UKÜ’de akran zorbalığı irdelendi

UKÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağla Gür tarafından verilen "Çok Boyutlu Bakış Açılarıyla Düşünme Modeli ve Öneriler Bağlamında Akran Zorbalığı” başlıklı çevrim içi seminere Türkiye’den 400’e yakın psikolojik danışman ve rehber öğretmen katılım gösterdi.   

Akran zorbalığının çoğu kez çocuğun kendi yaş grubundan kişiler tarafından maruz bırakıldığı tekrarlayan fiziksel, sözel veya ilişkisel saldırganlık içeren davranışlar olduğunu söyleyen Gür, “Burada güç dengesizliği vardır yani zorbalık yapan çocuk daha güçlü konumdadır. Devamlılık mevcuttur. Karşısındakine zarar verme niyeti söz konusudur. Ayrıca karşıdakinin daha fazla saldırganlık ile tehdit edilme durumu vardır” açıklamasında bulundu.

Doç. Dr. Gür, eşit düzeydeki akranların tartışma veya kavgalarının ya da sadece bir kez yaşanan bir durumun akran zorbalığı olarak tanımlanamayacağına dikkat çekerek, bunun devamlılık arz etmesi gerektiğini belirtti.

GÜR: “MAĞDUR ÇOCUKLAR DA ZORBA ÇOCUKLAR DA RİSK ALTINDADIR”

Mağdur çocukların da zorba çocukların da risk altında olduğunu anımsatan Gür, mağdur çocuklarda bu durumun çok uzun sürmesi halinde çocuğun bunla baş edemeyeceği bir hal alacağını, yalnızlaşacağını, depresyon, madde-alkol bağımlılığı, intihar teşebbüsü gibi durumlarla karşılaşılma riski olabileceğini ifade etti.

Doç. Dr. Gür, zorba çocuklarda ise alkol ve uyuşturucu tüketimi, saldırganlık, suça karışma gibi durumların ortaya çıkabileceğini belirterek, “Zorba olsun mağdur olsun her ikisi de bizim çocuğumuz ve her ikisinin de ortak noktası kendini ifade etmekte problem yaşıyor olmasıdır” dedi.

Mağdur çocukların bu durum karşısında kendilerini suçladıklarının altını çizen Gür, yardım aramak yerine bu durumun kendi suçu olduğunu düşünmeye başladıklarını kaydetti.

Çağla Gür, çocuğu zorbalıktan korumanın onunla iyi iletişim kurmakla başladığını hatırlatarak, hem zorba, hem de mağdur çocukların desteklenmesi için sosyal becerilerinin desteklemesine yönelik eğitimlerin önemine değindi. Gür, bunların yanı sıra çocuğu rahatlatmaya ve kaygı gidermeye destek olabilecek bazı tekniklerin bulunduğundan bahsederek örnek çalışmalar gerçekleştirdi.

Akran zorbalığı konusunda çözüm üretmek için çok boyutlu bakış açısıyla düşünmenin önemine dikkat çeken Gür, “Kendini tanıma, karşıdakini tanıma, grup içi iletişim ile grup çalışması aktiviteleri, içinde bulunduğu toplumun ihtiyaçlarına ilişkin farkındalık geliştirme, kendini gerçekleştirme ve katkı sunma boyutları değerlendirilerek ve bu boyutlara yönelik etkinliklerle çocuklar desteklenerek çözüm üretmeye çalışılmalıdır” dedi.