İskele eski kaymakamı 2 ay hapse mahkum edildi, mahkeme karıştı

İskele Kaymakamı olarak görevde bulunduğu süre içerisinde, Dipkarpaz Altın kumsalda Doğal ve Arkeolojik Sit Alanı içerisinde bulunduğu için hakkında Yüksek Mahkeme emri ile yıkım kararı bulunan 42 adet bungalov, restoran, tuvaletler, duşlar, su kuyuları ve septik kuyuların yıkımını gerçekleştirmeyerek aleyhinde "Mahkeme emrine riayet etmemek" davası bulunan Kemal Yılmaz dün İskele Kaza Mahkemesi'nde yargılandı.

İskele eski kaymakamı, eğitimci Kemal Yılmaz 2 ay hapis cezasına mahkum edildi. Geçtiğimiz günlerde görüşülen dava duruşmasında aleyhine getirilen davayı kabul eden Kemal Yılmaz hakkındaki karar açıklanıncaya dek cezaevine gönderilirken, kararın açıklandığı dünkü günde Yılmaz'ın ailesi ve çok sayıdaki destekçisi sabah saatlerinden itibaren İskele Kaza Mahkemesi'ne akın etti.

Kararı okuyan Yargıç Dilşah Karayel Yılmaz'ı suçlu bulduktan sonra, "Mahkeme emrine riayetsizlik" suçunun adalet dağıtan mahkemelerin verdiği emirlerin yerine getirilmemesin, kararların hiçe sayılmasının toplumun adalete olan güvenini sarstığını kaydetti.

Kararın ardından Yargıç Dilşah Karayel mahkeme salonundan ayrılırken, 2 ay hapis cezası kararını duyan Yılmaz'ın eşi baygınlık geçirdi, akrabası ise mahkeme salonunda "Allah belanızı versin" şeklinde bağırdı. Mahkeme salonunda başlayan tepkiler, mahkeme salonu dışında da tansiyonu yükseltti. Mahkemenin kararı avluda alkışlar ve yuhalamalarla protesto edilirken, "Kemal suçsuz, adalet yok, adalet öldü, adalet değil ırkçılık, KKTC adaleti bu" şeklinde sloganlar atıldı. Yılmaz'ın akrabasını sakinleştirmek isteyen bir polis subayına ise müsaade edilmezken, polis ile kısa süreli tartışma yaşandı. Yılmaz'ın babası ise verilen cezanın üzüntüsü ve yaşananlar nedeni ile kötüleşti. Sağlık ekiplerinin mahkemeye çağırılması ile üzüntülü baba hastaneye kaldırıldı.

BUNGALOVLARI KALDIRMAYARAK MAHKEME EMRİNE UYMADI

Mahkemede aktarılan olgulara göre, 2013 yılı Mart ayı içerisinde Burhan Kalın ve Gültekin Erdoğan'a Altınkumsal bölgesinde Doğal ve Arkeolojik Sit Alanı içerisine izinsiz olarak yaptıkları yapılardan dolayı dava açılmasının ardından mahkeme her iki şahıs aleyhine mahkumiyet kararı vermişti.

15 Şubat 2016 tarihinde İskele Kaza Mahkemesi, dosyalarla ilgili Burhan Kalın ve Gültekin Erdoğan'ı suçlu bulup 3 yıl hapis cezasına mahkum ederken, Burhan Kalın'a ait "Golden Bay Beach" isimli işletmede bulunan 22 adet ahşap bungalov, restoran, tuvalet, su kuyuları, Gültekin Erdoğan'a ait "Teko's Place" isimli ş yerinde bulunan 20 adet ahşap bungalov, restoran, tuvaletler, duşlar, su kuyusu ve septik kuyuların 1 ay içerisinde yıkılmasına emir vermişti. Aynı yıl içerisinde alt mahkemenin verdiği mahkumiyet kararı üzerine Yüksek Mahkemeye baş vuran Burhan Kalın ve Gültekin Erdoğan istinaf dosyalarken, Yüksek Mahkemede dava açılan dava sonucunda 20 Nisan 2016 tarihinde Yüksek Mahkeme, Burhan Kalın ve Gültekin Erdoğan'ın davalarını karara bağlayıp mahkumiyet aleyhine açılan davaların reddine, ceza takdiri için açılan davaların kısmen kabulune ve her 2 şahsın 3 yıllık hapislik sürelerinin 1 aya düşürülmesine, yapıların ise 2 ay içerisinde sahipleri tarafından yıkılarak kaldırılmasına, 2 aylık süre içerisinde yıkılmaması halinde bölge kaymakamlığı tarafından yıkılarak kaldırılmasına emir vermişti. 20 Haziran 2016 tarihinde Yüksek Mahkemenin verdiği sürenin dolmasına rağmen bahse konu tesislerin sahipleri olan Burhan Kalın ve Gültekin Erdoğan tesisleri içerisinde bulunan yapıları yıkıp kaldırmamışlardı. Bunun üzerine 22 Haziran 2016 tarihinde İskele Hukuk Dairesi, İskele Kaymakamı olan sanığa Yüksek Mahkemenin mal sahiplerine verdiği sürenin dolduğunu ve kaymakamlık tarafından gereğinin yapılmasını amaçlayan yazıları göndermiş ve gerekli ihbarlarının yapıldığı aktarıldı.

