Artan aşırı sağcı şiddet İngiltere'deki Müslümanları endişelendiriyor
Giderek artan “İslamofobi” olgusunu ortaya koyuyor..
Birleşik Krallık'ta Müslümanlara yönelik aşırı sağcı şiddet olaylarında gözle görülür bir artış yaşanması Müslüman toplumunda ciddi endişelere yol açıyor.
Independent gazetesinin haberine göre, Muslim Census tarafından kısa süre önce yapılan bir anket, Müslümanların yüzde 92'sinin günlük yaşamlarında kendilerini “çok daha az güvende” hissettiklerini belirtti.
Ankete katılan 1.519 kişi, 30 Temmuz'da ayaklanmaların patlak vermesinden bu yana 'İslamofobik' olaylarda ve ırkçı saldırılarda artış olduğunu ortaya koydu.
Bulgular her altı Müslümandan birinin ırkçı saldırılara maruz kaldığını ve bu saldırıların özellikle camiler, Müslümanlara ait işyerleri ve sığınmacıları ağırlayan otellerde yoğunlaştığını gösteriyor.
Şarku’l Avsat’ın Independent gazetesinden aktardığına göre Muslim Census'un kurucularından Sadık Dorasat endişe verici durumla ilgili olarak şunları söyledi: “Evlerinden çıkarken ya da işe giderken kendilerini güvende hissetmeyen Müslüman kadınların üzücü hikayelerini aldık. Şu anda Müslümanlara karşı sistematik bir kampanya ile karşı karşıyayız ve bu da onların güvenliği konusunda ciddi endişeler yaratıyor.”
Bu tırmanış, Londra, Liverpool ve Bristol dahil olmak üzere birçok şehirde şiddetin körüklenmesine, dini ve ticari mekanların hedef alınmasına katkıda bulunan yanlış bilgilerin sosyal medyada yayılmasıyla birlikte meydana geldi.
Bu şehirlerde arabaların yakılması ve binalara taş atılmasını da içeren saldırılar yaşanmış ve yetkililer bu saldırıları bastırmak için harekete geçerek 900'den fazla kişinin gözaltına alınmasına ve 400'den fazla kişinin de yargılanmasına neden olmuştur.
Saldırılara tepki olarak ülke genelindeki camiler, Müslümanları gün batımından sonra yalnız seyahat etmekten kaçınmak, riskleri en aza indirmek için gruplar halinde seyahat etmek gibi yüksek güvenlik önlemleri almaya çağırdı.
Sadık Dorasat, hükümeti bu saldırılara karşı kesin bir tavır almamakla eleştirerek “İslamofobi”nin resmi bir tanımının yapılmamasının bu olguyla yüzleşme çabalarını zorlaştırdığını belirtti. Dorsat, hükümeti mevcut durumun ciddiyetinin farkına varmaya ve ülkenin etnik ve dini topluluklarını korumak için somut adımlar atmaya çağırdı.
İçişleri Bakanı camilere ilave koruma sağlama taahhüdünü teyit ederken, Başbakan Keir Starmer da şiddet ve nefretin her türlüsüyle mücadelenin önemini vurguladı. Ancak en büyük zorluk, bu tedbirlerin sahada uygulanmasını ve Müslümanların gelecekteki saldırılardan korunmasını sağlamak olmaya devam ediyor
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.