİZ”

Diplomaside bir tavır olabileceğini, ancak bundan ne kadar taviz verilip verilemeyeceği görüşme masasında belli olduğunu vurgulayan Solyalı, “Biz, bizim ortaya koyduğumuz tavrın Türkiye’ye doğru anlatılması ile birlikte doğru zemini bulabileceğimizi düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

SOLYALI’DAN ASGARİ ÜCRET YORUMU: EN BÜYÜK SORUNUMUZ TÜRK LİRASI

Asgari ücret ile ilgili değerlendirmelerde bulunan CTP Milletvekili Ürün Solyalı, “Ekonomik rahatlık yoksa ne psikolojik rahatlık ne de aile rahatlığı ortaya çıkıyor” dedi. Ürün Solyalı, bununla ilgili 2 öneriyi hatırlattı.

En büyük sorunun Türk Lirası kullanımı olduğunu işaret eden Solyalı, ilk önce bunun çözülmesi gerektiğini vurguladı.

Türk Lirası kullanımını belirleyen çerçeve anlaşmasını ve oluşabilecek olan enflasyonun maaliyetinin Kıbrıslı Türklere hibe olarak aktarılmasının gerektiğini aktaran Ürün Solyalı, “Esas meseleyi çözecek büyük projeyi konuşmalıyız” dedi.

Öte yandan, ilk öneri olmaz ise Kıbrıs’ın kuzeyinin stabil bir para birimine endeksli bir muhasebe kullanabileceğini anlatan CTP Milletvekili Solyalı, “Gelin Euro endeksli muhasebe sistemi modeline geçelim. Böylece herkes alacağını vereceğini bilsin ve zamlar katlanarak gündeme gelmesin” değerlendirmesini yaptı.

“TEMEL TÜKETİM MADDELERİ GENEL ENFLASYONUN YÜZDE 20-25 ÜZERİNDE”

Çok dramatik bir enflasyon rakamı olduğunu hatırlatan Ürün Solyalı, temel tüketim maddelerinin genel enflasyonun yüzde 20-25 üzerinde olduğuna dikkat çekti.