İÇ HABERLER
okuma süresi: 9 dak.

Kayıp Şehit Milletvekili Cengiz Ratip, 61’inci ölüm yıl dönümünde anıldı

Kayıp Şehit Milletvekili Cengiz Ratip, 61’inci ölüm yıl dönümünde anıldı

Türk Cemaat Meclisi üyesiyken şehit edilen ve naşı 61 yıldır bulunamayan Cengiz Ratip, şehit edilişinin 61’inci yıl dönümünde törenle anıldı.

Yayın Tarihi: 14/02/25 14:32
okuma süresi: 9 dak.
Kayıp Şehit Milletvekili Cengiz Ratip, 61’inci ölüm yıl dönümünde anıldı
A- A A+

Türk Cemaat Meclisi üyesiyken şehit edilen ve naşı 61 yıldır bulunamayan Cengiz Ratip, şehit edilişinin 61’inci yıl dönümünde, Cumhuriyet Meclisi’nde adının verildiği kütüphanede düzenlenen törenle anıldı.

Törene, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclis Başkanı Ziya Öztürkler, milletvekilleri, dernek temsilcileri ile Cengiz Ratip’in ailesi ve sevenleri katıldı.

Saygı duruşu ile başlayan törende, Cengiz Ratip’in özgeçmişi okundu.

TATAR: DEVLETİM VE MİLLETİM ADINA HAYRİYE HANIMDAN ÖZÜR DİLEMEK İSTERİM

Anma töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cengiz Ratip’in eşi Hayriye Hanım’ı gördüğü zaman duygulandığını dile getirerek, Polili olarak Hayriye Hanım’ı, eşini ve ailenin yeni kuşağını akraba olarak bildiklerini dile getirdi.   

Konuşmasında, devleti ve milleti adına Hayriye Hanım’dan özür dilemek istediğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, 61 yıldır eşinin akıbetinin öğrenmek için kendilerinden haber beklediğini ve bu nedenle kendisinden en samimi duygularla özür dilemek istediğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, Hayriye Hanım’ın eşinin neden bulunamadığına dair şikayetlerinin  de devam ettiğini kaydederek, “Çünkü o zamanda suçluların bir milletvekilini alıp götürüp, şehit etmeleri gerçekten olacak iş değil.” dedi.

Dünyanın her yerinde çatışmalarda ya da savaşlarda kayıplar olabildiğini de kaydeden Tatar, çatışmanın olmadığı, savaşın olmadığı, sivil hayatın devam etmekte olduğu bir durumda bir milletvekillerinin alınıp katledildiğini ve bilinmedik bir yere atıldığını anımsattı.

Tatar, barıştan bahsedenlerin, bir anlaşmadan bahsedenlerin bir kez daha söylediklerini kulaklarının duyması gerektiğini de işaret ederek, “Biz bu topraklarda bu şehitlerimizi beyhude vermedik.” ifadesini kullandı.

Ülkedeki özgürlüğü, barışı, huzuru, güvenliği şehitlere borçlu olduklarını kaydeden Tatar, şehitler listesinin başında ise zamanının sevilen, popüler, gelecek vaat eden, değerli Milletvekili Cengiz Ratip’in geldiğini söyledi.

Tatar, konuşmasında anma törenini düzenleyen Meclis Başkanlığı'na ve Meclis Başkanı'na da teşekkür ederek, yakın bir gelecekte taşınacak Cumhuriyet Meclisi'nde de yine Ratip’in adının büyük bir kütüphane salonuna verilmesiyle onun adının yaşatılacağını kaydetti.       

Konuşmasında, Hayriye Hanım’a bir kez daha hitap eden Tatar, Ratip’in bedeninin bulunması için uğraşmaya ve çalışmalara devam edeceklerini yineledi.

Tatar, Kayıp Şahıslar Komitesi (KŞK) Kıbrıslı Türk Üyesi Hakkı Müftüzade’nin meseleyi en yakından takip eden kişi olduğundan da bahsederek, “İnşallah gün gelir bu da olur. Suçluların mahkemeye verilmesi noktasında da uluslararası camiaya baskı yapacağız. Çünkü bu basite alınacak bir olay değildir.” dedi.

KKTC’de barış, huzur ve güven içerisinde yaşanıyorsa, bunun şehitlere borçlu olunduğunu kaydeden Tatar, şöyle kaydetti: “Bundan sonraki süreçte, egemenliğimizin, devletimizin mutlak surette teyidi olmadan resmi müzakere sürecine geçmek ve bizleri tehlikeye, maceraya atabilecek, Anavatanımızla bağlarımızı kopartabilecek bir sürece asla girmememiz gerektiğini de yüce Mecliste bir kez daha ifade etmek istiyorum.”

Tatar, konuşmasını, “Şehitlerimizin mekanları cennet olsun, ruhları şad olsun. Cengiz Ratip büyüğümüzü de bir kez daha aynı duygularla yad ediyorum, ruhu şad olsun, mekânı cennet olsun.” sözleriyle tamamladı .              

ÖZTÜRKLER: HEM AİLESİNE HEM DE BİZLERE ÇOK CİDDİ MANEVİ DEĞERLER BIRAKTI

Meclis Başkanı Ziya Öztürkler konuşmasının başında, Türk Cemaat Meclisi Üyesi Cengiz Ratip’i saygıyla anmak üzere adını verdikleri kütüphanede bir araya geldiklerini kaydetti.

