TÜRKİYE
okuma süresi: 6 dak.

Depreme dayanıklı evlerin yıkılması Türkiye'de öfke yarattı

Depreme dayanıklı evlerin yıkılması Türkiye'de öfke yarattı

Türkiye'nin güneyindeki lüks bir konut kompleksinin sakinleri, geçen hafta meydana gelen yıkıcı depremlerde binalarının domino taşı gibi çöküp yüzlerce sakinini öldürene kadar dairelerinin ‘depreme dayanıklı’ olduğunu düşünüyorlardı.

Yayın Tarihi: 18/02/23 13:45
Güncelleme Tarihi: 18/02/23 14:11
okuma süresi: 6 dak.
Depreme dayanıklı evlerin yıkılması Türkiye'de öfke yarattı

10 yıl önceki reklamlarında “cennetten bir parça” olarak pazarlanan Rönesans Rezidans, halkın öfkesinin odağı haline geldi.

Hayatta kalanlar, bir zamanlar 249 dairelik bir apartman olan moloz yığınlarının yanında durmuş, hayatta kalma umutları giderek azalan sevdiklerinden haber bekliyorlar.

Reuters’e konuşan 47 yaşındaki kuyumcu Hamza Alpaslan, “Kardeşim on yıl burada yaşadı. Depreme karşı dayanıklı olduğu söylendi ama sonucu görüyorsunuz. Dünyanın en güzel konutu olarak sunuldu. Korkunç durumda. İçinde uygun çimento veya demir yok. Gerçek bir cehennem” dedi.

Türkiye ve Suriye'de 43 binden fazla insanı öldüren ve milyonlarca insanı da evsiz bırakan depremden on bir gün sonra, Türklerin yanlış inşaat uygulamaları ve son derece kusurlu kentsel dönüşüm olarak gördükleri girişimlere karşı öfke artıyor.

Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, yıkılan veya ağır hasarlı olan bina sayısının 84 bin 700 olduğunu tahmin ediyor.

Rönesans Rezidans sitesinin binaları çökerken, yakınında birçok eski bina ayakta kaldı.

Enkaz altında iki kızını kaybeden bir kadın, “Biz burayı elit ve güvenli bir yer olarak kiraladık” dedi.

Hatayspor'da forma giyen kayıp Gana'lı milli futbolcu Christian Atsu'nun da bu rezidansta yaşadığı biliniyor.

Rezidansın bulunduğu Hatay'da onlarca kişi, müteahhitleri ucuz veya uygunsuz malzeme kullanmakla, yetkilileri ise standartların altında yapılan inşaatlara onay vermekle suçladı.

Anadolu Ajansı (AA), kompleksin müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun'un geçen hafta cuma akşamı Karadağ'a gitmek üzere uçağa binmek üzere iken İstanbul Havalimanı'nda tutuklandığını bildirdi.

Mahkeme kayıtlarına göre, Coşkun'un avukatı Kübra Kalkan Çolakoğlu savcılığa, “Kamuoyunda bir suçlu, bir fail aranmaktadır. Bu fail de müvekkilim olarak belirlenmiştir” dedi. Avukat, müvekkilinin herhangi bir yanlış yaptığını reddettiğini de sözlerine ekledi.

Türkiye yıkılan binaları soruşturma sözü verdi. Şimdiye kadar müteahhitler de dahil olmak üzere 246 şüpheli hakkında soruşturma başlatıldı ve bu isimlerden 27'si emniyet güçleri tarafından gözaltında tutuluyor.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Delil toplanmadan enkaz kaldırılmayacak. Binanın inşasında, denetiminde, kullanımında sorumluluğu olan herkesin kusuru ayrı ayrı değerlendirilmektedir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), sektör son beş yılda ekonominin sendelemesiyle mücadele etmesine rağmen, iktidarda olduğu yirmi yıl boyunca büyümeyi yönlendirmeye yardımcı olarak inşaata büyük önem verdi.

Muhalefet partileri, hükümeti inşaat yönetmeliklerini uygulamamakla ve binaları depreme daha dayanıklı hale getirmek için 1999'daki büyük depremden sonra toplanan vergileri yanlış yerlere harcamakla suçluyor.

2022 yılına kadar geçen on yılda Türkiye, 2012'de 174 ülke arasında 54. sırada yer aldığı Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nün Yolsuzluk Algı Endeksi’nde 47 sıra gerileyerek 101. sıraya düştü.

Erdoğan, muhalefetin hükümeti itibarsızlaştırmak ve yatırımları engellemek için yalanlar yaydığını iddia ediyor.

Rönesans Rezidans’tan üç kilometre ötede Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na bağlı hasarlı bir hükümet binası bulunuyor. Yerel sakinler ve aktivistler, bina güvenliği ve kalite kontrolü ile ilgili önemli belgelerin moloz yığınları altında kaldığını belirtti.

İstanbul'lu bir avukat olan Ömer Meşe, evsizler ısınmak için yakabilecekleri herhangi bir şey ararken, bazı belgeler imha edilmiş olmasına rağmen enkazı gözlemlediğini ve hayati delil olabilecek şeyleri kurtarmaya çalıştığını söyledi.

Meşe, “Orijinal imzaları olan birçok resmî belge vardı. Bu felaketin sorumlularının adalete teslim edilebilmesi için o belgeleri korumak gerekiyor. Belgeler, somut veriler ve depreme dayanıklılık testlerini de içeriyor” dedi.

Meşe, “Depremden sonra müteahhitlerin tutuklandığını okudum ama bu yıkımı ve boyutunu düşündüğümüzde daha fazlası olmalı” dedi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, belgelerin şehirdeki bakanlık arşivine aktarılacağını ve dijital olarak saklandığını açıkladı.

Sektör yetkilileri, Türkiye'deki 20 milyon binanın yaklaşık yüzde 50'sinin yapı yönetmeliğine aykırı olduğunu söyledi.

2018 yılında hükümet, mühendislerin ve mimarların hayatları riske atabileceği konusunda uyardığı kayıt dışı inşaatları yasallaştırmak için bir af çıkardı.

Aftan yararlanmak için yaklaşık 10 milyon kişi başvurdu ve 1,8 milyon başvuru kabul edildi. Gayrimenkul sahipleri, daha sonra çeşitli vergi ve harçlara tabi olan binaları tescil ettirmek için para ödedi.

Hükümet, devlet ile vatandaş arasındaki anlaşmazlıkların ortadan kaldırılması ve binaların yasallaştırılması gerektiğini belirtti.

Avukat Ömer Meşe, “Maalesef ülkemizde imar affı şu ya da bu şekilde kamusal bir nimet olarak görülüyor” dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.