Güney Kıbrıs’tan doğal gazda strateji değişikliği
Güney Kıbrıs Hükümeti’nin doğal gazın Ada’ya getirilişi ile ilgili strateji değişikliğine odaklandığı bildirildi.
Güney Kıbrıs Hükümeti’nin doğal gazın Ada’ya getirilişi ile ilgili strateji değişikliğine gittiği ve artık, denizaltı boru ağı aracılığıyla gerek Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” (MEB) içerisinden, gerekse çevre bölgelerdeki hidrokarbon yataklarından gaz ithaline odaklandığı bildirildi.
Politis gazetesi, yetkili kaynakların açıklamaları ve elde ettiği bilgilere dayanarak aktardığı haberinde, yapılacak strateji değişikliğiyle, kombine stratejiyle (Vasiliko’ya Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Ünitesi-FSRU inşa edilmesi) veya yakıtın gaz biçiminde borular aracılığıyla temin edilmesiyle, ülkenin enerji güvenliğinin sağlanabileceğini yazdı.
Gazete, bahsi geçen kombine stratejinin yeni bir şey olmadığını ve başka ülkelerde de, enerji güvenliği ile doğal gazda rekabet edilebilir fiyatlar olması için benzer stratejiler olduğunu kaydetti.
Devlet Doğal Gaz İşletmesi’nin (DEFA) son toplantısında, Enerji Bakanlığı’nın strateji değiştirdiğinin, çünkü ortamın da değiştiğinin konuşulduğunu belirten gazete, yeni politikaya göre “pipeline gas” (boru hattı aracılığıyla gaz) vasıtasıyla yola devam edileceğini ve büyük bir olasılıkla, destek olarak da İsrail’deki gibi sıvılaştırılmış doğal gazın (LNG) yedekte tutulacağını yazdı.
Gazete, bu tutanakların kısa vadeli LNG sözleşmesi imzalanacağı, ardından emniyet supaplarının geleceği ve sonrasında da boru hattından gaz tedariki olacağı anlamına geldiğini belirtti.
Vasiliko’ya gelen LNG’nin, boru hattıyla gaz formunda gelecek doğal gaza göre pahalı olduğuna işaret eden gazete, bu bağlamda FSRU inşasının sorgulanabileceğini; ancak enerji güvenliği ile tedarik kaynaklarının değişmesi gibi meseleler bulunduğunu ve daha da önemlisi, fiyatlardaki rekabet edilebilirlik ve DEFA’nın doğal gazı daha ucuza mal edebilecek konumda olması gerektiğini yazdı.
Haberde, bu durumdan, denizaltı boru ağı oluşturmak ve FSRU’yu hızlandırmak yerine, MEB ile ilgili üçlü iş birliği anlaşmalarına sırtını dayayan eski Hükümet ile eski Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in sıkı iş ortağı ve şimdiki Başkan Nikos Hristodulidis’in sorumlu olduğu ifade edildi.
MODÜLER LNG TEKNOLOJİSİYLE FAALİYETTE BULUNAN ULUSLARARASI ŞİRKETLERE YÖNELİK BİLGİLENDİRME ETKİNLİĞİ DÜZENLENECEK
Öte yandan Kathimerini gazetesi ise, Güney Kıbrıs Enerji Bakanı Yorgos Papanastasiu’nun, gelen ayın sonunda modüler LNG teknolojisiyle faaliyette bulunan uluslararası şirketlerin davet edileceği bilgilendirme etkinliği düzenleneceğini açıkladığını yazdı.
Gazete, davet edilecek şirketlerin, toplantının ardından kendi özel temaslarını da gerçekleştirme imkânı bulacağını ve son yıllarda gelişen modüler LNG teknolojisinin, Güney Kıbrıs’ın hedefleriyle örtüştüğünü kaydetti.
GÜNEY KIBRIS ENERJİ PROGRAMINA DEVAM EDİYOR
Bu arada Fileleftheros gazetesi de, Başkan Nikos Hristodulidis’in Paris temaslarından Kıbrıs sorununun yanı sıra enerjiyle ilgili güzel gelişmelerle döndüğünü yazdı.
Gazete, Hristodulidis’in TOTAL yetkilileriyle görüştüğünü ve Türkiye’nin tüm “tehditlerine” rağmen, enerji programını devam ettirdiğini kaydetti.
Haberde, Yunanistan denizlerinde de büyük miktarda doğal gaz ve petrol bulunduğu; ancak doğru yönde atılacak herhangi bir adımın, Türkiye’nin savaş açmasına yol açacağından korkulduğu ifade edildi.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.