Cengiz Ratip’i ailesinden ve kitaplardan okuduğunu dile getiren Öztürkler, onun çok ulvi görevlerde bulunduğunu belirtti.

Ratip’in 1961 yılında Türk Cemaat Meclisi Üyesi seçildikten sonra, özellikle 1964 yılında Erenköy’deki esirlerin kurtulması adına yapmış olduğu görüşmelere de dikkat çeken Öztürkler, arabuluculuk konusundaki başarılarının da hep dile getirildiğini anımsattı.

Öztürkler, Ratip’in 1964 yılında cesur bir şekilde Poli’deki Türk evlerinin yıkılmasına müdahale etmeye çalıştığı bir günde şehit edildiğini hatırlatarak, şöyle belirtti: “Ruhu şad olsun, çok mücadeleci, yardımsever bir kişiydi. Milletvekili maaşıyla birçok fakir insana yardımcı oldu. Millî mücadele yıllarında da çok ciddi görevler üstlendiğini biliyoruz. Bu bağlamda da hem ailesine hem de bizlere çok ciddi manevi değerler bıraktı.”

Yakın bir zamanda yeni Meclis binasında yeni kütüphanenin de temelleri atılacağı bilgisini veren Öztürkler, “Çok daha çağdaş, büyük ve herkesin daha rahat bir şekilde ulaşacağı bir kütüphanenin temelleri atılacaktır.” şeklinde kaydetti.

Öztürkler, yine aynı şekilde oradaki kütüphaneye de isminin verileceğini ve Cengiz Ratip’in yaşatılacağını söyleyerek, “Mekânı cennet olsun, saygıyla anıyorum.” dedi.   

GÖKERİ: BU MESELE HALEN ÇÖZÜM BEKLEYEN BİR SORUNDUR

Aile adına konuşan Mustafa Kemal Gökeri, anlamlı bir anma töreni düzenleyen Meclis Başkanı Ziya Öztürkler’e teşekkür ederek, “Bugün babam Cengiz Ratip’in Rumlar tarafından “kayıp” edilişinin 61’inci yıl dönümünde derin bir hüzünle huzurlarınızdayım.” dedi.

Cengiz Ratip’in sadece Meclisin bir üyesi değil, kendisini halkına adamış, ilkelerinden ödün vermeyen bir milletvekili ve devlet adamı olduğunu kaydeden Gökeri, babasının barış yanlısı bir kişi olduğunu da belirtti.

Gökeri, Ratip’in gerek Rum gerekse de Türk toplumundan yardıma muhtaç kimseyi asla geri çevirmediğini vurgulayarak, her iki taraf arasındaki sorunların diyalog ve barışçıl yollarla çözülmesini savunduğunu da kaydetti.   

Ratip’in Rum silahlı milisler tarafından 14 Şubat 1964’te pusuya düşürüldüğünü hatırlatan Gökeri, “Yanında arkadaşı Öğretmen Turgut Sıtkı’yla birlikte şehit edildiler. Ruhları şad olsun.” ifadelerini kullandı.

Gökeri, onlarca yıldır tıpkı birçok aile gibi kendilerinin de belirsizliğin acısını yaşadıklarına dikkat çekerek, babasının hala  Kayıp Şahıslar Komitesi tarafından arandığını anımsattı.

Yıllardır cevap aradıklarını, adalet beklediklerini ve onun akıbetini öğrenmek için beklediklerini vurgulayan Gökeri, ancak bugüne kadar herhangi bir kazı çalışmasında Ratip’e dair herhangi bir kalıntıya ulaşılamadığını işaret etti.

Gökeri, KŞK’nin kendisine yeni bir gömü yeri tespit edildiğine dair bir bilgi verdiğini belirterek, hava şartlarının uygunluğuna göre nisan ve haziran ayları arasında söz konusu noktada yeniden kazılara başlanacağını açıkladı. 

Konuşmasında kayıp şahıslar konusunun sadece kendilerinin değil, tüm toplumun kanayan bir yarası olduğunun altını çizen Gökeri, “Bu mesele geçmişte kalmış bir trajedi değil, hala çözüm bekleyen insani bir sorundur.” dedi.    

Gökeri, sevdiklerinin akıbetini bilmemenin, nesiller boyunca taşınan tarifsiz bir acı olduğunu da söyleyerek, hakikatin ortaya çıkması, mümkünse sorumluların hesap vermesi ve toplumun barış içerisinde ilerleyebilmesi için herkese düşen görevler olduğu hatırlatmasında bulundu.

Konuşmasında, KŞK’nin çalışmalarının daha güçlü bir şekilde desteklenmesi gerektiğini aktaran Gökeri, sürecin hızlandırılmasının da önemine işaret etti.

Gökeri, kayıp yakınlarının yıllardır cevap beklediğini vurgulayarak, “Bizler ise adaletin zulme hüküm geldiği, hakikatin zamanla gömülmediği bir gelecek inşa etmek zorundayız.” şeklinde konuştu.

Kayıplarını asla unutmayacaklarını, hatıralarını sadece sözlerle değil, eylemleriyle de yaşatacakları sözünü veren Gökeri, “Tüm şehit ve kayıpların ruhları şad olsun.” dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.