HAKKINDAKİ DAVAYI KABUL EDEN YILMAZ, HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

Davanın kararını İskele Kaza Mahkemesi Yargıcı Dilşah Karayel okudu. Karayel, sanık Kemal Yılmaz'ın aleyhine getirilen davadan suçlu bulunduğunu açıkladı. "Yasal emirlere riayetsizlik" suçu için 2 yıla kadar hapislik cezası ön görüldüğünü belirten Karayel, ithamnameye konu suçun kamu menfaatini olumsuz şekilde etkileyen dolayısıyla mahkemeler tarafından ciddiye alınması gereken suçlar arasında yer aldığına vurgu yaptı.

Karayel, "Mahkeme emrine riayetsizlik" suçunun, adalet dağıtan mahkemelerin verdiği emirlerin yerine getirilmemesi, kararların hiçe sayılmasının toplumun adalete olan güvenini sarstığını vurguladı. Kemal Yılmaz'ın, suçun meydana geldiği dönemde kaymakamlık görevini ifa ettiğini anımsatan Yargıç Karayel, Yüksek Mahkemenin Burhan Kalın ve Gültekin Erdoğan açısından yıkım için vermiş olduğu sürenin 20 Haziran 2016 tarihinde dolduğunun, gereğinin yapılması hususunda sanığa bildirim yapıldığını kaydetti. Gerekli bildirimlerin yapılmış olmasına rağmen sanığın bu uyarıları dikkate almayarak ithamnameye konu suçu işlediğini belirten Karayel, sanığın görevini yerine getirmeyerek temiz geçmişini bu suçla lekelediğini ifade etti.

Karayel, sanık avukatının, sanığın merkezi yönetimin tutumuna, siyasilere güven duymasına ve siyasilerin çelişkili ifadelerine maruz kalarak konu suçu işlediğini ifade ettiğini belirterek, hiç bir siyasi baskı ve görüşün mahkeme kararının üstünde olmayacağı gibi mahkeme emrinin uygulanmaması için geçerli bir mazaret olarak da kabul edilemeyeceğini açıkladı.

Sanığın işlediği suçların kamu yararını ve vicdanını sarsan ve yaralayan suçlar olduğuna vurgu yapan Karayel, sanığa hürriyeti bağlayıcı bir ceza dışında başka ceza verilmesinin kamu menfaati üzerinde olumsuz etki yaratacağı kanaatine vardığını ve sanığı 2 ay hapis cezasına mahkum ettiğini açıkladı.

KARAR PROTESTO EDİLDİ

Sanık Kemal Yılmaz hakkındaki kararın açıklanmasının ardından mahkemede tansiyon yükseldi. Davanın kararı için mahkemeye çok sayıda destekçi akın ederken, yoğun kalabalık için çok sayıda polis de mahkemede görevlendirildi. Kararın açıklanmasından sonra sanık Yılmaz'ın eşi salonda baygınlık geçirirken, akrabası ise mahkeme salonunda "Allah belanızı versin" diyerek bağırdı. Sanık Yılmaz'ın ailesi ve destekçileri mahkeme avlusunda "Kemal suçsuz", "Adalet yok", "Adalet öldü", "Adalet değil ırkçılık", "Yazıklar olsun", "KKTC adaleti bu" şeklinde sloganlar eşliğinde kararı alkışlarla ve yuhalamalarla protesto ettiler.

Yılmaz'a destek için mahkemede bulunan Dipkarpazlı bir başka bungalov işletmecisi Hüseyin Civelek yaşananları "ırkçılık" olarak değerlendirdi.

KÖSE: "KEMAL HOCA İSKELE- KARPAZ HALKININ YANINDA DURDUĞU İÇİN BUGÜN HAPİSTE"

Yaşananların ardından yoğun kalabalık mahkeme avlusundan ayrıldı. Ebeler ve Hemşireler Sendikası eski başkanı Abdullah Köse, "mahkemenin kararı ile bu ülkede artık bir takım gerçeklerin ortaya çıktı" şeklinde konuştu.

Köse, verilen bu kararın emsal olduğunu kaydederek, "Bugün söylenen her bir sözün altında gerçekler yatıyor. Bu gün Kemal hocaya yapılanlar bu memlekette birçok insana yapıldı. Kemal hocanın suçu Karpazlının yanında olmaktı. Bu gerçeği herkes bilsin. Birileri bunu çarptırmaya çalışıyor ama bu gerçeği biz biliyoruz. Kemal hoca İskele-Karpaz halkının yanında durduğu için bugün hapiste. Bir gerçek var ki, bunun ateşini bu mahkeme kararı yakmıştır. Bu ateş yandı, herkesin canı yandı" şeklinde konuştu.