Ürün Solyalı: Ulaştırma Bakanı’nın trafik güvenliği ile ilgili de bir kaygısı yok
CTP Milletvekili ve Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi üyesi Ürün Solyalı, trafikte yaşanan kazalar ile ilgili yaptığı değerlendirmesinde, "Ulaştırma Bakanı’nın trafik güvenliği ile ilgili de bir kaygısı yok" dedi.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili ve Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi üyesi Ürün Solyalı, trafikte yaşanan kazaların küresel ölçekte insan hayatına olumsuz etkileri konusunda önemli açıklamalarda bulundu.
Solyalı, ülkede trafik kazaları nedeniyle meydana gelen ölüm ve yaralanma oranlarındaki artışın, toplumsal ve ekonomik kayıplara yol açtığını vurgulayarak, trafik güvenliğine ilişkin tüm kurum ve kuruluşların işbirliği içinde sistematik çalışmalar yapması gerektiğini belirtti.
"DSÖ VERİLERİNE GÖRE 1 MİLYON 350 BİN KİŞİ TRAFİK KAZALARINDA HAYATINI KAYBEDİYOR"
Günümüzde karayolu ulaşımının, toplumsal hareketliliğin temelini oluşturduğunu hatırlatan Solyalı, bu ulaşım biçiminin insan hayatını tehdit eden bir soruna dönüştüğünü söyledi. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, her yıl dünyada ortalama 1 milyon 350 bin kişinin trafik kazalarında hayatını kaybettiğini, 78 milyon kişinin ise yaralandığını aktaran Solyalı, bu durumun büyük sosyo-ekonomik kayıplara yol açtığını ifade etti.
Solyalı konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu yıl Polis Bütçesi ve Ulaştırma Bakanlığı Bütçesi payları azaltılmış; bu konuya pratik olarak müdahil olabilecek imkanları yaratmak kısıtlanmıştır.
Son 10 yılda 75 bin öğrenciye trafik eğitimi verilmiş ve uzman eğitmenlerin ve trafik eğitim merkezlerinin geçtiğimiz 2 yılda bütçe ayrılmaması nedeniyle gözden çıkarılmasına karşı yaptığımız mücadelede bu yıl az da olsa yanlık yaratılabildi.
Geçtiğimiz yıl Meclisten trafik ile ilgili olarak Ceza Yasasında yapılan değişiklikler ile radikal bir artış ile ölümlü trafik kazalarında verilecek hapis cezalarında mahkemenin takdir yetkisi genişletilerek, üst sınırı 7 yıldan 14 yıla çıkarıldı. Bu çok önemli bir adım ama tek başına asla yeterli olamaz."
"TRAFİK GÜVENLİĞİ MASTER PLANI OLUŞTURULMALI"
Trafik güvenliğinin sağlanabilmesi için, güvenli sistem yaklaşımı çerçevesinde sürekli, düzenli, etkili ve uyumlu bir şekilde çalışılması gerektiğini belirten Solyalı, hükümetin bu konuda henüz yeterli farkındalığa sahip olmadığını belirtti. Trafik Güvenliği Master Planı ve buna bağlı stratejik planların oluşturulması gerektiğini, ancak mevcut verilerin eksikliği nedeniyle bu çalışmaların sağlıklı bir şekilde yapılmasının zor olduğunu ifade etti.
Solyalı, ayrıca yerel yönetimler ile merkezi idare arasındaki yetki karmaşasının da çözüme kavuşturulması gerektiğine dikkat çekti.
"ULAŞTIRMA BAKANI TRAFİK GÜVENLİĞİ KONUSUNDA YETERLİ İLGİ GÖSTERMİYOR"
AB’ye uyum yasaları kapsamında trafik güvenliğiyle ilgili bazı düzenlemelerin Bakanlar Kurulu tarafından yayımlandığını ancak bu düzenlemelerin uygulamaya geçilmesi konusunda ciddi ilerleme kaydedilmediğini belirtti. Ulaştırma Bakanı’nın trafik güvenliği konusunda yeterli ilgiyi göstermediğini ve bunun da kazaların artmasında önemli bir etken olduğunu söyledi.
Solyalı, "Ulaştırma Bakanı’nın hem mevzuat sahibi olduğundan haberi olmadığı gibi, trafik güvenliği ile ilgili de bir kaygısı yoktur. Yaşanan kazaların önemli bir kısmında idarenin ciddi payı olduğunu düşünmekteyim. Bir çok davada idare de; yol standartlarını, trafik güvenliği icraatlarını doğru yapıp yapmadığı ve sorumluluğunun olup olmadığı ve varsa düzeltilmesi adına davalara eklenmelidir" dedi.
Son yıllarda yapılan trafik eğitimi ve cezai düzenlemelerle ilgili de açıklamalar yapan Solyalı, ceza yasasında yapılan değişikliklerin olumlu bir adım olduğunu, ancak bunun tek başına yeterli olmadığını vurguladı. Trafik suçu işleyenler için elektronik denetim sistemlerinin devreye sokulması, alkollü araç kullanımına yönelik cezaların artırılması ve trafik suçlarında puanlama sistemine geçilmesi gibi yeni düzenlemelerin olduğunu belirten Solyalı, ancak bu düzenlemelerin etkili olabilmesi için önleyici modellerin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Solyalı, trafik güvenliğini sağlamak için küçük yaştan itibaren eğitimin önemine dikkat çekti. Ehliyet sınavlarından yol güvenliği standartlarına kadar her aşamada bilimsel çözümler üreten stratejilerle adım atılması gerektiğini belirterek, yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Solyalı, şu şekilde konuştu:
"Komitemiz huzurunda bekleyen;
- Elektronik Denetim Sistemleri marifeti ile trafik suçlarının tespiti için bir değişiklik var.
- Alkollü araç kullanımında belli sınırların üzerinde alkol etkisi altına araç kullanılması durumunda davassız çözüm yerine doğrudan mahkeme huzurunda meselenin ele alınması, böylelikle hapis cezası, ehliyetten men ya da daha yüksek para cezaları ile karşılaşılacak bir durumun yaratılması için bir değişiklik var.
3. Trafik suçlarında Puanların ve Cezaların arttırılması ve caydırıcı olmasına ilişkin bir değişiklik var."
Solyalı, "Daha önce de belirttiğim gibi cezalandırma sistemi ile caydırmak elbette trafik güvenliğinin bir parçası ancak son halkası" dedi.
"YOL STANDARTLARI ULUSLARARASI SEVİYEYE ÇIKARILMALI"
Solyalı ayrıca, devletin sürücü adayları ve yayaları doğru ve etkili bir eğitim sistemine sokarak, yol standartlarını uluslararası seviyeye çıkarması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Solyalı, "Elbette trafikte sürücü faktörü çok önemlidir. Bunu sürücü hatası yüzünden kazalar oluyora indirgeyerek sorumsuzlukla eşdeğer değildir. Devlet öncelikle sürücü adayını ve yayayı doğru ve etkili bir eğitim sisteminde geçirmek, yol standartlarını uluslararası düzeyde tutmak, toplu taşımayı trafikte araç sayısını azaltmak adına devreye sokmak ve tüm bunları sıfır toleransla hareket ettikten sonra sürücü hatalarının hangi gerekçeler ile olduğunu istatistik olarak tespit edip bunların da en aza indirilebileceği çalışmayı yapmak zorundadır. Tüm bunları yaptıktan sonra sürücüye de payın büyüğünü vermeyi tartışabiliriz" dedi.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.