Gece kulüplerinde sistematik sömürü: İntihar mı, zorunlu bir sonuç mu?

İnsan Ticaretiyle Mücadele ve Mülteci Hakları Program Koordinatörü Deniz Altıok, Kuzey Kıbrıs’taki gece kulüplerinde çalışan kadınların insan ticareti göstergelerine maruz kaldığını vurgulayarak, son intihar vakasının bireysel bir olay değil, sömürü düzeninin bir sonucu olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Kuzey Kıbrıs’ta gece kulüplerinde yaşanan insan ticareti ve sömürü iddiaları, yıllardır bilinen ancak görmezden gelinen bir gerçek.
Her intihar, her kaybolan hayat, aslında sistemin bir çarkı olarak işlemeye devam ettiğini gösteriyor. Yalnızca bireysel olaylara odaklanıp büyük resmi görmezden gelmek, bu düzenin devam etmesine neden oluyor.
Uzmanlara göre yetkililerin, bu trajedileri münferit vakalar olarak ele almak yerine, gece kulüplerindeki kadınların maruz kaldığı baskı ve sömürü düzenine karşı somut adımlar atmalı. Bu durumun insan haklarının ve temel özgürlüklerin hiçe sayan bu yapının sorgulanması ve etkin denetim mekanizmalarının oluşturulması açısından önemli olduğuna dikkat çekiliyor!
Konu ile ilgili Kıbrıs Postası'na konuşan İnsan Ticaretiyle Mücadele ve Mülteci Hakları Program Koordinatörü Deniz Altıok, Kuzey Kıbrıs’taki gece kulüplerinin uzun süredir insan ticareti kapsamında tartışılan alanlardan biri olduğunu belirterek, burada çalışan kadınların büyük çoğunluğunun üçüncü ülke vatandaşı olduğunu söyledi. Borçlandırma, pasaportlara el koyma, hareket özgürlüğünün kısıtlanması ve zorla çalıştırma gibi insan ticareti göstergelerinin bu sektörde yaygın şekilde görüldüğünü ifade etti.
"Bu İntihar, Bireysel Değil, Sistematik Bir Sonuçtur"
Yakın zamanda bir gece kulübünde yaşanan intihar vakasının sadece bireysel bir trajedi olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayan Altıok, "Bu olay, kadınların bu sistem içinde nasıl bir baskı ve sömürü altında yaşadığını gözler önüne seren bir örnektir" dedi.
"Sadece Ölüm Nedeni Değil, Arka Plan da Araştırılmalı"
Polis tarafından intihar olarak açıklanan olayın derinlemesine incelenmesi gerektiğini belirten Altıok, soruşturmanın yalnızca ölüm nedenine odaklanmasının eksik bir yaklaşım olduğunu söyledi. "Bu kadın buraya nasıl getirildi? Hangi koşullarda çalıştırıldı? Herhangi bir tehdide veya zorlamaya maruz kaldı mı?" sorularının yanıtlanması gerektiğini vurguladı.
Sömürü Düzeni Sorgulanmazsa Yeni Trajediler Kaçınılmaz
Gece kulüplerinde çalışan kadınların tehdit, şiddet ve ağır psikolojik baskıya maruz kaldığını belirten Altıok, bu sistemin sorgulanmadan devam etmesi halinde benzer trajedilerin yaşanmaya devam edeceğini söyledi. Altıok, yetkilileri gece kulüplerindeki sömürü düzenine karşı daha etkin adımlar atmaya çağırdı.
Ne Olmuştu?
Polis Basın Subaylığı’ndan verilen bilgiye göre, 3 Mart 2025 tarihinde, saat 22:00 sıralarında, Alayköy’de faaliyet gösteren bir gece kulübünde konstmatris olarak çalışan 25 yaşındaki Anastasia Melega, kaldığı gece kulübüne ait odasında yaşamını yitirmiş olarak bulundu.
Yapılan ileri soruşturma neticesinde, Melega’nın yaşamına son verdiği tespit edildi. Olayla ilgili soruşturma ise devam ediyor.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.